AktüelGüncelTürkiye

Meral Akşener’e ‘evine dön’ çağrısında bulunan Bahçeli’nin hesabı ne?

Paylaş:

Meral Akşener'e ‘evine dön’ çağrısında bulunan Bahçeli’nin hesabı ne?

MHP lideri Devlet Bahçeli, Akşener’e bir kez daha ‘eve dön’ çağrısında bulundu. Partisinin il başkanları toplantısı öncesinde konuşan MHP lideri, eski mücadele arkadaşına “Dön evine, bitsin bu çile” diye seslendi. Böylece bir yandan İYİ Parti’yi “terörle işbirliği yapmak” ile itham eden iktidar bloku, diğer yandan partinin bir numaralı ismine ikinci kez ‘dostane’ bir davetiye göndermiş oldu.

AKP ile MHP’nin penceresinden bakılırsa, “terör” suçlaması yöneltilen bir siyasetçiyi ittifaka dahil etmek için bu denli uğraş göstermek, hayli çelişkili bir duruma işaret ediyor. Aslında bu çelişki, siyaseten yaşanan daralmanın ve çaresizliğin semptomlarından sadece biri. Bu buhran siyasetinin uç örneği, tekrarlanan İstanbul seçimleri öncesinde Bahçeli’nin, Öcalan’ın mektubu üzerinden HDP seçmenini tarafsızlık zeminine çekmeye çalışmasıyla görülmüştü.

Peki, ‘eve dön’ çağrısı Meral Akşener için ne anlam ifade ediyor? İYİ Parti lideri bu çağrıya ‘ben zaten evimdeyim’ imasıyla ikinci kez olumsuz yanıt verdi. Akşener’in bu tavrını sürdürüp sürdürmeyeceği siyasetin en önemli tartışma başlıklarından biri. Düzen içi siyasette tutarlılıktan çok çıkarın öncelendiğini bilen ve politik aktörlerden kuşku duyanlar, bu davranışlarında hiç de haksız değiller. Tam da bu sebeple meseleye Akşener’in ideallerinden değil, bugünkü siyasal varlığını anlamlandıran olgular çerçevesinden bakmak gerekiyor.

İYİ Parti, Ekim 2017’de “Türkiye iyi olacak” sloganıyla yola çıktığında, Akşener’in Erdoğan’a ve siyasal İslamcı iktidar mekanizmasına merkez sağın ‘fabrika ayarları’yla muhalefet edeceği düşünülüyordu. Kuşkusuz bugün Akşener’in temsil ettiği muhalefet çizgisinde, merkez sağcı yaklaşımın fazlaca izi mevcut. Zaten İYİ Parti’nin üst düzey yöneticilerinin de bu geleneğe olan aidiyetleri, partinin mayasındaki merkez sağ bileşenini güçlü tutan unsurlardan biri. Ancak İYİ Parti’nin kurulduğu günden bu güne geçen 3 yılı aşkın sürenin, Akşener’e farklı bir misyon ve siyasi pozisyon yüklediği de aşikâr. Dolayısıyla politik denklemdeki yeri açısından gerek Akşener’e gerekse de partisine, 3 yıl önceki görünümüyle yaklaşmamak gerekiyor.

Akşener, İYİ Parti’yi kurup dümenine geçtiği ilk andan itibaren iktidar blokunu çatırdatma potansiyelini taşıyor olsa da, 2018 ve 2019’daki seçim süreçleri, hem partinin hem de Akşener’in siyasal konumlanmasında bazı açı değişiklikleri yarattı. Ekim 2017’de partisini kamuoyuna tanıtırken, laiklik vurgusu yapmaktan kaçınan, bunun yerine sıklıkla dinsel maneviyata yönelik mesajlar veren Akşener, geride bıraktığımız zaman diliminde AKP-MHP ittifakının ‘ana yurdu’ olan Orta Anadolu’daki seçmenden ziyade, seküler yaşamı benimseyen batılı-milliyetçi kesimlerin teveccühünü kazandı. Hatta bu kesimlerin İYİ Parti tabanının temel gövdesi haline geldiğini söylenebilir. Belki de başta hiç hesaplamadığı şekilde, yaygın olarak laiklik konusunda hassasiyet sahibi olan milliyetçi tabanda taraftar bulan Akşener, bu gerçekliğin yarattığı farkındalıkla laiklik vurgulu söylemlerini artırdı ve konu özelinde zaman zaman CHP’nin önüne geçen çıkışlar yaptı.

