Erdoğan: İstismar peşinde koşanlar bugüne kadar daima kaybetmiştir

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, Etlik Kent Hastanesi’ndeki sıhhat işçileriyle iftarda bir ortaya geldi. Erdoğan iftar programının akabinde bir konuşma yaptı. Erdoğan, şunları söyledi:

* “Bugün burada sıhhat teşkilatımızın çabucak her kademesinde misyon yapan arkadaşlarımızla bir ortadayız. Yöneticilerimizin doktorlarımızın yanı sıra hemşirelerimizle, sıhhat memurlarımız, teknisyenlerimiz, emekçilerimizle birebir gönül sofrasında bulunmanın sevincini yaşıyoruz. Son yıllarda milletimizin uğraş azmi ile ülkemizin direnme kapasitesini test eden pek çok sınamadan geçtik.

* Milyonlarca insanın hayatına mahal olan corona virüsü salgınından dünya ile birlikte biz de olumsuz etkilendik. Sıhhat ordumuzun cansiperane çabaları ve vakitlice aldığımız önlemler sayesinde salgın periyodunda hiçbir vatandaşımızı çaresiz bırakmadık. Hastane kapısından geri çevrilen, ilaç bulamadığı için vefat eden, sıhhat hizmetlerine ulaşamayan, istediği halde aşı imkanına erişemeyen insanımız olmadı.

* Ekonomik bakımdan bizden çok daha varlıklı ülkelerde bilhassa rastlanan vahim imajların hiçbiri hamdolsun ülkemizde yaşanmadı. İnsanlığın son asırda karşılaştığı en büyük sıhhat krizi denilen bu salgını sahiden takdire şayan bir tertip kabiliyeti ile yönetmeyi başardık. Akabinde Rusya Ukrayna ortasında yayılma riski taşıyan savaşın sonuçları ile gayret etmek zorunda kaldık. İstikrarlı ve uzlaştırıcı bir siyaset izleyerek savaş kıvılcımının ülkemize sıçramasına müsaade etmedik. Ayrıyeten attığımız ek adımlarla sayısız insanın hayatını kurtardık.”

“DURMADAN USANMADAN BU ÇABAYI DEVAM ETTİRDİLER”

Erdoğan, konuşmasının devamında şu tabirleri kullandı:

* “Hemen yanı başımızda akan kanın durması için çalışmalarımızı Rusya-Ukrayna ortasında sürdürüyoruz. Tam önümüze görmeye, kendimizi toparlamaya başlamışken bu sefer 6 Şubat sabahı tarihimizin en kara günlerinden birisini yaşadık. Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki sarsıntılar 14 milyon insanımızın yaşadığı 11 vilayetimizde önemli yıkıma ve can kaybına yol açtı.

* Şu anda ortamızda işte o can kayıplarını yaşayan kardeşlerimiz var. Tabip arkadaşlarımız var. Hemşirelerimiz var. Bütün bunlara karşın onlar durmadan, usanmadan tekrar bu çabayı devam ettirdiler, devam ettiriyorlar ve eşi ölmüş, çocukları ölmüş olmalarına karşın yola yeniden devam ediyorlar. Hayatını kaybeden 50 binin üzerindeki kardeşimiz içinde 505 de sıhhat işçimiz bulunuyor. Milletimizin ve sıhhat topluluğumuzun bir defa daha başı sağ olsun diyorum. Depremzedelerimizle birlikte orada vazifeli kamu çalışanımız de devletimizin birinci günden itibaren gösterdiği harika gayretin şahididir.”

“SAĞLIK ORDUMUZ BU SÜREÇTE DE EN ÖN SAFTA YER ALDI”

Erdoğan, kelamlarına şöyle devam etti:

* “Arama kurtarmadan yaralılarımızın tedavisine, barınmadan besin ve yiyecek teminine kadar tüm gereksinimlerinde mağdurlarımızın yanında olduk, olacağız. Sıhhat ordumuz bu süreçte tekrar en ön safta yer aldı. Zelzele anından itibaren 212 UMKE ve 112 Acil Sıhhat aracımız, 14 hava ambulansımız, bin 426 ambulansımız yanında 16 bine yakın UMKE ve 112 Acil Sıhhat işçimizle insanlarımızın yanındaydık.

* Yıkıntıların altından çıkartılan yaralılarımızdan 2 bin 580’ini hava yoluyla, 49 bine yakınını kara yoluyla, 327’sini deniz yoluyla başka kentlere sevk ettik. Hala 7 bin 731 depremzedemiz yatarak, 1008 kardeşimiz de ağır bakımda tedavi görüyor. Kendilerine Allah’tan acil şifalar diliyorum. Kent hastanelerimizin yararını zelzele sürecinde bir sefer daha gördük. Salgın günlerinde büyük bir gereksinimi karşılayan kent hastanelerimiz zelzelede yaralanan kardeşlerimizin tedavisinde de çok kritik rol oynadılar.”

