CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, görevden alınan Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar’ı ziyaret etti. Daha sonra belediye önünde konuşma yapan Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a meydan okuyarak ”14 belediye başkanımızı alsan dahi İstanbul’u alacağız” dedi.
Belediye önündeki platformda halka seslenen Kılıçdaroğlu, “Yine söylüyorum, cesaretin varsa, yüreğin varsa senin istediğin televizyon kanalında senin istediğin gazetecilerle çık karşıma” ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları şu şekilde:
‘Bizi hiç kimse susturamaz’
Bizi hiç kimse susturamaz. Biz hakkı, hukuku, adaleti savunuyoruz. İktidar sahiplerine sesleniyorum. Bizi kendi partileriniz gibi düşünmeyin. CHP, avukat odalarında kurulan değil, savaş meydanlarında kurulan bir partidir. Herkesin hakkını, hukukunu koruyan bir partidir. Her mazlumun hakkını ve hukukunu koruyan bir partidir. Çünkü adaletin oladığı yerde insan olmaz.
‘Gündemi değiştirmek istiyorlar’
Keşke bugün biz emeklileri, enflasyonu, işsizliği tartışsaydık ama kendileri geliyorlar gündeme egemen olamıyorlar. Gündemi değiştirmek istiyorlar. Nasıl? CHP’li belediye başkanlarını alırsak gündemi değiştiririz. Sonuna kadar emeklinin de işsizin de taşeron işçisinin de hakkını savunacağız. Sanıyorlar ki emekliye 3-5 kuruş verdik sesini kesecek. Sen sarayında oturuyorsun, vatandaşa diyorsun ki 1600 lira para verdik. İşçinin alın terinin hakkını sonuna kadar savunacağım. Mücadele edeceğiz sonuna kadar.
‘İstanbul’u alacağız’
Türkiye’nin dünya kadar derdi var, belediyelerimizle uğraşıyorlar. Sesleniyorum. Bütün Türkiye duysun. 14 belediye başkanımızı alsan dahi İstanbul’u alacağız. İstanbul’a ihanet edenleri tek tek açıklayacağız.
‘Hakkari’ye Beşiktaş Belediyesi yaptı’
Hakkari’ye asfaltı Beşiktaş Belediyesi yaptı, sen 15 yıldır oraya asfalt götürmedin, Beşiktaş Belediyesi götürdü. Belediye başkanlarımız her kuruşun hesabını kendi beldesinin halkına verir. Bu bizim namus borcumuzdur. İki, size oy verin vermesin hiçbir vatandaşı ayrımcılığa tabi tutmayacaksınız. Çünkü biz CHP’yiz, halkın partisiyiz. Çünkü biz ayrımcılık yapmayız.
‘Bu milletin parası ile hava basıyorsun’
İhanet ettiler İstanbul’a. Hesap veriyorlar mı? Hayır. Diyorsun ben dünya lideriyim. 16/9’u yıkamıyorsun. Bu milletin parası ile hava basıyorsun millete.
‘Siz hakim değil, sarayın kölelerisiniz’
Bizi hakimleri ile savcıları ile korkutacaklar. Eğer bir ülkede suçluyu hakim değil de, siyasi otorite belirliyorsa, o ülkede adalet iflas etmiş demektir. Bugün geldiğimiz nokta budur. Gece yarısı hakim değiştiriyor. HSK’ya sesleniyorum. Siz hakim de değilsiniz. Siz ancak ve ancak sarayın köleleri olarak tanınırsınız. Bizim özelliğimiz hesap vermeyi namuslu bir görev olarak kabul etmek.
‘Sen FETÖ ile aynı kaptan yedin’
Bizim evlerde çok şükür ayakkabı kutusu da yok, bir milim bile geri adım atmayacağım. Belediye başkanımızı FETÖ’cülükle suçluyorlar. Bazen iftira tutmaz. Ben senin ne kadar iyi FETÖ’cü olduğunu çok iyi biliyorum. Sen FETÖ ile beraber aynı kaptan yemek yerken ben senin ne mal olduğunu gayet iyi biliyordum. Bu belediyeden 1 kuruş FETÖ’ye para aktarıldıysa belediye başkanını ben görevden alırım. Biz her kuruşun hesabını veririz.
‘Senin feriştahın bizi yıldıramaz’
Saraya ne kadar para harcıyorsun arkadaş, örtülü ödenekten nereye gidiyor. Bana bir kuruşun hesabını veriyor mu? Biliyorum şimdi burada konuştum tekrar tazminat davası açacaklar. Mısır’daki sağır sultan da duysun. Senin feriştahın da gelse bizi asla yıldıramaz ve korkutamaz.
Jurnalci.com
Başa dön tuşu