
Kademeli normalleşmeyle birlikte kafalarda maskeleri ne zaman çıkaracağız sorusu oluştu. Rehavete kapılmamak gerektiğini dile getiren Aynur Eren Topkaya, ‘maskeleri çıkarmak için daha çok erken’ dedi…
Türkiye 1 Temmuz’da kademeli normalleşme döneminin üçüncü etabına geçerken, Delta varyantının en çok görüldüğü İngiltere, Hindistan gibi ülkelerde bu mutasyonun daha kolay yayıldığı ve daha ağır hastalık yaptığı tespit edildi.
Bu varyanta karşı uyaran Tıbbi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Aynur Eren Topkaya, maske-mesafe ve hijyen kuralları ile aşılanmanın önemini şöyle anlattı;
Kurallara uymak şart
Delta varyantının daha kolay bulaştığı biliniyor bu nedenle karantina süresi 20 güne çıkartıldı. Bulaşı önlemek için önceden kapalı mekanlarda 1,5 metre olarak belirlenen mesafe kuralı 2 metreye çıkartıldı. Bu nedenle açık havada da en az 1-1,5 metreyi korumak gerekir. Açık alanda yemek yenilen yerlerde mecburen maske çıkartılıyor. Bundan dolayı en azından mesafe kuralına dikkat etmek gerekiyor. Son mesaj olarak; maske, mesafe ve hijyen kurallarına pandemi tamamen ortadan kalkıncaya dek uymak gerekir.
Bağışıklanma oranının yüzde 70’in üzerine çıkması gerekir
Diğer birçok virüs gibi Coronavirüs için de yüzde 100 etkili bir antiviral ilaç ne yazık ki henüz bulunmadı. Bu durumda diyebiliriz ki Coronavirüsten korunmak için en etkili yöntem aşıdır. Aşılar, virüsün bulaş zincirini engelleyecek en önemli silahtır. Covid-19 tüm insanlığın ve tıbbın yeni tanıdığı bir hastalık olduğu için küresel pandeminin görüldüğü son 1,5 yıldır her gün yeni bilimsel yayınların yapıldığı, yeni varyantların görüldüğü, yeni ilaçların denendiği, aşıların geliştirildiği dinamik bir süreç yaşıyoruz. Bu süreç içinde gerçekten bilimsel ve geçerliliği kanıtlanmış verilere ihtiyacımız var. Gerçeğe dayanmayan, sosyal medya üzerinden ya da kulaktan kulağa yayılan söylentilere inanmamak gerekiyor. Aşılama programı güvenli bir şekilde devam ediyor. Aşılara güvenmek gerekiyor. Özellikle eğitimin yüz yüze yapılması planlanan sonbahar döneminde tekrar kapanma yaşanmaması için aşıların hızla yapılması ve toplumun büyük çoğunluğunun aşılanması önem taşıyor. Gerek hastalığı geçirerek gerekse de aşılanarak bağışıklanma oranı yüzde 70’lerin üzerine çıktığı zaman kötü günleri geride bırakacağız.
Aşı karşıtlığı çocuklarımıza da zarar verir
Eylül ayında okullar açılacak. Şu an Delta ve Delta plus varyantları gündemde. Büyük olasılıkla Eylül ayına kadar yeni varyantlar da ortaya çıkacaktır. Yüz yüze eğitim başladığında çocuklar ailelerine yeni varyantları taşıyacaklardır. Pandeminin başlarında orijinal Wuhan virüsü ile gençler hastalığı daha hafif atlattığı için bu sorun değildi. Ancak yeni görülen varyantlarda gençlerin ve çocukların nasıl etkileneceğini henüz bilemiyoruz. Bu nedenle toplumun hızla aşılanması çok önemlidir.
COŞTURAN POTASYUM SİLİKAT
* Bitki bünyesindeki suyu ayarlar, meyvede çatlamayı % 80 oranında durdurur.
• Bitkinin mantar patojenlere direnci arttırır. Mantar kökenli hastalıkları, maytları kontrol eder.
Beyaz sineği ve diğer böcekleri önler. Yapraklara sprey olarak haşere kontrol amacıyla
uygulanabilir.
* Bitkilerin besinleri taşıma özelliğini arttırır. Hücre duvarını güçlendirir. Kök hücreleri yeniler.
Daha iyi sağlıklı meyve,çiçek ve sebze oluşumunu sağlar.
* Kan pıhtılaştırıcı gibi enfeksiyonlu bölgeyi silikonla sararak bitkiyi patojenlere karşı korur.
Hücre duvarını kalınlaştırıp hücreyi büyüterek de koruma sağlar.
• Dikenlerin gelişmesini, yapraklarda mineral konsantrasyonunun artmasını sağlar.
• Hasatın kalitesini, rengini kokusunu arttırır.
• Bitkiler için gerekli besin mineralleri ve çinkonun alınımı nı kolaylaştırır.
• Fosfor metabolizmasını ayırarak bitkinin soğuğa karşı dayanıklılığını arttırır (Don'a karşı
koruyucu etki sağlar).
* Bitkinin abiotik strese direncini arttırır.
• Bitkideki hastalık baskısını azaltır
• Bitkide büyüme ve verimi arttırır.
• Bitkinin kuraklılık ve mevsim şartlarına direnci arttırır.
Costuran’ın etkilerinden bazı örnekler
* Kirazda ve üzümde tane iriliğinde artış sağlar.
* Nar ağacında gün yanığını önler,yaprakların üzerini kaplayarak güneşe karşı yaprağın
yanmasını önler,ayrıca meyve üzerinde film oluşturarak çatlamaları da önler.
• Çeltikte ve buğdayda dikliği sağlar. Çeltik ekilen topraklar, çeltiğin silisi alması nedeniyle
zamanla silis bakımından fakirleşiyor, potasyum silikat sulama suyuna veya bitkiye yapraktan
verilerek silis ihtiyacını da dengeliyor.
* Büyümekte olan dolmalık kabağa verildiğinde verimini, boyutunu, ağırlığını, sayısını attırır.
• Kabaktaki uygulamalarda bitkiye matlık yapan(gümüşleme) de etkili sonuçlar verir.
• Yüksek tuzluluk durumunda domatesin canlılığını korumasını sağlar.
KULLANIM ŞEKLİ
• Gerek topraktan seyreltilmiş çözelti halinde veya yapraktan püskürtme suretiyle uygulanır.
Yaprak dozu; 150-300 cc/100 lt su..
• Diğer gübrelemelerin öncesinde veya sonrasında verilmelidir.
• Bitki ekiminden önce toprak düzenleyici ve zenginleştirici olarakta kullanılır.
KARIŞABİLİRLİK
• Coşturan’ın pH değeri 11-12 arasındadır ve asitli gübrelerle karışmaması gerekir, yoksa
çözünmüş silisten dolayı jellenme problemi olabilir.
Potasyum silikat,pars lime sülfür,grafit,çinko tozu,hadjin yılan kovucu,bakır
sülfat,magnezyum sülfat,magnezyum oksit,sodyum metabisülfit,alüminyum
hidroksit,tutkal,pva,mangan dioksit,manganez dioksit,mangan sülfat,çinko sülfat,çinko
oksit,sodyum ligno sülfonat,potasyum ligno sülfonat,aripad hayvan altlığı,pirinç tozu,bakır
tozu,alüminyum tozu,kurşun oksit,sülyen,mürdesenk,zeolit,sepiyolit,parsvet yara
tozu,badimon yara tozu
Dmrsüren kimya ltd.şti-0216 4421200-05523307100
www.kimyadeposu.com
Jurnalci.com
Kaynak; sozcu.com