AKP’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Özhaseki, seçim çalışmaları kapsamında AŞTİ ve Ankara Eczacılar Odası’nı ziyaret etti.
İsrafsız bir belediye istediğini belirten Özhaseki, “Büyükşehir Belediyesine başkan oldum, 100 küsur tane araç var. Dedim ki ‘bu araçları kaldırıyorum, hepsini satacağım’. ‘Nasıl yani’ dediler. İlk tepki bizimkilerden geliyor. ‘Genel müdürler, yardımcılar, daire başkanları, bir sürü makam arabası diye bir şey olmaz’ dedim. Ben Avrupa’da da gördüm, bir belediye başkanının arabası var, diğerlerinin hepsi hizmet aracı, raylı sistem ya da bisiklet kullanıyor. Bizim daire başkanını, genel müdürleri bırakın, şeflerin bile arabası olması lazım. Böyle bir hava adamlarda. Hepsini satışa çıkardım tabii itirazlara rağmen. Çevrede ne kadar müdürlük varsa hepsi arıyorlardı, ‘Araçları satıyorsanız bize iki tane verin’. Devletin diğer kademeleri istiyor sizden arabayı. Herkes lüksünün refahının peşinde. Bunları oturtabilirsek Türkiye’de birçok şey hallolur. Seçildikten sonra makam araçlarını satacağım, aynısını yapacağım, kafaya koydum, çaresi yok. Bunların yapılması lazım, olmazsa olmaz bunlar” diye konuştu.
CHP’li Yavaş’ın Necmettin Kesgin’e, “Kötü bir adam, suçları var” dediğini söyleyen Özhaseki, “Ama senin arkadaşın. Biz adamı tanımıyoruz ki. Adamın adını daha yeni gazetede okudum. 10 yıldır onunla oturan, kalkan, yiyen, içen sensin. Hz. Ali efendimiz diyor ki, ‘Arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.’ İşte arkadaşın oysa sen de ondan betersin. Farkınız yok sizin birbirinizden. Mansur Efendi, sana açık bir çağrıda bulunuyorum, ne olur dürüst ol. Numara yapma. Bu ilişki nedir açıkça söyle. Bu parayı ne karşılığı alıyorsun? Yiğitçe gel. Eline bülten alıp, okuyup, kaçma oradan. Suçu da sağa sola atma. Ankara Büyük Şehre adaysan eğer namusluca, dürüstçe gel, itiraf et, biz de sana hak verirsek eğer, ‘Ya doğru söylüyor bu adam’ diyelim. Yoksa sen lafı dolaştırarak, insan içine çıkmayarak, insanlardan kaçarak kurtulamazsın” dedi.
