Aboubakar usta
Dinamo Kiev’le karşılaşmak zordur her vakit. Müzesinde 3 Avrupa kupası olan ve şu an Ukrayna Ulusal Takımı’nın omurgasını oluşturan bir gruba karşı çabucak golü bulmak çok kıymetliydi.
Muleka’nın şutu direkten dönmese, birinci yarıda avantajı yakalayacaktı Beşiktaş. Berabere giden maçlar iki taraf için de gerilimlidir. Ama Aboubakar varsa gerilim sorunu bir anda bitebilir. Dün akşam Fenomen Brezilyalı Ronaldo’yu izledim gol anında. Aboubakar 3 kişi ortasında sihir yapıp şahane bir gol attı.
Beşiktaş’ın gayret gücü tekrar uygundu. Orta alanda Salih dönemin şu ana kadarki en âlâ maçını oynadı. Amir ve Gedson, üst düzey gayret etti. Çabuk paslar ve tek toplar Aboubakar’a daha çok gelirse o da çok rahatlar. İkinci yarıda Beşiktaş’taki pres dikkat çekti. Rashica birden fazla kanat oyuncusunun sevmediği bir işi çok yeterli yapıyor.
Topsuz koşuları ve topu kaybettiği anda çabucak savunmaya dönmesi epey başarılı. En büyük tasam, Beşiktaş’ın öne geçtikten sonra geri çekilmesiydi. Bunu yapmadı ekip. Oyunu denetimde tutmak konusunda başarılı oldular.
O meşhur Kiev karambolünü bu sefer yaşamadık. Onur, dün akşam vazife aldığı kanatta elinden gelenin en uygununu yaptı. Rebic, oyuna girdiği kısa müddette klas paslar verdi.
Zaynutdinov, çok yararlı olacak üzere gözüküyor. Artık parola, Konferans Ligi’nde gidilebilecek en uygun yere gitmek olmalı.
Ercan Taner
