AktüelGüncel

Gözel : “Hem Akar, hem Fidan birbirini kolluyor”

Paylaş:

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Genelkurmay Çatı Davasında sözde Yurtta Sulh Konseyi üyesi olduğu belirtilen sanıkların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarının alınmasına devam edildi.

Davanın bugünkü celsesinde 15 Temmuz döneminde Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın özel kalem müdürü olan Ramazan Gözel savunma yaptı. 15 Temmuz’un aydınlatılması için son 3 yılı Hulusi Akar’la olmak üzere 2011’den itibaren yaşadığı, bildiği, o zamanlar anlamlandıramadığı gerçekleri anlatacağını belirten Gözel, “Amacım, Hulusi Akar’ın şahsını hedef almak değil, 15 Temmuz’un, Hulusi Akar’ın anlaşılmasını sağlamaktır. Devletin itibarını korumaya dikkat edeceğim. Çünkü bu şahıslar gidici, makamlar bakidir” dedi.

“TSK’NIN SİYASALLAŞMASINA ÇANAK TUTTU”

Günün 17-18 saati ailesinden daha çok Akar ve İhsan Uyar’la birlikte olduğunu, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Genel Sekreteri’yken alay komutanlığına ataması yapıldığında bunu Akar’ın iptal ettirdiğini, keza 14 Temmuz’daki yeni görev yerine Akar tarafından gönderilmediğini, 15 Temmuz’da da onun emriyle karargahta olduğunu belirten Gözel, Akar’ın Kara Kuvvetleri Komutanlığı dönemiyle ilgili olarak şu iddialarda bulundu:

“15 Temmuz’u anlamak için Hulusi Akar’ı anlamak gerekir. 2013 yılında sıradışı, teamüllere aykırı şekilde Kara Kuvvetleri Komutanı olduğunda, Kuvvetin teamülleri de değişmeye başladı. Bakan, müsteşar, üst düzey devlet görevlileri ağırlanmaya başlandı. Kuvvet Karargahı, Genelkurmay gibi değildir, siyasilerle, basınla işi olmaz. Ancak Hulusi Akar siyasilerle içli dışlı olmaya başlamıştı. Kendisi dışında kimsenin siyasilerle muhatap olmasını istemezdi. TSK’nın siyasallaşmasına çanak tuttu. 2015’te Genelkurmay’a geçtiğimizde o zamanki özel kalem müdürünü Kuvvet’te bıraktı. Akar, hiçbir şeyi yersiz yapmaz. Sebebi şuydu: Salih Zeki Çolak’ı ona takip ettirdi. Çolak, AKP’lilerle görüşüyor, bu Hulusi Akar’a rapor ediliyordu. 17-25 Aralık’tan sonra MİT Müsteşarı ile gece gündüz görüşüyordu. Yaşar Güler de onlara dahil oluyordu. Bu üçlünün faaliyetlerine bakılmadan 15 Temmuz anlaşılamaz. Bel altı vuracak bilgilerim de var ama bana, sisteme, buraya faydası olmayacağı için anlatmayacağım.”

Akar döneminde özellikle Amerikalılarla temaslarda da önceki dönemlere göre, büyük artış olduğunu kaydeden Gözel, “Çuvalcı General” Odierno konusunda şunları söyledi:

“5 Şubat 2014’te Odierno ziyaret etmek istedi, Hulusi Akar ‘evet’ dedi. İlk ziyarete gelen yabancı mevkidaşı oydu. O zaman madalya konusu yoktu. Buna rağmen Odierno’ya büyük tepki vardı. Tepkileri azaltmak için Necdet Özel’i ikna edip, kandırmak demek istemiyorum, sorumluluğu paylaşmak adına onunla görüşmesini sağladı. Biz Kubbet olarak görüşmeleri basına vermeyiz, Genelkrumay paylaşır. Çuvalcı General Akar’ı ziyaret ediyor, ama haberi yapılan Necdet Özel. Bunun anlamı var mı? Hulusi Akar açısından elbette var. Hulusi Akar, doğruları söylemiyor, herkesi kandırmaya devam ediyor. Onun için çuvalcı olayını anlatıyorum. Dillere dolanan madalya olayına gelelim. Bu olayda gelen tepkileri azaltmak için yapılan çalışmalarda ben de yer aldım. Ziyaret öncesinde Kuvvet karargahı ilgilileri, ‘Odierno’ya bu dönemde gitmeyin, zamana yayalım’dedi, dinlemedi, ısrarla gitti. Mesela bundan önce Işık Koşaner Kuvvet Komutanı iken Amerika’ya davet edilmişti. 6-7 ay sonra Genelkurmay Başkanı olacaktı. Karargah, ‘Gitmeyin, icazet alma anlamına gelir’ dedi, ortak aklı dinledi, gitmedi. Madalya olayına dönersek Meclis’te, ‘Herkese veriliyor, bize de paldır küldür verildi’ dedi. Böyle paldır küldür olmaz. Genelkurmay’a bildirilir. Onay verilirse alınır, bu işler de gitmeden ayarlanır.

