Erdoğan, Ortadoğu’da Neden Çok Seviliyor? İşte Nedeni…

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 1 Mart Tezkeresi’ne karşı çıkanları eleştirmesine tepkiler sürüyor.
Dönemin TBMM Başkanvekili Yılmaz Ateş, “Erdoğan’ın ‘Ortadoğu’da en çok sevilen lider benim’ propagandasının en büyük dayanağı tezkerenin reddedilmesidir” dedi.
1 Mart 2003 tarihli Irak tezkeresi gizli tutanakları açıklanmazken dönemin aktörlerinden flaş açıklamalar gelmeye devam ediyor. Dönemin TBMM Başkanvekili CHP eski Milletvekili Yılmaz Ateş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1 Mart tezkeresine karşı çıkanları eleştirmesine tepki gösterdi.
Özgür Düşünce’den Hasan Bozkurt’un haberine göre, Ateş, “Erdoğan’ın, Müslüman dünyasında, Arap ülkelerinde sevilmesi Irak tezkeresinin Türkiye tarafından reddedilmesiyle oldu. Şimdi de 1 Mart Tezkeresi’ni reddedenleri suçluyor” dedi.
Herkes Ders Çıkarsın
Ateş, 1 Mart tezkere sürecinin bilinmeyenlerini anlattı. 1 Mart tezkeresi gizli oturum tutanaklarının açıklanmasını isteyen Ateş, “TBMM İç Tüzüğü’ne göre kapalı oturumlar 10 yıl sonunda açıklanır. CHP milletvekilleri 2013’te ‘açıklansın’ diye TBMM’ye başvurmuştu. Ama maalesef dönemin Meclis Başkanı Cemil Çiçek tarafından işleme konulmadı.
Bundan sonra yaşanacak olaylar hakkında da herkesin ders alması açısından tutanakların açıklanması gerekir. Türkiye yeniden 2003 yılında olduğu gibi kritik sürece girdi. Ciddi bir sorunla karşı karşıya. O nedenle 1 Mart tezkeresi tutanaklarının açıklanması, içinde yaşamakta olduğumuz sıkıntılı sürece de bir ışık tutacaktır” diye konuştu.
Vicdan Çağrısı Yaptık
Tezkere görüşmeleri öncesinde AKP’lilerle CHP’lilerin arasında yaşanan temaslarını anlatan Ateş şunları söyledi: “AKP’nin içinde 1 Mart Tezkeresi’ne karşı çıkan bir grup olduğunu biliyorduk. Sohbetlerimizde neden hayır denilmesi gerektiğini karşılıklı konuşuyorduk. ‘Oyunuzu şu yönde kullanın’ diye bir telkinimiz olmadı. Baskı altına alma yönünde değil ama vicdanlarıyla baş başa bırakma yolunu seçtik.”
“1 Mart Tezkeresi geçmelidir, evet oyu verilmelidir” diyen ABD ve İngiltere gibi ülkelerin hatalarını kabul ettiğini dile getiren Ateş, bu hatanın Irak halkına ve dünyaya büyük bedeller ödettiğini, aradan 13 yıl geçmesine rağmen Irak halkının büyük acılarla yaşamaya devam ettiğini aktardı.
Ülkelerin İç İşlerine Karıştı
Türkiye’nin ise o günkü tavrıyla bölgede ve dünyada yıldızlaştığını vurgulayan Yılmaz Ateş, bütün bu gerçekler ortaya çıkmışken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tezkereye karşı çıkanları eleştirmesine şu tepkiyi verdi: “Tezkerenin geçmemesinde İslam Kalkınma Örgütü’nün Genel Sekreterliği’nin Türkiye’ye geçmesinde çok büyük etkisi oldu. Sayın Erdoğan’ın Ortadoğu’da ‘En çok sevilen lider benim’ propagandasının en büyük dayanağı 1 Mart Tezkeresi’nin Türkiye tarafından reddedilmesidir. Erdoğan, Müslüman dünyasında, Arap ülkelerinde sevilmesi Irak tezkeresinin Türkiye tarafından reddedilmesiyle oldu. Tayyip Bey zaten sonradan bunu koruyamadı. O ülkelerin içi şlerine karışmaya kalkmasıyla Irak tezkeresiyle kurulan Türkiye ile Müslüman halkları arasındaki bu diyaloglar sürdürülemedi.”
"Evetçi Akp'liler Zafer Çığlıkları Attı Ama…"
Yılmaz Ateş, oylama sırasında TBMM Genel Kurulu’ndaki havayı şöyle anlattı: “Sayımlar açıklandı evet oyları yüksek, hayır oyları az. AKP içinde tezkerenin geçmesini isteyen arkadaşlar müthiş bir sevinç duydular. Genel Kurul’da zafer çığlıkları attılar. Ben ve TBMM İdare Amiri arkadaşımız Erdoğan Yetenç itiraz ettik. TBMM Başkanı Bülent Arınç, önce ‘Kabul edildi’ dedi, itirazımız üzerine ara verdi. Aradan sonra yapılan sayımda çekimser kalanların oylarıyla birlikte tezkerenin reddedildiğini açıkladı. Bu sefer geçmesini istemeyen grup müthiş bir sevinç gösterisi yaptı.”
‘Ölmek Bile Yasak’ Esprisi Yapıyorduk
CHP’liler olarak Irak’a asker gönderme ve yabancı askerlere Türk topraklarını açan tezkerenin geçmeyeceğine çok inandıklarını belirten Yılmaz Ateş şöyle devam etti: “175 milletvekilimiz vardı. Esprilerle ‘Ölmek bile yasak’ diyorduk birbirimize. Aile dostum, çok yakın arkadaşım o gün kalp krizi geçirdi. ‘O kullanmam lazım, sonra gelirim’ demek zorunda kaldım. Bir taraftan Türkiye’nin kaderini oylarken bir taraftan arkadaşımın sağlık durumunu takip ediyordum. 175 vekilden 4’ü oy kullanmasaydı Irak tezkeresi geçmişti. Firesiz hayır oyu verdik.”