Bakan Koca: 4 yıl sonra Türkiye’nin uzman sayısı 110 bin olacak, uzman sorunu kalmayacak

TBMM Genel Kurulu’nda 2024 Yılı Merkezi İdare Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi İdare Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul’da bugün Sıhhat Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçe üzerinde milletvekillerinin konuşmalarının tamamlanmasının akabinde Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca, hükümet ismine kelam alarak bakanlığının bütçesi üzerine konuştu.

“HER MUHTAÇLIĞA YETİŞEMEDİĞİM, HER SORUMLULUĞA YETEMEDİĞİM VAKİTLER DA OLDU”

Bakan Koca, şunları söyledi:

* “10 vilayetimizde yıkımlara, çok büyük can kayıplarına yol açan, birbirini izleyen iki büyük sarsıntıda milletçe kardeşlerimizin imdadına koştuk. Eşi görülmemiş bir dayanışma sergiledik. Devletimiz bütün imkânlarıyla yaraları sarmaya çalıştı. Bu efor devam ediyor. Milletimiz, devletinin yanında dağ üzere durdu. Bu süreçte eksiklerimiz, noksanlarımız olmadı mı? İster istemez oldu. Daha güzeli yapılamaz mıydı? Daha uygununu de yapabilirdik. Lakin şu unutulmamalı. Felaketlerin eli ayağı bağlayıcı tarafları vardır. İmkânlarınız size yetmeyebileceği üzere, o şok içinde mevcut imkânları en rasyonel halde kullanamayabilirsiniz.

* Sıhhat Bakanı olarak, elimden gelen ne varsa, kaybedilen canların, yıkılmış kentlerin acısını içime gömerek, gece gündüz demeden yapmaya çalıştım. Elbette, her gereksinime yetişemediğim, her sorumluluğa yetemediğim vakitler da oldu. Bunlar için sizlerin huzurunda vatandaşlarımızdan helallik isterim. 50 bini aşkın yaralıyı sarsıntı bölgesinden hava, kara ve deniz yoluyla inançlı alanlardaki hastanelerimize sevk ettik. Bu operasyon, dünyada ikinci bir örneği olmayan bir acil sıhhat müdahalesi operasyonuydu. Dünya Sıhhat Teşkilatı Genel Yöneticisi Sayın Tedros’un zelzele bölgesini ziyaretinde hayretini ve şaşkınlığını saklayamadığı bir mevzuydu.

“DEFNE DEVLET HASTANESI 57. GÜNÜNDE HASTA KABULÜNE BAŞLADI”

* Acil gereksinimler için giriştiğimiz işlere ‘göz boyama’ yaftası vuruldu. Kimlerin göz boyamaya çalıştığı ise iki ayı bulmadan ortaya çıktı. ‘İmkânsız’ diyenlerle, ‘Biz yaparız’ diyenler de bir sefer daha ayrıştı. Omuz vermek varken, yükün altına gireni töhmet altında bırakmak hiç vicdana sığar mı? Felaket üzerinden siyaset yapmayı akıl kabul eder mi? Defne Devlet Hastanesinin üretimi başlarken ’60 günde hastane yapılamaz, bu bir göz boyamadır’ propagandası yapıldı. Defne Devlet Hastanesi 60 gün dolmadan, 57. gününde hasta kabulüne başladı. Sav ve itham sahipleri hastaneyi ziyaret ettiler mi? Kelamlarından utandılar mı?

“SAĞLIK ÇALIŞANLARINA YASAL EN GÜÇLÜ MUHAFAZAYI SİZLER GETİRDİNİZ”

* Sıhhatte bir ıslahat gerçekleştirdik. Beyaz Islahat ismini verdiğimiz bu değişim, tabiplerin kamuya geçişini sağladı. Dünya’da eşi görülmemiş bir yasa çıkararak, Malpraktis davalarına ait düzenleme ile bu Meclis, sorunu kökten çözdü. Sıhhatte şiddet yasasını çıkararak biz sıhhat çalışanlarına yasal en güçlü müdafaayı sizler getirdiniz. Yükseköğretim mezunu tüm sıhhat çalışanlarının 3.600 ek göstergeden faydalanması sağlandı.

* Doktorlarımızın emekliliklerine dair özlük haklarında kıymetli iyileştirmeler yapıldı. İntörn doktorlarla Diş Hekimliği Fakültesi son sınıf öğrencilerine yapılan ödemeler minimum fiyat seviyesine çıkarıldı. Yapılan her hizmetin karşılığının olduğu bir teşvik sistemine geçildi. Sarsıntı bölgesinde 6 devlet hastanemizi hizmete açmış durumdayız. Bunlar; Defne, Samandağ, Arsuz, Hassa, İskenderun, Belen Devlet Hastaneleridir. Antakya, Erzin, Altınözü, Payas, Oğuzeli, Nurdağı, Kahramanmaraş, Nurhak, Türkoğlu ve Çelikhan’da toplam 1.588 yatak kapasiteli 10 Acil Durum Hastanemiz yaklaşık dört ay sonra hizmete açılacak.