ABD’ye gitmeden önce 2 gün İstanbul’da kaldı. ABD’liler madalya vereceklerini söyledi. Özel’e arz ettirdi. Ayak basmadan önce tören alanı vs. hepsi biliniyordu. Bize NATO’cu ABD’ci diyenler, ABD’nin madalya veriş gerekçelerine baksınlar, herkese veriyorlarsa Necdet Özel, Işık Koşaner aldı mı? Çok büyük tepki geldi, bu kadarı beklenmiyordu. Nasıl savunacağız diye düşünüyoruz. Şöyle bir şey oldu, özel kalemi, ‘Bu olay sizi mezara kadar takip edecek, eleştirilere alışmanız lazım’ dedi.”

“ETHEM SANCAK GEREĞİNİ YAPMADI”

Akar’ın Genelkurmay Başkanlığı dönemi için, “Çok yoğun yaşadık” ifadesini kullanan ve yabancılar, siviller ile siyasi makamlarla alışılmışın dışında görüşmeler olduğunu belirten Gözel, “Bire bir özel görüşmeler oluyor, bazılarında tercüman bulunuyor, bazılarında bulunmuyordu. Bunu da kendisi ayarlıyordu. Çoğu zaman, ‘Önce Yaşar Güler’e gelsinler, sonra bize uğrasınlar’ diyordu. Resmi açıklamalarda Güler’le görüşmüş oluyordu” dedi.

Akar’ın daha önce hiç olmadığı kadar Hava, Deniz, Jandarma ve ÖKK birliklerini ziyaret ettiğini, Akıncı hariç bazı üslere birkaç kez gittiğini, eğitimlerin adını tatbikat olarak değiştirdiğini vurgulayan Gözel, şöyle devam etti:

“Tanker uçaklarını inceledi, yakıt ikmali ‘nasıl yapılıyor’ diye sordu, MAK Timlerini ziyaret etti. Pilotların kulaklıklarına kadar inceledi. Eskişehir Harekat Merkezine iki kez gittik. Tam o günlerde, bir gazeteci pilotların yüzde 50’si FETÖ’cü diye bir yazı yazmıştı. Çok bozuldu, Adana’daydı, Merzifon’a giderim dedi. Programımızda böyle bir ziyaret yoktu, pilotları topladı, onlarla konuşurken, bana da bu ‘Git bu gazetenin sahibiyle görüş’ dedi. O gazetenin sahibi Ethem Sancak’tı. Daha önce iki gazeteci tören mangasının önünde fotoğraf çekip, aşağılamıştı, bu da çok tepki çekmişti. O zaman da Ethem Sancak’ı aramış, rahatsızlığımızı iletmiştim. ‘Daha önceki yazarı attı, bunun da üzerine gitsin, onu da atsın, söyle’ dedi. Ben de Ethem Sancak’ı aradım, şimdi anlıyorum bunu niye yaptığını, oradaki pilotlara siz işinize bakın, ben arkanızdayım mesajı verdi. Ancak Ethem Sancak gereğini yapmadı, o gazeteci görevine devam etti. Mesela Özel Kuvvetler Komutanlığı’nı dört defa ziyaret ettim. Orası kendisine, ikinci başkanken bağlıyken, bir kez gitti, o da Necdet Özel’e refaketen gitti. Tüm bunların tesadüf olması mümkün değil. Alay Komutanlarının atanmasına müdahale etti. Hepsi bana arz edilecek dedi. Buna Jandarma tepki gösterdi, ‘Biz İçişleri’ni arz ediyoruz, sizinle ilgimiz yok’ dedi. Özellikle Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndaki dönüşüklükleri kendisi yaptı. Necdet Özel, devlet adamı olarak son Genelkurmay Başkanı’dır, alengirli işi yoktur, net açık birisidir. 2 yıl ikinci başkanlık yaptı, 2 yıl Genelkurmay başkanlığı yaptı, TSK açısından 15 Temmuz’un göbeğindedir, daha üstündekinin altındakini ise bilmiyorum.”

