Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesine bağlı Yaylacık köyünde yaşayan Şenay (38) ve Mustafa (37) Altıparmak ile çocukları 4 yaşındaki Umut ve şu anda 53 günlük olan Ufuk, sarsıntılar sırasında yıkılan meskenin enkazı altında kaldı.
Çevredekilerin yardımıyla kısa müddet sonra enkazdan yaralı çıkarılan baba, beton blokları çekiç ve baltayla kırarak 2 saatlik uğraş sonucu evvel Umut’u sonra da ölen eşinin kucağındaki bebeği Ufuk’u kurtardı.
“EŞİNİN ACISINI YÜREĞİNE GÖMÜP ÇOCUKLARIYLA VAN’A GÖÇ ETTİ”
Eşinin cenazesini de enkazdan çıkararak defneden baba Altıparmak, bebeğini 3 gün boyunca yakınlarının takviyesiyle besledi. Eşinin acısını yüreğine gömen Altıparmak, çocuklarını alarak Van’ın İpekyolu ilçesinde yaşayan yeğeni Fatma Pınar Çevik’in yanına geldi.
Aileye konutunun kapısını açan hemşire Çevik, sarsıntıda annesi ölen 53 günlük bebeğe de süt anne oldu. Çevik, 4 yaşındaki Umut ve Ufuk bebeğe annelerinin yokluğunu hissettirmemeye çalışıyor.
“BEBEĞİMİ ÖLEN EŞİMİN KUCAĞINDAN ALDIM”
Depremin kederini ve yakınlarını kaybetmenin acısını yaşayan baba Altıparmak, AA muhabirine, sarsıntıda meskenlerinin yıkılmasıyla enkaz altında kurtarılmayı beklediklerini söyledi.
Sarsıntılar sırasında eşinin kendisini uyandırdığını lakin ona kavuşamadığını anlatan Altıparmak, “Birden karanlık oldu. Soba devrildi, ellerim yandı. Çok sıkıntı, eşim yanımda vefat etti. Köydeki meskenlerin tümü yıkıldı. Ben, eşim ve iki oğlum enkaz altında kaldık. Beni ağabeyim dakikalar sonra kurtardı. Dumandan ötürü havasız kaldım. Sonra ağabeyimle çocuklarımı kurtardım. Bebeğimi ölen eşimin kollarından aldım. Artık Van’dayız, ablamın kızı bize konutunun kapısını açtı. Ona süt anneliği yapıyor. Allah’tan geldi, sabrediyoruz.”
“GÜCÜMÜN YETTİĞİ KADAR BÜYÜTECEĞİM”
Bebeğe süt anneliği yapan Çevik de zelzelenin olduğu Adıyaman’a gittiğini ve her yerde yıkılan binaların enkazlarıyla karşılaştığını belirtti. Adıyaman’da ikinci zelzeleye yakalandıklarını aktaran Çevik, şunları kaydetti:
“Gittiğimizde durumun bu kadar vahim olduğunu varsayım etmemiştim. Biz gidene kadar bebeğe un, su ve şeker karıştırıp vermişlerdi. Ben de annelik içgüdüsüyle çabucak emzirmeye başladım. Gece sabaha kadar kucağımda baktım. Onları alıp Van’a getirdim. Burada bebeğe süt anneliği yapıyorum. Elimden geldiğince de büyütmeye devam edeceğim. O da benim canımdan biri. Sonuçta benim çocuğum da bu halde olabilirdi. Gücüm yettiği kadar onu büyüteceğim. Artık onun annesiyim, çocuklarımdan bir farkı yok.”
Çevik’in annesi Fahriye Baybatmaz da “Evlerimiz yan yanaydı, sarsıntı olunca yıkıldı. Yolumuz kardan kapalıydı. Etraftakilerin yardımıyla enkazdan çıktık. Çok büyük acı. Bebeğe birinci vakitler ben sahip çıktım. Artık kızım süt anneliği yapıyor. Vanlılar bize sahip çıktı. Tüm gereksinimlerimizi karşılıyorlar, sahiplendiler. Allah onlardan razı olsun.” diye konuştu. (AA)
