İTO Lideri Avdagiç’ten dövizde ‘yeni denge’ açıklaması

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Lideri Şekib Avdagiç, döviz kurlarının bir geçiş periyodu sonrası, kısa mühlet içinde istikrara geleceğini öngördüklerini belirterek, “Bu geçiş devrinde fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın süratle ortadan kaldırılması gerekiyor. Üreticinin, bugün sattığı eseri, yarın hangi fiyattan yerine koyacağını ya da 3 ay sonra alacağı ham maddeyi hangi kur düzeyinden temin edeceğini bilmesi, enflasyon beklentilerinin kırılması ve beklenti enflasyonunun önlenmesi ismine büyük kıymet taşıyor” dedi.

Avdagiç, Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın iştirakiyle gerçekleştirilen İTO’nun temmuz ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada, yeni iktisat idaresinin global ekonomik gerçeklerini yakından takip ederek, iktisadın kurallarına uygun yeni bir kalkınma kıssası kaleme aldığını söyledi.

Yeni kalkınma öyküsünün ana temasının faiz artışı ve yeni istikrar arayışı biçiminde özetlenebileceğini söz eden Avdagiç, bu çerçevede Merkez Bankası’nın makro ihtiyati önlemlerde sadeleştirmeye gideceğini açıklamasını önemsediklerini kaydetti.

Avdagiç, “Haziran ayının son haftası prestijiyle özel bankaların ticari kredilerinde yıllık bazda küçülme yaşandığını görüyoruz. Yapılacak düzenlemelerle, özel kesimin yine uygun şartlarla finansmana erişmesinin önündeki mahzurların süratle kaldırılması, iktisadın yine potansiyel büyüme düzeyini yakalamasının da yolunu açacaktır” tabirlerini kullandı.

Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın İTO topluluğunun yakından tanıdığını aktaran Avdagiç, şöyle devam etti:

“Sayın Bolat, iki kıymetli ve güçlü bağ ile Odamız ve topluluğumuz çatısı altında yer alıyor. Sayın Bakanımız hem İstanbul Ticaret Üniversitemizde öğretim üyeliği görevinde bulunuyordu, hem de İTO Ekonomik İstişare Heyeti’nde üye olarak yer alıyordu. Kendisi hepsinden kıymetlisi kalemi elinden bırakmayan aksiyon adamı kimliğiyle engin bir müktesebata sahiptir. Türk iş dünyasının öncü kuruluşu İstanbul Ticaret Odası Lideri olarak tabir edeyim ki, Sayın Bakanımızla birlikte yol yürüyecek olmayı büyük bir baht ve ticaretin önündeki manileri kaldırmak için büyük bir imkan olarak görüyorum.”

KREDİ AÇIKLAMASI

Şekib Avdagiç, mali sıkılaştırmanın üretim bantlarını yavaşlatmaması gerektiğini tabir ederek, şunları kaydetti:

“O yüzden siyaset faizi düzeyi, üretim ve ticarete yönelik bir dizi önlemle desteklenmeli. Merkez Bankası’nın kararlarının ‘ortaya konulacak öngörülebilir, kolay anlaşılır ve eşgüdümlü bir siyaset seti’ ile desteklenmesini ve böylelikle gerçek dalın önünün açılmasını talep etmekteyiz.

Öncelikle ve bilhassa vurgulamak isteriz ki sağlıklı işleyen bir kredi sistemi, üretimin, istihdamın ve ihracatın olmazsa olmazıdır. Sağlıklı işleyen bir kredi düzeneği, ekonomik istikrarın da temel yapı taşlarından biridir. Kredi sistemindeki bozulma, yalnızca finansman gereksinimi bulunan işletmeleri etkilemekle kalmaz, domino tesiriyle piyasanın tüm işleyişini sekteye uğratır.”

Döviz kurlarının bir geçiş devri sonrası, kısa mühlet içinde istikrara geleceğini öngördüklerini kaydeden Avdagiç, “Bu geçiş periyodunda fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın süratle ortadan kaldırılması gerekiyor. Üreticinin, bugün sattığı eseri, yarın hangi fiyattan yerine koyacağını ya da 3 ay sonra alacağı ham maddeyi hangi kur düzeyinden temin edeceğini bilmesi, enflasyon beklentilerinin kırılması ve beklenti enflasyonunun önlenmesi ismine büyük ehemmiyet taşıyor” diye konuştu.

VİZE SERBESTİSİ VE GÜMRÜK BİRLİĞİ

İTO Lideri Avdagiç, Litvanya’da gerçekleştirilen NATO Tepesi’ne ait, Türkiye’nin, elindeki kartları kendi çıkarlarını savunmak için hakikat bir biçimde kullanarak, hakkı olanları alma yolunda kıymetli adımlar attığını söyledi.

İsveç’in NATO üyeliğine rezerv koyan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bunu kaldırmanın koşullarını açıkladığını hatırlatan Avdagiç, şunları kaydetti:

“İki tanesi direkt iş dünyasıyla ilgili. AB’ye tam üyelik kapsamında Gümrük Birliği Mutabakatı’nın güncellenmesi ve vize serbestiyeti konusu. Biz bu kürsüden daima AB ile 1995’te imzaladığımız Gümrük Birliği Mutabakatı’nın güncellenmesi gerektiğini söyledik. Üzerinden neredeyse 30 yıl geçmiş bu muahede bizi, dış ticarette önemli manada düşünceye sokuyordu. Bu yüzden güncellenmesini hem hükümetimizden hem AB ülkelerinden talep ediyorduk. Sayın Cumhurbaşkanımız, bu tarafta gerçek bir adım attı.

İkincisi, sizler de biliyorsunuz, artık iş adamlarımıza ve ticaretimize yönelik bir engelleme aracına da dönüşen vize problemini iliklerimize kadar yaşıyoruz. Bu yüzden vize serbestisinin de yerine getirilmesi gereken kurallar içinde yer almasını çok kıymetli buluyoruz. İsveç’in Türkiye’nin hassasiyetlerine hürmet göstermesi gerektiğini anlaması ve bu istikamette bizi ikna edecek adımlar atması, Türkiye’nin aktifliğinin göstergesidir. Bu bahiste hükümetin çok başarılı bir süreç yönettiğini görüyor ve iş dünyası olarak elimizdeki kartları ülkemiz lehine kullanmasını takdirle karşılıyoruz.” (AA)