Hulusi Akar’ın ben görev vermedim dediği, Balyoz bilirkişisi Ahmet Erdoğan’ın yargılamasının askeri mahkemede devam etmesi için çok uğraştığını, davanın sivil mahkemeye gitmesini engellemeye çalıştığını da öne süren Gözel, hatta Ahmet Erdoğan İngiltere’ye gitmeden önce onu makamında kabul ettiğini söyledi. Gözel, bu sırada, Hulusi Akar’ın Meclis’te Özgür Özel’le tartışmasını gösteren bir görüntüyü yansıtınca, salonda “ürkünç” sesleri yükseldi. Hulusi Akar’ın Atatürkçülerle Atatürkçü, Ulusalcılarla ulusalcı, milliyetçilerle milliyetçi, cemaatçilerle cemaatçi, şimdi de muhafazakarlarla muhafazakar olduğunu öne süren Gözel, mahkeme başkanı Oğuz Dik’e, “Akar, buraya geldi. Kendisinden etkilendiniz mi? Onunla görüşüp de etkilenmeyen yok” deyince, Başkan Dik, “Sen kendin çok şey yapmışsın” karşılığını verdi. Gözel, “Yarın rüzgar döner, okyanus ötesinde fotoğrafı çıkarsa şaşırmam, olduğu anlamında söylemiyorum, ama tavrı böyle” diye konuştu.

“TELEFON KAYITLARININ DOSYAYA DAHİL EDİLMESİNİ İSTİYORUM”

Duruşmanın saat 14.00’te başlayan öğleden sonraki bölümünde savunmasına devam eden Ramazan Gözel, Hulusi Akar’ın 15 Temmuz haftasındaki programı hakkında bilgi verirken dikkat çekici ayrıntılar aktardı. 12 ve 13 Temmuz’da eski Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş’in Akar’ı ziyaret ettiğini bildiren Gözel, “Jandarma Albay veya NATO’dan bir Yarbay gelir, 1-2 saat görüşürlerdi. Kim ayarlıyordu, bilmiyorum, ama böyle Sönmezateş gibi destursuz gelene programımızı bozduğu için bozulurdum. Ne görüştüler bilemem” dedi. Akar’ın Perşembe günü Çankaya Köşkü’nde Başbakanla haftalık olağan görüşmesinden sonra burada MİT Müsteşarıyla görüştüğünü aktaran Gözel, şöyle devam etti:

“Aynı gün Karargaha dönünce Cumhurbaşkanının Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan’la görüştü, ama onun üzerinden Cumhurbaşkanı ile görüştü, bilemem. Çünkü muhatabı değil, hatırını sormak için aramaz. Telefonları ben bağlamam, emir subayı veya yardımcısı bağlar. Bir de Hulusi Akar’ın şahsi telefonu var. Şifresi kendisine aittir. Gözü gibi bakar. Bir kere bu telefon çalmış, Levent (Türkkan) açınca, o kadar aşırı tepki gösterdi. Hasan Doğan’la görüştüğü telefonun kayıtlarının dosyaya dahil edilmesini istiyorum”

“15 TEMMUZ’DA NE OLUYORSA HEM AKAR, HEM FİDAN BİRBİRİNİ KOLLUYOR”

Gözel, Hulusi Akar-Hakan Fidan ilişkisi hakkında ise şu iddialarda bulundu:

“Kara Kuvvetleri Komutanıyken karargahın bahçesinde saatlerce kolkola yürüdüler. İlişki şu seviyede, bir Müsteşar ile bir Kuvvet Komutanının ilişkisinin ötesinde. Öyle bir boyutta ki, Hakan Fidan’ın milletvekili adaylığı sürecinde çok öfkelenen Cumhurbaşkanı ile arasını düzelten Başbakan değil, Hulusi Akar’dı. Arayı düzeltmek için Cumhurbaşkanı ve Başbakanla yemek yediler. 15 Temmuz’da dikkat edin ilk görüşmek istediği Cumhurbaşkanı, Başbakan değil, MİT Müsteşarı. 15 Temmuz’da ne oluyorsa hem Akar hem Fidan birbirini kolluyor.”

Gözel, Akar’ın 15 Temmuz sonrası programıyla ilgili olarak da şunları anlattı:

“Cuma günü öğleden sonra İstanbul’a gitmek üzere program yapılmıştı, ancak o sabah Akar Cumartesi günü gidileceği talimatını verdi. Oysa o akşam Mehmet Şanver’in kızının düğününe katılacaktı. Cumartesi sabah 11’de de gemi indirme töreni olacak. Düğünü hatırlattım, ‘Katılmayacağız. Siz gitmeyeceğimizi bildirmeyin. İlerleyen saatlerde söyleriz, sonra da ben arar kutlarım’ dedi. Gemi törenine yetişemeyebileceğimizi söyleyip, gece de olsa gitmemizi önerdim. Onu da kabul etmedi, ‘Sabah için planlama yap’ dedi. Uçak, karşılama, planlama her şey tamamdı. Ümit Dündar dahi Cuma gideceğimizi biliyordu. Perşembe’den 2 öncü korumayı göndermiştik. Onlar tutuklu değil, itibar edebilirsiniz. Düğünün yapılacağı yerde, gemi tören alanında inceleme yaptılar. Ben Cuma sabahı valizimle geldim.