“KESİNTİSİZ SIHHAT HİZMETİ SUNDUK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplamda 30 bin 197 yataklı 21 kent hastanesinin şu an vatandaşlara en üst standartta sıhhat hizmeti verdiğini vurgulayarak şöyle devam etti:

* “Kimi çevrelerin mesnetsiz hücumlarına karşın bu devasa sıhhat yatırımlarını ülkemize kazandırmaktan gurur duyuyoruz. Depremzedelerimize verdikleri hizmetler için başta Etlik Kent Hastanesi olmak üzere tüm hastane işçimizi tebrik ediyorum. Yaralılarımızla nasıl yakından ilgilendiğinizi şahsen şahidiyim, biliyorum. Buradan şifa bularak çıkan her kardeşimizin ‘Allah razı olsun’ duası en büyük memnunluk kaynağımızdır. Sarsıntı vilayetlerimizde başvuran 7,5 milyon afetzede insanımıza kesintisiz sıhhat hizmeti sunduk. Bölgedeki sıhhat takımımızı 32 bin 851 ek işçi görevlendirerek tahkim ettik. Yaralarımıza özellikte halihazırda 122 bin 316 sıhhat çalışanımız depremzedelerimize hizmet veriyor. Bölgedeki 124 kamu hastanemizin 13’ü ağır hasarlıdır. Bunlardan biri de büsbütün yıkılmıştır.

* Sağlam hastanelerimizde hizmete devam ederken 22’si hala faal olan 34 sahra hastanesi kurduk ve artık de inşallah Kocaeli’nde yeni bir kent hastanemizi açıyoruz. Tarihini belirledik; 28 Nisan inşallah oda şöyle burası kadar büyük olmasa da Kocaeli üzere kıymetli bir yerde artık vatandaşlarımızın hizmetine girecek. Yeni hastane binalarımızın üretimine da hızla başladık. İnşallah en kısa müddette tamamlayacağız. Çarpıtılmış bir fotoğraf karesi üzerinden inşa çalışmalarımıza iftira atanları ise milletimizin vicdanına havale ediyoruz. Elbette hizmet etmek eser kazandırmak ülkemiz ve milletimiz için taş üstüne taş koymak öncelikle bir nasip problemidir.”

“İSTİSMAR PEŞİNDE KOŞANLAR BUGÜNE KADAR DAİMA KAYBETMİŞTİR”

Erdoğan kimi insanın yalnızca iş yaptığını kimi insanın da yalnızca laf yaptığını tabir ederek şunları belirtti:

* “Bizim palavralarla, büftanlarla, aslı astarı olmayan iftiralarla boşa geçirecek vaktimiz yok. İstismar peşinde koşanlar bugüne kadar daima kaybetmiştir. İnşallah yeniden kaybedecektir. Biz nasılsa salgında rekor müddetlerde hastanelerimizi devreye aldıysak artık de kelam verdiğimiz tüm projeleri tam vaktinde bitirip hizmete açacağız. İşte çatısı altında bulunduğumuz hastane, aynı halde Bilkent. Buralar Ankara’mız için çok çok kıymetli kent hastanelerimiz oldu. Salgında, zelzelede, afette milletimizin imdadına koşan sıhhat çalışanlarımızı asla ihmal edemeyiz.

* Sizlerin vazifelerinizi hakkıyla yapabilmeniz ismine hiçbir fedakarlıktan kaçınmıyoruz. Son 20 yılda hastanelerimizin en çağdaş aygıtlarla yenilenmesinden mali ve özlük haklarınızın güzelleştirilmesine kadar pek çok adım attık. Sizlerin kurallarını güzelleştirerek birebir vakitte vatandaşlarımızın da daha kaliteli sıhhat hizmeti alabilmelerini temin ettik. Son düzenlemelerle sabit ek ödemeleri artık merkezi idare bütçesinden karşılıyoruz. Sıhhat çalışanımıza sabit ödeme ile birlikte taban ödeme de tanımladık. Teşvik ek ödemesi de mahsuplaşma olmadan ayrıyeten ödenmeye başlandı. Sıhhatte şiddeti tedbire matuf yasal düzenlemeleri hayata geçirdik. Sıhhat işçisine karşı taammüden yaralama hataları tutuklanmaya ait katalog kabahatler ortasına alındı.”

“42 BİN 500 SIHHAT ÇALIŞANI ALIYORUZ”

Erdoğan, konuşmasının sonunda sıhhat çalışanı alımıyla da ilgili bilgi vererek şu açıklamalarda bulundu:

* “Kamudan emekli olan hekimlerimizin emekli aylıklarındaki ödemeyi de artırdık. Ayrıyeten ek gösterge düzenlemesi ile farklı hizmet sınıflarında yer alan sıhhat işçisine 600 puanlık artış sağladık. Fiilen hastanelerde vazife yapan son sınıf öğrencilerine minimum fiyat düzeyinde ödeme yapıyoruz. Uzmanlık öğrencilerinin nöbet sayıları, nöbet sonraki müsaadeleri ile ilgili olarak çalışma kaidelerini güzelleştirdik. Aile tabipleri ve aile sıhhati çalışanlarımızın da başka sıhhat işçimiz üzere takviye ve teşvik ek ödemesi almasını temin ettik. Ayrıyeten kontratlı statüde çalışan işçimize takım verdik.

* Gerektiğinde kaideleri zorlama kıymetine sıhhat topluluğumuzun beklentilerini karşıladık, kahırlarına tahlil ürettik. İnşallah bundan sonra da sizlerin yanında olmayı sürdüreceğiz. Yeni iştiraklerle sıhhat ordumuzu daha da güçlendiriyoruz. Türkiye genelinde 42 bin 500 sıhhat çalışanı alıyoruz. Bunlardan 2 bin 832 daima emekçi ile 9 bin 59 kontratlı sıhhat işçisinin atamasını zelzele bölgesindeki vilayetlere yapacağız. Felaketin yaralarını kısa müddette sarılması için gereken her türlü çabayı sergileyeceğiz. Seçim sürecinin çalışmalarımızı sekteye uğratmasına muhakkak müsaade etmeyeceğiz.” DHA