Türkiye’deki dört üniversite akademisyenlerinin oluşturduğu “Dataritim Veri Araştırmaları Grubu”nun, 9 yıl boyunca izlediği İstanbul trafiğine ilişkin hazırladığı rapora göre megakentte yaşayanların yaklaşık 3,5 yılı trafikte bekleyerek geçiyor.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), Bahçeşehir Üniversitesi (BAU), Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) ve Yeditepe Üniversitesinden akademisyenler, İstanbul trafiğini 9 yıl boyunca analiz ederek raporladı.
“İstanbul Trafik Otoritmi” başlıklı raporda, kent trafiği hakkında çarpıcı sonuçlar ortaya çıkarken, şehirde 5 bin 84 kilometrelik yol ağındaki trafik akışları, GPS bazlı uydu verileriyle sabah, öğle ve akşam takip edildi.
Rapora göre, hafta içinde ana arterlerde sürüş hızı saatte ortalama 32,5 kilometre, trafiğin zirve yaptığı akşam saatlerinde ise sürüş hızı ortalama 21 kilometre/saat olarak ölçüldü.
İstanbulluların günlük hayatlarının ortalama yüzde 5,5’i, yani yaklaşık 80 dakikası ulaşımda harcanırken, kentte 15 kilometre gidiş 15 kilometre geliş için harcanan bu zaman, sabah saatleri için 30, akşam saatleri için ise 50 dakika olarak kaydedildi.
Yoğunluğun en az olduğu saatlerde ise aynı seyahatin toplam 36 dakika sürdüğü, sıkışıklığa bağlı olarak fazladan harcanan zaman, toplam seyahat süresinin yaklaşık yüzde 56’sını oluşturdu.
Trafik yoğunluğunun zirve yaptığı saatlerde ise bu oran yüzde 64’e çıktı ve trafikte geçen her 100 dakikanın 64 dakikası trafik sıkışıklığında kaybedildi.
BİR GÜNLÜK MESAİ YOLDA GEÇİYOR
“İstanbul Trafik Otoritmi” raporuna göre, hafta sonları, tatiller, kısıtlamalar gibi özel günler çıkarıldığında yılın yaklaşık 250 gününün neredeyse benzer şekilde geçtiği ortaya çıktı.
Son 5 yılın verilerine göre ise akşam trafiği yılda yaklaşık 85 gün neredeyse durma noktasına geldi. Hafif trafiğin, hafif yoğun ve akıcı geçtiği gün sayısı ise 17 oldu.
Sadece hafta içi günlerde, gidiş-geliş olmak üzere, günde en az 2 kez trafiğe katılan 15-64 yaş arası bir İstanbullunun, haftanın neredeyse bir mesai gününe denk gelen 7 saatini trafikte geçirdiği, bunun yaklaşık 4,5 saatinin de sıkışıklıktan ötürü boşa geçen zaman olduğu belirlendi.
Raporda, İstanbul’da ortalama yaşam süresinin 81 yıl olarak hesaplandığı belirtilerek, “Ömrün yaklaşık 3,5 yılı trafikte geçerken, sıkışıklığa bağlı boşa geçen zaman 2,5 yıl seviyesine doğru yaklaşıyor.” değerlendirmesi yapıldı.
TÜRKİYE’NİN SORUNLARI: DEPREM, EKONOMİ, TRAFİK…
Grubun Kurucusu BAU Büyük Veri Analitiği Programı Öğretim Üyesi Dr. Serkan Gürsoy, “İstanbul Trafik Otoritmi” raporundan elde edilen analitik veriler ışığında, kentteki trafik sorunun yol açtığı kayıplara yönelik AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Trafikte sıkışıp kalmakla, asansörde sıkışıp kalmak arasında çok fazla benzerlik bulunduğunu belirten Gürsoy, her iki durumun da “mahsur kalmak” anlamına geldiğini, trafikte her gün milyonlarca kişinin mahsur kaldığını söyledi.
Gürsoy, ortaya çıkan kayıpların yalnızca zaman kaybından ibaret olmadığını, enerji, sağlık, ekonomi, yaşam kalitesi açısından da ciddi kayıplar verildiğini, bu kayıpların da kentin gelişimini olumsuz etkilediğini belirtti.
Sundukları fırsatların yanı sıra şehirlerin, bazı zorluklara ve karmaşıklıklara da neden olduğunu ifade eden Gürsoy, şöyle konuştu:
“İstanbul sakinlerinin ve ziyaretçilerinin yaşamlarıyla doğrudan ilgili olan ve geniş bir yelpazeye yayılan bu zorluklar ve karmaşıklıklar arasında trafik sorunu, depremle ilgili sıkıntılar ve ekonomik sorunların ardından 3. sırada yer alan en büyük şehir sorunudur. Trafikteki yoğunluk yüzünden hareketlilik kabiliyetinde düşüşler yaşanıyor. Bu yoğunluk iş, okul, hastane, yeşil alan gibi şehir olanaklarına erişimde zorluklar ve maliyet artışları üretiyor, eşitsizlikler doğuruyor.”
