
Terör örgütü IŞİD’e Irak ve Suriye’de indirilecek ölümcül darbede, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gözbebeği olan ve bordo bereliler olarak adlandırılan Özel Kuvvetler Komutanlığı unsurlarının önemli bir rol oynaması ihtimali öne çıkmaya başladı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, özel kuvvetlerin Musul ve Rakka operasyonlarında görev alabileceğinin sinyalini verdi.
Aydın Hasan – milliyet.com.tr
Harekat ile Türkiye’nin Suriye sınırında önemli bir hat IŞİD’ten temizlenerek fiili olarak bir güvenlik bölge oluşturulması yönünde önemli adım atıldı.
Türkiye’nin aktif katılımı ile koalisyon ve Suriye’deki ılımlı muhalif güçlerin IŞİD’e karşı verdikleri mücadele önemli ve kayda değer bir ivme kazandı.
Bu aşamadan sonra IŞİD’e vurulacak ölümcül darbede iki bölge öne çıkıyor.
Irak’ta Musul ve Suriye’de Rakka. Hedef, IŞİD’in Musul ve Rakka’dan temizlenmesi.
-
Bordo berelilerden PKK operasyonu27 Eylül 2016
Peki, Türkiye’nin IŞİD’e vurulması planlanan ölümcül darbedeki rolü ne olacak?
Yetkililerin son günlerde yaptığı açıklamaların satır aralarındaki ifadeler bu konuda bazı sinyaller verdi.
NİHAİ HEDEF EL BAB VE RAKKA
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın iki gün önce yaptığı açıklamadaki şu satırlar dikkat çekiciydi:
“Halep’te bu insanlar boşa ölmüyorlar. Bu iş geciktikçe DAİŞ ve benzer terör örgütlerine alan açılıyor. Nihai hedef El Bab ve Rakka dahil olmak üzere Suriye sahasının tamamından DAİŞ unsurlarının temizlenmesi. Eş zamanlı olarak tabii Musul konusu da var. Belki önümüzdeki günlerde daha çok konuşulacak bir konu. Çünkü Musul’un da temizlenmesi konusunda Irakhükümetinin bir takım hazırlıkları var peşmergenin bir takım hazırlıkları var. Bizim orada Başika kampımız var. Bakın mesela Başika kampı çeşitli gerekçelerle ve açıkçası bazı tahriklerle işteGündem yapıldı, aleyhine bir takım görüşler ifade edildi vesaire ama fiilen bakıldığı zaman Başika kampında şu ana kadar biz 2 bin 400 peşmergeyi ve 3 bin Musul gönüllüsünü orada eğittik.”
SURİYE İÇİNDE TSK KAMPI
(‘Bu Başika benzeri bir yapı Suriye içinde de olur mu?” sorusu üzerine)Sahadaki şartlara bakılır, dinamiklere bakılır orda tam bir asayiş sağlandıktan sonra bunun kararı verilir. Şimdiden ‘olacak’ veya ‘olmayacak’ demek hem askeri planlama hem de siyasi olarak doğru olmaz. DAİŞ unsurları geri gelebilir, terör unsurları tekrar bizim sınırımıza doğru ilerleyebilir, başka saldırılar veya planlar içine gerebilir. Bunların önüne geçmek için o hattın mümkün olduğunda geniş, kalın ve derinlikli olması lazım.”
ÇAVUŞOĞLU SİNYALİ VERDİ
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bugün akşam saatlerinde NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile Dışişleri Konutu’nda görüştü.
Çavuşoğlu’nun NATO Genel Sekreteri ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamadaki şu sözleri dikkat çekiciydi:
“Musul’da Maliki’nin oluşturduğu Şii güçlerin yerine yerel güçler olsaydı kenti DAEŞ’e teslim etmeyeceklerdi.Şimdi Cerablus operasyonunun başarılı olması Rakka’daki ve Musul’daki yerel güçlerin de cesaretini artırdı. Bu koalisyon içindeki ülkeler de biraz destek verince ÖSO’nun, ılımlı muhalefetin ne yapabileceğini daha iyi gördük. Daha iyi bir stratejiyle koalisyon ülkeleriyle birlikte havadan da destek vererek, hem Musul hem de Rakka operasyonu arazide de özel kuvvetlerimiz yerel güçlere destek verirse başarılı olabilir, DAEŞ buralardan temizlenir.
Yerel güçlerin özellikle PYD-PKK terör örgütleri gibi kendi ajandalarına hizmet etmemesi gerekiyor ki bu zaten mümkün değil. İnsanları göçe zorlamak yerine orada yaşayan ve yaşayacak olanların güvenliğini tesis etmek gerekiyor. Uçuşa yasak bölge tek başına NATO’nun işi değil, BM’nin karar alması gerekiyor.”