Akşener’in Mayıs 2020’de katıldığı bir TV programında, “Laikliğin olmadığı bir demokrasiyi götüremezsiniz” şeklindeki sözleri, İYİ Parti’nin demokrasi anlayışında laikliğe atfettiği yeni (ve büyük) rolü anlamak açısından önemliydi. Ancak partinin laiklik çıtası, tarikatlar tartışmasında hayli yukarı çıktı. Mayıs 2020’de Uşşaki tarikatı lideri Fatih Nurullah’ın 12 yaşındaki çocuğa cinsel istismarda bulunması nedeniyle tutuklanmasının ardından, Meclis partileri içinde dini yapılanmalara dönük en sert açıklama İYİ Parti’den geldi. CHP’li ve HDP’li isimler tarikatlar için ‘sıkı denetimi’ savunurken, İYİ Parti Milletvekili Feridun Bahşi ise denetim yerine “komple kapatma” seçeneğinin uygulanması gerektiğini belirterek, “Tarikatların kapısına kilit vurulmalıdır. Bu yapılar için denetim de yetmez. Bunlar doğrudan tarikat olarak hizmet göstermiyorlar. Vakıf olarak hizmetteler. Cumhuriyet düşmanı vakıf ve kuruluşlar, sapkın dernekler ihalelere girip devlete sızıyor. Öyle bir duruma geldiler ki girdikleri ihalelerle büyük sermaye gruplarına dönüştüler. Dinini yaşamak isteyenlerin tarikat gibi aracılara ihtiyacı yoktur” değerlendirmesinde bulundu. CHP ile HDP’nin ‘tedbirli’ pozisyonuna karşın, İYİ Parti’nin bu tutumun kendisini sağda tanımlayan bir parti için hayli radikal olduğunu söylemek yanlış olmaz. Bununla birlikte, geçirdiği kısmi değişime ve Meclis’teki büyük muhalif güçler içinde öne çıkmasına rağmen İYİ Parti’nin laiklik konusundaki yetersizlikleri de başka bir tartışmanın konusu.

Öte yandan seküler ve ağırlıkla ‘beyaz yakalı’ olan kesimlerin ekonomik talepleri de Akşener’in programının önemli bir parçası oldu. Erdoğan karşısında fazla bağırmadan ancak ‘teslimiyetçi’ algısı da yaratmadan ekonomideki sorunları dile getiren iletişim biçimi, Akşener’in tartışmalı siyasi geçmişi nedeniyle sol kamuoyunu etkilemese de yaslandığı sosyolojik taban tarafından tutuldu. Sosyal medyada oluşan rüzgâr, Akşener ile hitap ettiği kesim arasındaki talep-beklenti dengesinin sağlandığına işaret ediyor. Bu frekansta kalmaya devam etmesi muhtemel.

Türkiye’deki siyasal ve toplumsal dengelerin, Akşener’i ve partisini matematiksel açıdan önemli bir noktaya getirdiği yadsınamaz bir gerçeklik. Belki partiyi yüzde 10-12 bandında gezen seçmen tabanıyla ‘siyasette büyük güç’ olarak tanımlamak zor. Buna karşılık parti, küçük çaptaki oyların bile seçimlerin kaderini değiştirebileceği bir düzende, oldukça kritik bir konuma sahip. İdeolojik karakterine bakılırsa, Türkiye siyasetinin iki temel kutbuna da yakınlaşma potansiyeli olan Akşener, bugün sahip olduğu siyasal gücü Millet İttifakı’nın içinde yer almasına borçlu. ‘Siyaset Masası’ gibi önerilerle, iktidarın iki lideriyle eşit hizada bir diyalog hattı kurma iradesini gösterebilmesi de esas itibariyle bu güçle alakalalı. Fakat bu, oldukça bıçak sırtı bir durum… Siyasi kariyerinin en popüler ve etkili dönemini yaşayan İYİ Parti lideri, eğer Bahçeli ve Erdoğan’ın “eve dön” çağrılarına olumlu yanıt verirse, bir anda muhalefet cephesinin ‘nefret objesine’ ve Türkiye tarihinin en güvenilmez siyasi figürüne dönüşebilir. Buradan hareketle, Akşener’in bulunduğu cepheyi terk etmesinin siyaseten bir intihar ya da jübile anlamına geldiğini söylemek abartılı olmaz.

Meral Akşener, 2000’li yılların başlarında Erdoğan’la düştüğü anlaşmazlık nedeniyle AKP’ye katılmaktan son anda vazgeçmişti. “Bizi vitrinde kullanacaklardı” diyen Akşener, “yenilikçi” kanadın Fazilet’in devamından fazlası olmadığMHını söyleyerek, partiyi vizyonsuzluk ve kapsayıcı olamamakla eleştirmişti. Yaklaşık 20 sene önce ‘vitrin süsü’ olmayı reddeden İYİ Parti liderinin, en sükseli zamanında Erdoğan ve Bahçeli’nin gölgesinde kalmaya razı olacağını düşünmek için ortada hiçbir mantıklı neden yok. Bahçeli’nin yaptığı ikinci çağrıdan sonra İYİ Parti Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu’nun, “Türkiye’yi yönetmeye yönelik projelerimiz, öngörülerimiz var” şeklindeki açıklaması da partinin mevcut denklemi kavradığının ve bu özgüvenle hareket ettiğinin işareti.

Elbette Bahçeli de bunları göremeyecek kadar siyasetin acemisi değil. Onun, Akşener’in ‘eve dönmesi’yle İYİ Parti seçmeninin blok olarak kendi bulunduğu safa geçeceğini düşündüğünü varsaymak da pek akıllıca sayılmaz. Muhtemelen Bahçeli’nin hedefi, Akşener’in Millet İttifakı içindeki önemini ve dolayısıyla da pazarlık gücünü artırarak, muhalefetin iç dengeleriyle oynamak. Cumhur İttifakı, 2023 veya daha yakın bir tarihte yapılacak seçimlerde, rakip ittifaktaki liderlik yarışını kızıştırmak ve ittifakın içindeki paylaşım sistematiğinde bir ‘arıza’ çıkarmak istiyor gibi. Erdoğan’ın Bahçeli’nin Akşener’e yaptığı ilk çağrıyı “makul” ifadesiyle değerlendirmesi, kişisel bir temenniden çok sistemli bir hamlenin varlığını kanıtlıyor. Bunun muhalefette bir etki yaratacağı kesin; ne şekilde sonuçlanacağı ise Millet İttifakı’nın süreç yönetiminde izleyeceği stratejiye bağlı.

Tayfayı motive etmek için kullanılan hamasi söylemlere karşın, geminin kaptanları dalgaların gittikçe büyüdüğü bu suda daha fazla yol alamayacaklarının farkında. ‘Reform’ söylemi ne partilerin kadrolarında ne yandaş medyada ne de seçmende heyecan yarattı. Denizin bittiğini gören kaptan köşkü, rotayı ‘diğer gemiyi batırmak’ olarak belirlemiş durumda. Erken seçim çağrılarına olumsuz yanıt verilmesinin başat nedeni, Millet İttifakı’nın yekpare gireceği bir sandık yarışının yarattığı tedirginlik olsa gerek. Başarılabilirse, muhalefet cephesinin çatırdadığı ilk anda erken seçimin bu kez Erdoğan ve Bahçeli tarafından dillendirileceğini tahmin etmek güç değil. Zira seçimsiz geçirilecek 2 buçuk yıl, istikrarsız yönetimini ‘engel atlama’ metoduyla sürdürme çabasında olan Erdoğan için hayli uzun bir süre.

Birgün

Jurnalci.com

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu