GüncelGündem

Yurt dışına kaçırılan 6 tarihi eser Türkiye’ye iade edildi

Paylaş:

ANTALYA (AA) – Manhattan Bölge Savcılığı, Amerikan İç Güvenlik ve İstihbarat Birimi (HSI) , Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Antalya ve Burdur müze müdürlükleri, New York Kültür ve Tanıtma Müşavirliği ve Tanıtma Genel Müdürlüğünün ortak çalışmalarıyla, Anadolu’daki antik kentlerden yağmalanarak ABD’ye kaçırılan Lucius Verus heykeli, Attis heykelciği, Apollon heykelciği, Kusura tipi idol, düver pişmiş toprak levhası ve 4 parçalı sütunlu lahit yeniden Türkiye’ye kazandırıldı.

Antalya Müzesi’nde, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, ABD Ankara Büyükelçisi Jeffry Flake ve ABD’nin Manhattan Bölge Savcı Yardımcısı Albay Matthew Bogdanus’un katıldığı törenle eserlerin teslim sözleşmesi imzalandı.

“Yarım asırdır onların peşini bırakmadık”

Bakan Ersoy, yaptığı konuşmada, yıllar önce bulunduğu topraklardan ayrılan eserlerin, önemli emekler ve hukukun üstünlüğü ilkesi çerçevesinde yeniden ait olduğu yere iade edilmesi dolayısıyla bir araya geldiklerini söyledi.

İadesi sağlanan eserlerin her birisinin seyrinin farklı olduğunu belirten Ersoy, ait oldukları topraklardan koparılan eserlerin peşini yarım asırdır bırakmadıklarını vurguladı.

Ersoy, 1967’de ABD’de açılan sergide yer alan bir grup bronz heykelin Türkiye kökenli olduğunun değerlendirildiğini ancak nereye ait olduğunun bilinmediğini hatırlatarak, şöyle devam etti:

“Bu eserlerin nereye ait olduğunu ispatlamak için büyük bir mücadeleye giren Jale İnan Hoca, 1970’li yıllarda Burdur’da yer alan başka bir bronz heykel buluntusundan haberdar oluyor. Söz konusu heykeli, ABD’de gördüğü örneklerle karşılaştırdığı zaman, kökenlerinin Burdur ilimizin sınırları içinde yer alan Bubon Antik Kenti olduğunu anlıyor. Bunun üzerine alanda kazılara başlıyor ve sergide yer alan heykeller ile alanda bulduğu heykel kaidelerinin üstündeki yazıtları eşleştiriyor. Bu çalışması dünya çapında kabul görüyor. Ama bütün bu çabalar, eserlerin ülkemize iadesi için yeterli olmuyor.”

Yasa dışı olarak yerlerinden edilmiş kültür varlıklarının tespiti için önemli çalışmalara imza atmış bir araştırmacı olan gazeteci yazar Özgen Acar’ın ise Jale Hoca’nın bilimsel çalışmalarına kriminolojik denebilecek delillerle katıldığını aktaran Ersoy, ancak bu net verilerin Türkiye’nin sonuç almasına yetmediğini kaydetti.

Ersoy, bu durumun o dönemde gerekli uluslararası işbirliğine ulaşamamaktan kaynaklandığına işaret etti.

“Çok tiziz bir çalışma yürüttük”

Bakan Ersoy, milattan sonra 1. ve 2. yüzyıllara ait olan ve İmparator Lucius Verus’un tasvir edildiği heykelin sanatsal özellikleri açısından son derece etkileyici bir eser olduğunu vurguladı.

Bubon dosyalarının yıllar içindeki olumsuz dönüşlere rağmen yeniden açılmasına karar verdikleri bir dönemde, Manhattan Bölge Savcılığı’nın Amerikan İç Güvenlik ve İstihbarat Biriminin işbirliğiyle bir soruşturma yaptığını öğrendiklerini ve bir yılı aşkın süreyle tüm enerjilerini bu konuya yoğunlaştırdıklarını bildiren Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hem Jale İnan’ın hem Özgen Acar’ın yaptıkları araştırmalar sonucunda zamanında elde edilmiş verileri kullandık, köy sakinleriyle görüşmeler yaptık, eski ve orijinal fotoğraflar bulduk, kolluk arşivindeki belgeleri kullandık. Prof. Dr. Ertekin Doksanaltı tarafından hazırlanan dosya ile bilimsel argümanlarımızı güçlendirdik. Çok tiziz bir çalışma yürüttük ve yüzlerce sayfalık klasör oluşturduk. Bizden heykelin kaidesi üzerinde kalan ayak izleri ile heykelin ayak uzunluğunu kıyaslamamız istendi. Kaçakçılık Dairemizle iç içe çalışan Burdur Müzesi uzmanlarımız ölçümleri yeniledi ve çalışmaları fotoğraflarla belgeledi. Heykelin ayak ölçüsüyle bizim alanda aldığımız ölçünün tuttuğunu teyit ettik. Bu haberin ardından eserin ait olduğu topraklara geri dönmesinin önünde bir engel kalmadı.”