“TÜM KAYNAKLARIMIZIN YAKLAŞIK ÜÇTE BİRİNİ HAMİ HEKİMLİK İÇİN KULLANDIK”

* Hatay, Kahramanmaraş, Malatya Kent Hastanelerinin proje çalışmaları başladı. Acil Sıhhat İstasyonlarının sayısı 3.393’e ulaştı. Ambulans sayısını 5.986’ya çıkardık. Vazifesi medikal kurtarma olan UMKE çatısı altında, UMKE ATAK ismini taşıyan yeni bir ünite kurduk. Bu takımlar, medikal arama kurtarma çalışması yapıyor. Beyaz Kod uygulamasının yanında Gri Kod uygulamasını da pilot olarak başlattık. Çalışmalarımız sonucunda Beyaz Kod sayısı 1 milyonda 23’ten bir milyonda 12’ye indi. Tüm kaynaklarımızın yaklaşık üçte birini hami hekimlik için kullandık. Bebek ve anne vefatlarını değerli ölçüde azalttık.

* Aile hekimliklerinde yapılan muayene sayısını yüzde 31, tüm muayenelerin sayısını yüzde 20 artırdık. Kısa ismi HAYAT olan Sağlıklı Yaş Alma Merkezlerimizi hayata geçirdik. Uygulamaya 80 yaş üzeri vatandaşlarımızdan başladık. Birinci üç ayda 68 bin 849 vatandaşımıza ulaşıp, 35 bin 836’sını meskenlerinde ziyaret ederek hizmet götürdük. Evlilik öncesi SMA Taşıyıcı Tarama Programı kapsamında 1 milyon 100 binden fazla çifti taradık. Yeni Doğan SMA Tarama Programında 1 milyon 400 binden fazla bebeğimizi taradık. Erken teşhis, tedavi başarımızın yüzde 90’ın üzerine çıkmasını sağladı.

“KULLANILAN HER YÜZ KUTU İLACIN 91’İ, PAHA BAZINDA İSE 57’Sİ ARTIK ÜLKEMİZDE ÜRETİLİYOR”

* Aile Diş Hekimliği uygulamasını 3 vilayetimizde pilot olarak başlattık. 42 Aile Diş Hekimliği ünitesinde 10 bini aşkın çocuğumuza ve ailelerine ulaştık. Bakanlığımıza bağlı hastanelerimizde toplam yatak kapasitesi 171 bin 932’ye yükseldi. Nitelikli yatak kapasitemiz 13 kat arttı. Kocaeli, İzmir ve Gaziantep Kent Hastaneleri tamamlandı ve hasta kabulüne başladı. 17 Kent Hastanemizde toplam 28 bin yatak kapasitesi ile hizmet veriyoruz. Toplam yatak kapasitesi 6 bine ulaşan 5 kent hastanemizi Genel Bütçe kaynakları ile inşa ettik. Yatak kapasitesi 15 bini bulacak olan 12 Kent Hastanemizin üretimi devam etmektedir. Kullanılan her yüz kutu ilacın 91’i, kıymet bazında ise 57’si artık ülkemizde üretiliyor. Türkiye İlaç ve Tıbbi Aygıt Kurumumuzun hizmet nitelik düzeyi Dünya Sıhhat Teşkilatı tarafından 3’e yükseltildi. Böylelikle, verdiğimiz ruhsatların memleketler arası tanınırlığını en yüksek düzeye çıkardık. Hepsi vazifemizdi. Vazifelerimiz için çaba sarf ettik. Eksiklerimiz olabilir, onları en kısa müddette tamamlayacağız.

“ŞEHİR HASTANELERİMİZİN AKADEMİK YAPILANMASI İÇİN SIHHAT AKADEMİSİ KURMA ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR”

* Yeni vazifelerimizden kimilerini sıralıyorum; Sıhhat Vadisini kurma çalışmalarını başlattık. Yeni kuşak sıhhat teknolojileri ülkemizde geliştirilerek tüm Dünya’ya ihraç edilecek. Ender hastalıklar için Hücre ve Gen Terapisi Hastanesini kuruyoruz. Böylelikle en şimdiki tedaviyi kendimiz geliştirerek uygulayacağız. Kent Hastanelerimizin akademik yapılanması için Sıhhat Akademisi kurma çalışmalarımız devam ediyor. Kent Hastanelerimiz eğitim ve araştırma üssü olacak. Aile Diş Hekimliği uygulamasını 81 vilayetimize yaygınlaştıracağız. Bağımlılıkla gayret için Rehabilitasyon emelli BAHAR merkezlerini hayata geçiriyoruz. İnşaatı devam eden yeni jenerasyon Bahar merkezimizin birincisi 6 ay sonra Sancaktepe’de hizmete başlayacak. Bu yıl için 10 büyük kentteki merkezlerimiz yatırım planına alında. Çok kısa müddette tüm büyükşehirlerimiz bu merkezlere sahip olacak.

“2028’DE TÜM AŞILAR YÜZDE 100 TÜRKİYE’DE ÜRETİLİYOR OLACAK”

* Ankara’da 480 diş ünitli Ağız ve Diş Sıhhati Eğitim ve Araştırma Hastanesi bu yıl hizmete alınacak. Hıfzıssıhha Aşı ve Biyoteknolojik Eser Üretim Merkezimizin inşaatını tamamlayarak pilot üretimlere 2025 yılında başlayabileceğiz. Maksadımız, ülkemizin gereksinimi olan aşıların tamamının Türkiye’de üretilmesi. Çocukluk çağı bağışıklama programımızdaki 3 aşımız (Kuduz, Hepatit A ve Suçiçeği) teknoloji transferi ile ülkemizde üretilecek. Bağışıklama programındaki öbür tüm aşılar Hıfzıssıhha’da üretilecek. 2028’de tüm aşılar yüzde 100 Türkiye’de üretiliyor olacak. Sıhhat turizminde Health Türkiye markasını tüm dünyaya tanıtacağız. Tip 1 diyabet hastaları başta olmak üzere tüm diyabet hastalarımızın kullanımına sunmak üzere daima glukoz ölçüm sistemlerini büsbütün yerlileştiriyoruz. Molekülden itibaren ülkemizde geliştirilmiş en az üç biyoteknolojik ilacın klinik araştırmasını başlatacağız.

“İNSANLIĞIN ONURUNU TEK BAŞIMIZA KORUYAMAYIZ ANCAK YAPABİLECEĞİMİZ NE VARSA YAPMAKTA ÇOK KARARLIYIZ”

* Tüm dünyanın gözleri önünde, Gazze’de bir insanlık dramı yaşanıyor. Lisanların sustuğu, kulakların tıkandığı, gözlerin kapatıldığı bir katliamla karşı karşıyayız. Hiç kimse ‘Katliam bizi ilgilendirmez’ diyemez. Ve hiç kimse fosfor bombaları atılırken sessizliğe bürünemez, uykusunun karanlığına çekilemez. Kayıtsızlık, sessizce zalimin safına geçmektir. Bugüne kadar Gazze’ye 13 uçak ve iki gemi dolusu yardım materyali ulaştırdık. İsrail ve Mısır sıhhat bakanları ile yaptığımız görüşmeler sonucu kurmaya karar verdiğimiz üçlü uyum takımı ile Gazze’den öncelikle hasta çocuklarla kanser hastalarını ülkemize getirmeye başladık. Daha çok yara sarabiliriz. Bunun için, taraflarla olan diyaloğumuzu canlı tutarak erişebildiğimiz kadar mazluma erişip, onları tedavi etmeye çalışıyoruz. Evet, insanlığın onurunu tek başımıza koruyamayız lakin yapabileceğimiz ne varsa yapmakta çok kararlıyız.”

“ASM ÜNİTELERİNİN KAMU TARAFINDAN YAPILARAK KİRADAN KURTARILMASINI TAMALAYAMADIK”

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca hükümet ismine milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Bakan Koca, şunları söyledi:

* “Hekimlerin emekliliğe dair ek göstergenin en düşük 6 bin 400’e çıkarılmasını, sıhhat çalışanlarının sabit fiyatlarının hak kaybı olmadan emekliliğe yansıtılmasını, sıhhat çalışanlarının taban fiyatının pratisyen doktorların 3’te 1’i olmasını, nöbet fiyatlarının düzenlenmesini, ASM ünitelerinin kamu tarafından yapılarak kiradan kurtarılmasını tamalayamadık. Bunları da desteklerinizle gerçekleştireceğiz. İşçi alımı için uğraş ediyoruz, çok yakında alan sayısını açıklayacağız.

“YILLIK AMELİYAT OLAN YABANCILARIN ORANI YÜZDE 3’TÜR”

* Süreksiz muhafaza altındaki Suriyelilere 2011’den bu yana 2.6 milyon ameliyet yapıldığını söylediğimi tabir ettiniz, evet bu sayı doğrudur. Bu ameliuyatlara sezeryan da sünet üzere küçük müdahaleler de dahildir. Tekil bazında 2.6 milyon ameliyat 1.1 milyon şahsa yapılmışır, 12 yılda. Yıllık ameliyat olan yabancıların otranı yüzde 3’tür. Ameliyat sayılarında daha fazla Suriyelilerin ülemizde olduğunu çıkaramazsınız.

“4 YIL SONRA TÜRKİYE’NİN UZMAN SAYIS 110 BİN OLACAK, UZMAN SORUNU KALMAYACAK”

* Artık TUS tercih edilmiyor. 2022’de yapılan TUS imtihanında yüzde 92 yerleşim kelam konusu oldu. 2023 yılında ise yüzde 86 yerleşme oranıyla 17 bin 716 kişi yerleşti, kontenjanlar 3 katına çıkmasına karşın. 4 yıl sonra uzman olabilecek öğrenci sayımız 53 bin 35 kişi, uzman sayımız 56 bin, 4 yıl sonra Türkiye’nin uzman sayısı 110 bin olacak, uzman sorunu kalmayacak.”