Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesi Çocuk Sıhhati Anabilim Kısmında misyonlu Prof. Dr. Cumhur Aydemir, sel sularının ve taşkın sularının enfeksiyon hastalıklarına sebep olabileceğini söyledi. Bu suların, tüm yaş kümeleri için tehdit oluşturduğunu lakin çocukluk çağında olanları daha çok etkilediğini söz etti.
Prof. Dr. Aydemir, “Sel ve taşkın üzere afetler sonrasında bilhassa tüm yaş kümeleri etkilenmekle birlikte çocukluk çağında bilhassa bağışıklık sistemi yetersiz bebeklerimizde kimi hastalıkların sıklığının arttığını biliyoruz, klinikte de bu durumu görüyoruz. Bilhassa içme sularının ve besinlerin temizlendiği suların mikroorganizmalarla bulaşı sonucunda birtakım virüsler, bakteriler, bu sulara geçerek bebeklerde başta ishal olmak üzere sıvı kaybıyla giden, ateşe, kusmaya yol açan çocukluk çağı hastalıkları, salgınlar olarak karşımıza çıkabiliyor.” dedi.
‘VİRÜSLER HER YAŞTA ETKİN’
Havuz, deniz üzere sularla da bulaşarak enfeksiyonlara sebep olan kimi mikroorganizmaların yaz mevsiminde arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Aydemir, “Sel ve su taşkınları sonrası mikroorganizmaların daha fazla olması sebebiyle çocuklarda bağırsak enfeksiyonları, viral ve bakteriyel gastroenteritler, tifo üzere hastalıklar, kimi önemli durumlarda kolera salgınına kadar giden bağırsak enfeksiyonları olabildiğini biliyoruz. Bu bakteri ve virüsler her yaşta aktif olmakla birlikte, çocuklarda daha ağır sıvı kayıplarına, böbrek yetmezliğine, kan tablosunda bozukluklara ve önemli manada beyni etkileyen hastalıklara yol açabilmektedir” dedi.
Prof. Dr. Cumhur Aydemir
“BANYO SULARI DA ENFEKSİYON TAŞIYABİLİYOR”
Bağışıklığı yetişkinlere nazaran daha düşük olan çocuklarda banyo yapılırken kullanılan suyun bile enfeksiyona sebep olabileceğini söz eden Prof. Dr. Aydemir, “Hem içme sularının etkilenmesiyle hem de kullanılan merkezi suların etkilenmesiyle bilhassa çocuklarda banyo yapılması bile bu enfeksiyon risklerini arttırabilmektedir. Bilhassa besinlerin yeterli yıkanmadan tüketilmesi de bunların bulunduğu ortamda suların etkilenmesi sonucunda enfeksiyon kaynağı olarak karşımıza çıkabilmektedir.
Kişisel hijyen tedbirleri çok kıymetli. Küçük bebeklerin ve çocukların pak ortamlarda bulunması, pak bakılması, besinlerin yeterlice yıkanması, pak suların kaynatılaraktan içirilmesi, havuz ve denize girildiğinde denetimi yapılmış uygun sularda girilmesi kıymetlidir. Tabirlerini kullandı. Besin unsurlarının pak yahut kaynatılmış sularla yıkandıktan sonra bariz sorun beklemediklerini anlatan Prof. Dr. Aydemir, şöyle devam etti:
“Küçük çocuklarda çok daha az sayıda mikroorganizmayla enfeksiyon oluşabileceği için dikkat etmek gerekiyor. Bu hastalıklara karşı korunmak için herkesin pak suları kullanması, suların etkilendiğini düşündüğümüz anlarda kaynatılarak içilmesi gerektiği, evimizdeki besinlerin de kaynatılmış sularla temizlenerekten saklanması ve uygun şartlarda tüketilmesi, bağırsak enfeksiyonları ve besin zehirlenmelerine karşı uygun bir prosedürdür. Çocuklarda 39 dereceyi geçen ateş, besbelli kusma, günlük 4’ten fazla sulu dışkılama, çok halsizlik, ağızdan sıvı tüketememe üzere durumlarda hastaneye başvurmayı öneriyoruz. ” (DHA)