Ersoy, Perge kökenli bir sütunlu lahdin de Almanya’daki Kassel Müzesi’nde olduğunu öğrenen Bakanlığın, 1970’li yıllarda girişimlerde bulunduğunu ancak çalışmaların sonuç vermediğini ifade etti.

Eserin bilimsel olarak Perge’ye ait olduğunu ispat etmenin yetmediğini, kaçak olarak götürüldüğünün de ispatının beklendiğini belirten Ersoy, “Biz de yeniden işe koyulduk. Lahdin iadesi konusunda, dosyamıza temel oluşturması için Kaçakçılıkla Mücadele Dairemiz ve Antalya Müzesi Müdürlüğümüz, ortak bir çalışma yürüttü. Hem yaş hem ikamet ettiği yer itibarıyla konu hakkında bilgisi olabilecek kişilere başvurduk. Bilimsel olaraksa Prof. Dr. Ramazan Özgan’dan raporlar aldık. Bu çabalar, Manhattan ekibinin bulgularıyla da örtüşünce, işbirliği sürecimizde önemli bir aşamayı geçmiş olduk. Muhtemelen daha kolay taşınabilmesi için parçalara ayrılmış bu lahit de artık ait olduğu topraklarda. Lahdin restorasyonu için gerekli çalışmalara hızla başlayacağız.” diye konuştu.

“Çok mutluyum”

Yeniden Türkiye’ye kazandırılan eserlerinin Balıkesir, Afyonkarahisar ve Burdur kökenli olduğunu kaydeden Ersoy, bilgi ve belgelerin ABD’ye iletilmesi sonrasında tamamlanan soruşturmalar kapsamında eserlerin ait olduğu topraklara iade edildiğini söyledi.

Ersoy, “Hem yarım asırlık bir sürecin en azından bir kısmının tamamlanmasına şahit ve destek olmaktan hem de bu varlıkların ülkemizin kültürel mirasına katkısını görmekten ötürü çok mutluyum. Bu süreci titizlikle koordine eden Albay Matthew Bogdanos, HSI Özel Ajanı Robert Mancene, Savcılık uzmanları Apsara Iyer ve Daniel Healey’e teşekkür ederim.” ifadelerini kullandı.

“Kaçakçıların ülkeden çıkardığı eserleri geri getirmeyi bir imzayla taçlandırdık”

ABD’nin Ankara Büyükelçisi Jeffry Flake, ülkesi ile Türkiye arasında kültür mirasını koruma anlaşmasını imzaladıklarını belirterek, “Kaçakçıların ülkeden çıkardığı eserleri geri getirmeyi bir imzayla taçlandırdık. Bu iş burada bitmeyecek.” dedi.

Büyükelçi Flake, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile, Türkiye’deki antik kentlerden yağmalanarak ABD’ye kaçırılan Lucius Verus heykeli, Attis heykelciği, Apollon heykelciği, Kusura tipi idol, düver pişmiş toprak levhası ve 4 parçalı sütunlu lahdin Antalya Müzesinde düzenlenen iade törenine katıldı.

Türkiye’nin çok etkileyici bir kültür mirasının olduğunu belirten Flake, gösterilen çabaların sonucunda eserlerin yurduna dönmesinden dolayı mutlu olduğunu söyledi.

