Olay, geçen yıl 19 Ekim’de saat 11.00’de Anadolu Caddesi’nde meydana geldi. Sürat denetimi için radar kontrolü yapan Vilayet Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü grupları, 35 APL 985 plakalı arabası ile 70 kilometrelik sürat sonunu 20 kilometre aştığı gerekçesiyle Avukat Yaren Düzgün’e, 427 TL idari para cezası kesti.
Düzgün, kamu davasına ait bir duruşmaya gittiğini belirtip, cezaya itiraz etti. Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü de tutanaklardaki araç bilgileri ile kayıtlardaki araç bilgilerinin birbirini doğruladığı, ihlalin fotoğraflarla tespit edildiği bilgisini vererek, sürat hududu ve sürat kontrolü yapıldığına dair levhanın bulunduğunu, cezanın adaba uygun olduğunu belirtti.
Avukat Düzgün ise ihlal tarihinde İzmir 19. İş Mahkemesi’nde görülen bir davada davacı vekili olduğunu, kontrole girdiği saatin duruşmadan kısa mühlet evvel gerçekleştiğini tabir etti. Düzgün, kamu ismine vazifeye gittiği gerekçesiyle cezanın iptalini istedi.
Karşıyaka 1. Sulh Ceza Hakimliği Düzgün’ü haklı bulup, cezayı iptal etti. Düzgün’ün duruşmaya gecikmesi halinde şahısların mağduriyetlerine neden olabileceği gerekçesiyle sürat hududunu aştığı ayrıyeten kamu ziyanına neden olduğu ya da tehlikeye düşürdüğüne dair bir kanıt ve savın bulunmaması karara münasebet olarak gösterildi.
‘EMSAL BİR KARARI GÖSTEREREK İTİRAZDA BULUNABİLİRLER’
Söz konusu kararın emsal olduğunu söyleyen Avukat Yaren Düzgün, “Hız denetimi yapan radar grupları, aracımı durdurup, şoför dokümanımı istedi. Tarafıma sürat hududunu aştığım gerekçesiyle 427 TL idari para cezası uygulandı. Bunu, kamu vazifesi ifa ettiğim sırada; avukat olmam sebebiyle duruşmaya yetişmezsem müvekkilin haklarının ihlal olabileceğinden bahisle mevzuyu yargıya taşıdım. Sulh Ceza Hakimliği’ne yaptığım itiraz sonucu, kesin olmak suretiyle bir karar verildi. İlgili trafik cezası, kamu vazifesini ifa etmem, kastımın olmayışı ve çevreyi tehlikeye düşürmemem münasebet gösterilerek iptal edildi” dedi.
Zorunlu sebeplerle sürat hududunu ihlal etmiş tabip, hemşire ve sıhhat çalışanı üzere kamu vazifesi yapanlar, bizim için verilen kararı emsal göstererek itirazda bulunabilir. Bunun dışında can güvenliği ya da ömür hakkı kelam konusu olduğunda örneğin birini hastaneye yetiştirme üzere durumlarda; bu cins cezaların iptal edilebileceğini de tüzel manada düşünmekteyim” dedi. (DHA)