YAŞAM KALİTESİNİ DÜŞÜRÜYOR MU?
Serkan Gürsoy, trafiğin bu olanaklara erişimi kimin için nasıl değiştirdiğini, Türkiye’deki tüm şehirler için 428 ayrı olanak kategorisinde araştırmaya ve ölçmeye devam ettiklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şehirlerin sunduğu olanaklara herkesin kolayca erişebilmesi konfor, zaman ve ekonomik maliyetler açısından herkes için eşitlik sunabilmesi çok önemlidir. Trafik, şehirde yaşayanların yaşamları boyunca yapabileceklerini sınırlandırabilir veya çeşitlendirebilir. Daha kötüsü trafik, hayatı kimisi için sınırlandırırken, kimisi için genişletebilir. Bireysel gelişimde haksızlıklara, toplumsal gelişimde bozukluklara yol açabilir. Şehrin yaşam kalitesini topyekün düşürebilir.”
Trafik sorunuyla baş etmenin zahmetli bir iş olduğunu vurgulayan Gürsoy, “Sorunların doğru anlaşılması ve netleştirilmesi, çözüm önerilerinin başarısı için şarttır. Dataritim Veri Araştırmaları Grubu olarak akıllı teknolojiler kullanarak bu meselelerin ortaya çıkarılmasına, ölçümlerin sıklaştırılmasına, maliyetlerin düşürülmesine katkı sunmaya çalışıyoruz. Çünkü biliyoruz ki ölçemezseniz, yönetemezsiniz.” diye konuştu.
TRAFİKTE GEÇİRİLEN ZAMAN…
Otobüsle gideceği yere en az 2,5-3 saatte gittiğini belirten Rahmi Ertekin, “Ancak metro kullanırsam 40-45 dakikada evden işe işten eve gidip gelebiliyorum. Genellikle de metroyu kullanıyorum.” dedi. Ertekin, trafiğin en yoğun olduğu akşam ve sabah saatlerinde ise bazen metroya binmekte de zorluk yaşadığını dile getirdi.
Toplu taşımada günde 2-3 saatinin trafikte geçtiğini belirten Mehmet Güldan ise “Ancak araç trafiğinde son 6 yıldır, İstanbul trafiği ciddi anlamda artık kaldırmıyor. Bir noktadan diğer noktaya 20 dakikada gideceğiniz yer 2 saate çıkmaya başladı” dedi.
Güldan, trafiğin çözümüne ilişkin tek-çift plaka sisteminin getirilmesi, metrobüsün yer altına alınarak metro sistemine dahil edilmesi gibi önerilerde bulundu.
Ümraniye’den 2 günde 1 Beylikdüzü’ne giden Eren Tonbaş da “1,5 saatimi yolda harcayan bir insanım ve metrobüslerin çoğu arıza yapıyor. Bazen 2 bazen 3 aktarmaya kadar çıkıyor. Ben her gün bu zamanı harcamak zorunda değilim.” dedi.
‘GÜZEL HAVALARDA SKUTER KULLANIYORUM’
Cumhur Kavdır, trafikte yaklaşık 3 saat harcadığını belirterek, “Evim Acıbadem’de, oğlum Ümraniye’de okuyor. Arabayla sabah trafiğinde gidiş gelişim 2 saat sürüyor. Güzel havalarda skuter kullanıyorum. Bazen çaresiz, oğlumla bindiğimiz de oluyor. Süreyi böylece yarı yarıya indirmiş oluyorum.” ifadelerini kullandı.
İstanbul’daki trafik yoğunluğunun en büyük nedeninin sürekli artan özel otomobil sayısı olduğunu söyleyen Kavdır, toplu taşımanın daha da artırılıp, bireysel otomobil kullanımının azaltılmasının çözüme katkı sağlayacağını anlattı.
İşe gitmek için toplu taşıma kullanarak Kartal’dan Ümraniye’ye seyahat ettiğini ve her gün 4, 4,5 saatini yollarda geçirdiğini belirten Özgenur Kardoğan ise “Saat 06.30’da evden çıksam bile 10 dakika sonra trafik oluşmaya başlıyor.” değerlendirmesini yaptı.
Bedrettin Yeli de skuter kullanıcıları için, toplu taşımaya binebilmeyi sağlayacak rampa talebine dikkati çekerek, “Rampa olursa daha iyi olur, elimizle çıkarmak zorunda kalmayız.” dedi.
Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.
- Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
- Kan dolaşımını hızlandırır,
- Kronik yorgunluğu azaltır,
- Bağışıklık sistemini güçlendirir,
- Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
- Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
- Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
- Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
- Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.
Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER
- SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
- 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
- SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
- Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
- Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
- DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
- 05523307100-05325466184
- www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
- www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
- www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,