Türkiye’ye çok büyük boyutta eserler getirdiklerini ve bu konuda Manhattan Savcılığının müthiş bir çalışması olduğunu dile getiren Flake, şöyle devam etti:

“Bu ülkenin yurttaşları ve ABD’liler, burada yapılanları kutlamalı. Aslında kültür varlıklarından bahsederken, buradaki insanlara ait olanlardan bahsediyoruz. ABD ve Türkiye, kültür mirasını koruma anlaşmasını imzaladı. Kaçakçıların ülkeden çıkardığı eserleri geri getirmeyi bir imzayla taçlandırdık. Bu iş burada bitmeyecek. Kaçakçılar yağmaya devam edecekler, bizler de peşinde olacağız. Kültür mirası daha önce buradan götürülmüştü. Vizyonlarımız doğrultusunda geri döndürdük. İşbirliğinden son derece memnunun. Umarım daha fazla örneklerde bir arada olacağız.”

“Eşsiz eserleri nereye aitse oraya döndürmek zorundayız”

ABD’nin Manhattan Bölge Savcı Yardımcısı Albay Matthew Bogdanus ise çalınmış ve yağmalanmış kültür varlıklarının iadesinin, ABD ve Türkiye’nin yan yanaya çalışmasının ürünü olduğunu anlattı.

Bogdanus, “Yapılabileceğin en iyisini gösterdik, yaptık. Dostlukla, dürüstle bir işin nasıl yapılabileceğini gösterdik.” ifadelerini kullandı.

New York’taki Kültür Varlıklarını Koruma Ajansı ile 35 ülkeden yağmalanmış kültür varlıklarının peşinde olduklarını vurgulayan Bogdanus, bugün 6 önemli hazinenin, ait olduğu ülkeye döndüğünü kaydetti.

Bunun gururunu yaşadıklarını belirten Bogdanus, “Bu, Türkiye’de, Yunanistan’da olabilir. Hepsinin kültür varlıkları, biz buradayken belki ülkelerinden götürülüyor. Bu işe baş koymaya devam edeceğiz. Kaçakçıların peşinde olacağız. Masaya yumruğumuzu vuracağız. Bu yağmayı durdurmak durumundayız. Eşsiz ve kıymetli eserleri nereye aitse oraya döndürmek zorundayız. Bu olağanüstü eserler, ait oldukları ülkelerden koparılamaz. Birlikte olduğumuzu gösteriyoruz. Yarın ve çocuklarımız için söz veriyoruz. Bu eserlerle yaşayacağız, bunlar, sonraki kuşaklara aktarılacak.” şeklinde konuştu.

Bakan Ersoy, Büyükelçi Flake, Bogdanus ve protokol üyeleri, teslim sözleşmesinin imzalanmasının ardından Antalya Müzesini gezdi.

Yabancı konuklara daha önce ABD’den Türkiye’ye iade edilen “Yorgun Herakles”in de aralarında bulunduğu tarihi eserler hakkında bilgi verildi.

İade edilen eserler

Antalya’daki Perge Antik Kenti kökenli Roma dönemi sütunlu lahit parçaları, milattan sonra 140-150 yıllarına tarihlendiriliyor. Lahit parçaları, üzerinde betimlenen sahnelerde Herakles, Thesus, ve Akhilleus gibi kahramanların bir arada gösterilmesi nedeniyle ünik olarak değerlendiriliyor.

Burdur’un Bubon Antik Kenti’nden ülke dışına çıkarıldığı saptanan Roma İmparatoru Lucius Verus’un insan boyutundaki bronz heykelinin, antik kentteki Sebasteion yapısında gerçekleştirilen kaçak kazılarda ele geçirildiği ve yasa dışı yollardan yurt dışına çıkarıldığı biliniyor.

Erken Tunç Çağı’na tarihlendirilen mermer “kusura tipi idol”, Batı Anadolu’da milattan önce 3 binde yaygın olarak görülen şematize edilmiş kadın figürlerinden.

Milattan önce 3. yüzyıl Helenistik döneme ait, oturur şekilde tasvir edilmiş Attis heykelciğinin, Anadolu kökenli olduğu stil-kritik incelemelerle saptandı. Frig ve Yunan mitolojisine göre Attis, ana tanrıça Kybele’nin sevgilisi veya eşi ya da oğlu olarak görülüyor, bazı kaynaklarda ise rahip olarak görülüyor.

Roma dönemine ait Apollon heykelciği, milattan sonra 1-2. yüzyıla tarihlendiriliyor.

Isparta’nın Pisidia Antiokheia Antik Kenti’ne ait düver pişmiş toprak levha ise Frig dönemine ait.

Muhabir: Sinan Özmüş

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu