CHP İstanbul Vilayet Lideri Canan Kaftancıoğlu, İstanbul Valiliği’nin aldığı karar sonucunda tahliye edilen 93 okula ait basın toplantısı düzenledi.
Canan Kaftancıoğlu açıklamasında, “1999 yılı ve öncesi inşa edilen 93 riskli okulun etüt çalışmaları sonucu 76’sı yıkılıp yine yapılacak. 17’sinin ise güçlendirileceği tarafında alınan karar geç alınmış lakin gerçek bir karardır. Bugün sormak durumundayız. Birinci etapta açıklanan riskli okulların çocuklarımızın hayatında yarattığı riski hatırlamak için öteki bir coğrafyada zelzele olması mı gerekiyordu?” diye sordu.
O İKİ MADDEYİ HATIRLATTI
Kaftancıoğlu, Millet İttifakı’nın Ortak Siyasetler Metni’nde yer alan Afet İdaresi kısmındaki “AFAD’a, kuruluş statüsünü ve prestijini geri kazandıracak İçişleri Bakanlığı bünyesinden çıkaracak kural koyucu, yönlendirici, koordine edici, destekleyici ve denetleyici olarak tekrar yapılandıracağız” ve “Okullarda okul, hastane, toplumsal hizmet binaları başta olmak üzere zelzeleye karşı güçlendirme çalışmalarını hızlandıracağız” hususlarını hatırlatarak, şöyle konuştu:
5 MİLYON KİŞİ ETKİLENİYOR
– İstanbul’da ilköğretim, anaokulu, ortaöğretim ve lise dahil yaklaşık 7 bin 437 tane okul ve yaklaşık bu okullarda öğrencisi, öğretmeni, çalışanı, vazifelisi, 5 milyon kişilik bir topluluktan kelam ediyoruz. İstanbul’daki bu okulların riskli olduğu ve bu okullara yıllardır müdahale edilmesi gerektiği aslında bilinen bir gerçekti. Bölgede zelzele olmasaydı, bu okullarda etkilenen yahut etkilenecek olan çocuklarımız bu okullara bugün de gitmeye devam edeceklerdi.
“VELİLERİN BİLMEYE MUHTAÇLIĞI VAR”
– En azından 93 okulu yıkalım dediler. Pekala öbür kalan 7 bin küsur okul ve bu okulda eğitim gören öğrenciler, öğretmenler, vazifeliler gönül rahatlığıyla gittikleri okula devam edebilecekler mi? Devlet okulları ve özel okullar şu anda eğitimin öğretimin devam ettiği, velilerin rahatlıkla öğrencilerini gönderebileceği okullar mıdır? Bu mevzuda hem İstanbul halkının hem bizim lakin en değerlisi çocuklarını okula gönderen velilerin bunu bilmeye muhtaçlığı var.
“AİLE BÜTÇESİNE BİNEN YÜK NE OLACAK?”
– Ayrıyeten 93 okulun yıkılma kararı basın açıklamasıyla duyurulmaz. Velilere gelen ise WhatsApp bildirisi. “Çocuğunuzun gittiği okulun yıkılma kararı alınmıştır Pazartesi günü ikinci sayılacaktır. Salı gününden itibaren nereye gideceğine dair bilgilendirme yapılacak” deniyor. Ulaşımını nasıl sağlayacak? Servis fiyatını ekstra binen aile bütçesine yükü kim karşılayacak? Hiç yanıtı yok.
SORUMLULUK KAMU VE MÜLKİ İDARENİN
– Özel okulların kendi zelzele güvenliği de dahil olmak üzere kendi yazgısına mi terk ediliyor? Çocuğunu özel okula göndermeyi tercih eden ya da göndermek zorunda kalan velilerin o okulda sarsıntıyla ilgili inisiyatifi özel okul sahibiyle mi? Kiminle muhatap olacak? İster özel ister devlet okulu olsun; çocuklarımızın bu okuldaki binalardan kaynaklı sarsıntı güvenliğini sağlamak büsbütün kamunun ve mülki yönetimin sorumluluğundadır.
Canan Kaftancıoğlu, İstanbul halkı ismine İstanbul Valiliği’ne resmi bir dilekçe ile başvuracaklarını belirterek, şöyle devam etti:
– İstanbul Valiliği’ne vereceğimiz dilekçede İstanbul’daki bulunan 7 bin 400 okulla ilgili taban etütleri yapıldı mı? Bu 93 okul neye nazaran belirlendi? Başka okullarla ilgili süreçler ne durumdadır? Yıkılmış olan okullarda ne vakit eğitim öğretim periyoduna başlayabilecekler? Bunları soracağız.
“YANIT ALAMAYACAĞIMIZI DA BİLİYORUZ”
– İstanbul Valiliği’ne bu dilekçeyi verirken İstanbul milletvekillerimiz Yüksel Mansur Kılınç ve Sibel Özdemir de şu anda bölgede olan vekillerimiz, Meclis’te ise bakanlığa emsal soruları sorarak bunun cevabını almaya çalışacağız. Karşılık alamayacağımızı da biliyoruz. Lakin bizim vazifemiz algıyı yönetmeye çalışanlara sorumluluğunu hatırlatmak.
– İstanbul Valiliği’ne riskli görülüp tahliye kararı verilen İstanbul’daki 93 okulun sarsıntı ve taban tahlillerinin ne vakit yapıldığını İstanbul’daki 93 okulun tahliye edilmesi için Kahramanmaraş merkezli zelzelenin neden beklendiğini soracağız.
– Görüntülerde gördünüz. Daha evvelce tespit edilmişti. Şayet Kahramanmaraş merkezli sarsıntı olmasaydı bu okullarla ilgili rastgele bir süreç yapılıp yapılmayacağını yani çocuklarımızın bahtının pamuk ipliğine bağlı olduğunu görüyoruz.”
“O YIKILMAZ ZANNETTİKLERİ KOLTUKLARINDA…”
İktidarı eleştiren Canan Kaftancıoğlu, konuşmasını şu sözlerle bitirdi: “Bizler de daima birlikte hem halkın yanında olmaya, hem halkın gerçeklerini söylemeye hem de o yıkılmaz zannettikleri koltuklarında, birinci önümüzdeki seçimlerde o sarsıntısı daima birlikte yaşatmaya kararlıyız.”