Ben darbe yapacağım, İstanbul’a gidelim diyorum. O derdest edilecek, hayır kalalım diyor. Ankara’da kalmak isteyen o.”

Gözel, “Alışık olmadığımız bir durum” diyerek, o gün Akar ve Yaşar Güler’in birlikte dışarıda yemek yediğini de iddia etti.

Hulusi Akar’ın kriz yönetme şekli hakkında bilgi verirken Rus uçağının düşürülmesi örneğinden söz eden Gözel, şunları söyledi:

“Güvenlik toplantılarının birisine Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal’ı da götürdü. Başbakan, ‘Hava sahası namusumuzdur. Kim ihlal ederse, düşürün’ diyor. Ertesi sabah arz için Akar’ı beklerken başdanışman Orhan Yıkılkan elinde bir yazıyla geldi. Abidin Ünal, ‘Başbakanın şifai emri üzerine hava sahamızı ihlal eden uçaklar düşürme yetkisi bendedir. Ben de bu yetkiyi en alttaki pilota verdim’ şeklinde bir emir yayınlamış. Akar’a arz ettik, çok sinirlendi. Abidin Ünal’ aradı. Ünal, o emri geri çekip, yetkiyi kendisine aldı. O dönem Rus uçağının düşürülmesini herkes sahiplenirken, sonra Fetö’cüler yaptı oldu. Özetle, Akar’ın 15 Temmuz’da yaptıkları normal kriz yönetme tarzına uygun değildir.”

Gözel, 15 Temmuz akşamı Kara Kuvvetleri Komutanı Salih Zeki Çolak’ı derdest ettirdiği suçlamasını cevaplandırırken de şunları anlattı:

“Pazartesi gelecek olan Pakistan Genelkurmay Başkanının programı üzerinde çalışıyordum. Hulusi Akar çağırdı, ne yaptığımı sordu. Program üzerinde çalıştığımı söyleyince, ‘Senin dünyadaki gelişmelerden haberin yok. Kuvvet Komutanlarını, MİT Müsteşarını çağırdım, paradigmalarını değiştir’ dedi. Komutanlar düğünde, MİT Müsteşarı yeni gitmiş, soramadım tabi. Bu kadar söyleyip, nokta koyayım. ‘Emredersiniz’ deyip, çıktım. Kara Kuvvetleri Komutanı gelince de inip, karşıladım. Hulusi Akar’ın emridir. Ne yaptıysa, onun emriyle yaptım. Başka şey söylemiyorum. Başımıza ne geleceği belli değil. Mahkeme huzurundayız, ama güvende değiliz. Her şeyi anlatabildiğimi düşünmeyin. Hayati tehlike önemli değil. Sadece siz yoksunuz, insanların ailelerinin, çocuklarının nasıl tehdit edildiğini biliyorsunuzdur.”

Gözel, Hulusi Akar’ın 15 Temmuz gecesi yaşadıklarına dair anlattıklarının ise kesinlikle doğru olmadığını iddia etti.

Gözel savunmasına devam ederken, Başkan Dik’in bir sorusu üzerine şu diyaloglar yaşandı:

Başkan: İki vukuat çıkarıp, tayinini çıkaraydın. Bu kadar eziyeti niye çektin?

Gözel: Siz bu görevden kaçabilir misiniz?

Başkan: O görevle, bu bir mi?

Gözel: Niye olmasın? Sanıklar çok şey söylüyor. Belki üzerinizde baskı var. Kariyerinizi bırakıp, gidebilir misiniz? Ben Hulusi Akar’la asker olmadım.

Başkan: Özel kalemi diyorum.

Gözel: O, emekli ol demektir.

Gözel TBMM 15 Temmuz Komisyonu’nun raporundan söz ederken de Başkan Dik’in, “Yasal olmadığı için dikkate almadık. Soruşturma yapılırken, böyle bir araştırma yapamazsınız” demesi dikkat çekti.

Gözel, Hulusi Akar’a yönelik, “Keşke şunları sorsaydınız” diyerek, bazı sorular sorunca da Başkan Dik, “Ramazan’ı seviyor musunuz, sevmiyor musunuz?”esprisini yaptı. Bunun üzerine Gözel, şu karşılığı verdi:

“Bunu sorsanız, ‘Ramazan kim? Tanımıyorum’ diyebilirdi. Neredeyse kendi varlıklarını inkar edecekler. ‘Yeter ki, bizi içeri atmayın, ne isterseniz söyleriz’ diyorlar.”

Saat 19.45 olduğunda Başkan Dik, “Yorulduysan bırakalım” diyerek, yarın devam etmek üzere bugünkü celseyi sonlandırdı.

Jurnalci.com

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu