
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Boğaziçi Üniversitesi Rektörü olarak atanmasının ardından yaklaşık bir aydır protesto edilen Prof. Dr. Melih Bulu’nun gitmeyi düşünüp düşünmediğini merak ettiğini söyledi.
Bugünkü yazısında, ‘en çok merak ettiği 10 şeyi’ yazan Hakan şu ifadeleri kullandı:
BİR: Acaba Melih Bulu, bu süreç içinde bir anlık da olsa hiç “Çekip gideceğim buralardan” demiş midir? İKİ: “Boğaziçi çok acayip bir üniversite, bir kültürü var” dendikçe… Acaba başka üniversitelerin mensupları ne hissediyordur? ÜÇ: Acaba Ali Koç, sözünü bölerek soru soran gazeteci arkadaşımızı biraz daha nazik bir şekilde uyaramaz mıydı? DÖRT: Acaba Defne Samyeli ile ev sahibi arasındaki kriz mi daha erken bitecek yoksa korona salgını mı? BEŞ: Acaba James Bond ve Görevimiz Tehlike’nin çekimi tamamlanan son bölümlerine ne zaman kavuşacağız? ALTI: Acaba tatlı krizi adı verilen adı batasıca krizi herkes yaşıyor mu, yoksa bu bana özgü bir şey mi? YEDİ: Acaba Saadet Partisi ikiye bölünüp bir kısmı millet ittifakında, bir kısmı da cumhur ittifakında mı yer alacak? SEKİZ: Acaba “Şu pandemi bitsin, buluşuruz” diye diye… Bir ömrü tüketmiş mi olacağız? DOKUZ: Acaba “profesyonel anarşistlik” diye bir meslekten geçimini sağlayanlar var mıdır? ON: Acaba yarın gerçekten de “uzaya giden ilk Türk astronot” olayı mı gerçekleşecek?
Hakan ayrıca HDP heyetinin CHP ziyaretinin ardından çekilen bir fotoğrafa dikkati çekti.
Türkiye siyasetinde partilerin birbirine yaptığı ziyaret sonrası normal akışın “Görüşme biter, iki parti heyetleri beraberce basının huzuruna çıkar ve açıklama yapar” şeklinde olduğunu söyleyen Hakan, HDP’nin 5 Şubat’ta CHP’ye yaptığı ziyarette böyle olmadığını ifade ederken şunları yazdı:
“HDP heyeti, tek başına açıklama yapıyor. İşte budur! CHP ile HDP arasındaki ilişki, bundan daha iyi anlatılamazdı.”
Nedir bu fotoğrafta anlatılan?” diye soran Hakan Hakan, şu değerlendirmede bulundu:
“Temasta olalım ama yakın olmayalım. Görüşelim ama beraber fotoğraf vermeyelim. Müzakere edelim ama belli etmeyelim. Konuşalım ama küsmüşüz gibi yapalım. Bir araya gelelim ama çok da yakın olmayalım. Siyasal yakınlık olsun ama sosyal mesafeyi ihmal etmeyelim.”
Jurnalci.com