İstanbul’un trafik sorunu İBB Meclisinde tartışıldı

İBB Meclisi’nin haziran ayı oturumlarının son birleşimi meclis 2. Başkanvekili Ömer Faruk Kalaycı başkanlığında Saraçhane’deki İBB Başkanlık binasında gerçekleştirildi. Ulaşım ve Trafik Komisyonu’nun kentteki trafik sorununa çözüm bulmak amacıyla hazırladığı ‘Raylı ve Lastik Tekerlekli Toplu Taşıma Sistemleri Arası Etkileşim İnceleme Raporu’ meclise sunuldu.

Ulaşım ve Trafik Komisyonu Başkanı ve Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir’in sunduğu raporda metroların açılmasıyla atıl kalan minibüslerin halk otobüslerine, 1000 minibüsün taksiye dönüştürülmesi önerildi.

Önceki dönemde başlayan Dolmabahçe-Levazım tüneli projesinin de aralarında bulunduğu tünellerin tamamlanması istendi. Otobüs filosunun yaşlandığına dikkat çekilerek yeni otobüsler alınması talep edildi.

İstanbul’un toplu ulaşım master planı hazırlanması, Ulaşım Akademisi açılması, bisiklet yollarının arttırılması önerildi. İstanbul’un dünyanın en yoğun trafiğe sahip şehirleri arasına girdiğini söyleyen Özdemir metro, deniz ulaşımı, karayolu ulaşımında yeni bir proje üretilmediğini savundu.

İYİ Parti Grup Sözcüsü Suat Sarı şunları söyledi:

* “Trafik ve ulaşım konusunda çok büyük eksikliklerimiz var. Bugün yapılan tüm yatırımlara rağmen neden hala trafik sorunu var? Popülist politikalar ve günlük çözümler İstanbul’u bu duruma getirdi. Bütün belediye başkanları çözüm olarak ‘metro yapacağız’ diyor. Kulağa hoş geliyor ama trafik sorunundan metro ile kurtulamayız.

* Dünyada trafik tıkanıklığını ortadan kaldırmak için otomobil kullanımını caydırıcı politikalar uygulanıyor. Bir kentin içine tünel önerirseniz otomobilleri bir yerden alır başka yere taşırsınız. Toplu taşıma için kullanırsanız tünellerin amacı olur. Tüneller otomobilleri kışkırtır.

* 1000 kilometre metro yapsak bile yetmez. Metro ‘mehdi’ pozisyonuna gelmiş ama aslında çözüm değil. Kent içine AVM’ler yapıp 1000’lerce insanın araçlarıyla gelmesini teşvik ediyoruz.”

İstanbul’a trafiğe her yıl 200-250 bin araç eklendiğine dikkat çeken Sarı “Eklenen araçlar için belediyeler yol, kavşak yapıyor. Bunun sonu yok. 50 yıldır otomobillere yer bulmak için yol yapıyoruz. Ne kadar yeni yerleşim açarsanız tıkanıklığı aşamazsınız. Kanal İstanbul ile 2.5 milyonluk nüfus ekleniyor” diye konuştu.

Taksi krizine de değinen Sarı “Taksi teklifi 14 kez reddedildi. Ne zaman taksiye binecek olsam 4’ünden 3’ü geçiyor biri alıyor. Gelen turistler neler çekiyor, bilmiyoruz. Devlet 18 bin 395 taksiyi denetleyemez. Şirketleşmeleri gerek. Başka yolu yok, herkes bunu böyle çözmüş. Taksi sistemi için temiz eller operasyonu gerekli. Bu ülkede bir avuç insan 4-5 milyar lira para kazanıyor vergisiz şekilde. Ne fatura var, ne denetim var. Altta ezilen taksici. UKOME de bu işe alet ediyor” dedi.

Yeni İBB yönetiminin de eksikleri olduğunu dile getiren Sarı “3 senede bir taksi aplikasyonunu beceremedik.  Taksi gittiği yerden boş dönüyor, trafiğin yüzde 5’i boş gezen taksiler. Bir ulaşım akademisini kuramadık. Çok mu zor? Sponsorlukla çözülebilirdi. Yukarıdan aşağı herkesle konuştum ama maalesef olmadı. Akademi kurulsa bu kadar kaza olmayacaktı” diye konuştu.

Sarı, trafiğin çözülebilmesi için bisiklet kültürünü geliştirilmesi, kademeli mesai saati uygulamasına geçilmesi, tercihli otobüs yolları oluşturulması önerilerinde bulundu.CHP’li Meclis Üyesi Gencay Özcan da eleştirilere yanıt verdi. Özcan, Ulaşım Akademisi’nin açılışının önümüzdeki hafta gerçekleştirileceğini belirtti. İBB’nin 300 otobüs alımı için hala Ankara’dan onay beklendiğini, 5 bin yeni taksi tekliflerinin defalarda reddedildiğini hatırlatan Özcan, kentteki trafik sorununun kaynağının 25 yıllık AKP yönetimi olduğunu söyledi