Depremlerde can kayıplarının en büyük nedenlerinin başında gelen binaların üretimi sırasında kontrol misyonunu yapmayan denetçi mimar ve mühendislere ceza yağdı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yapı işleri Genel Müdürlüğü, 16’sı İstanbul’da olmak üzere Düzce, Denizli, Yalova, Ankara, Diyarbakır, Aydın, Balıkesir, Ordu, Ardahan, Yozgat, Osmaniye, Sakarya, İzmir, Siirt, Yalova, Afyonkarahisar vilayetlerindeki “yasaların ve yönetmeliklerin öngördüğü formda ve öngörülen temellere nazaran denetlemediği anlaşılan” 49 yapı kontrol firmasına, en az bir yıl müddetle yeni iş almaktan men; bu firmalarda vazife yapan 98 mühendis ve mimara bir yıl iş almaktan men, rastgele bir yapı kontrol yahut laboratuvar kuruluşunda vazife almama, ortağı olmama cezası verdi.
Cezalar kararları Resmi Gazete’de ilanı tarihinden itibaren geçerli olacak.
“MÜHENDİSLER SORUMLULUK SAHİBİ LAKİN YETKİLİ DEĞİLLER”
Sorumluluğunu yerine getirmemenin bir mazereti ve affının olamayacağını, fakat bu misyonu yerine getirmemenin nedenlerinin sorgulanması gerektiğini söyleyen İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Lideri Aksiyon Ulutaş, “Mühendislerin çalışma şartlarının güzelleştirilmesi, sorumlu oldukları şantiyelerde kelamlarının geçmesi, dinlenmesi gerekiyor.
Sorumluluğu üstlenen mühendisler ne yazık ki o yetkide değiller. Bir örnek vermek gerekirse, daha birkaç gün evvel Uşak’ta beton kalitesinden ödün vermemek için vibratör ile sıkılaştırılmasını isteyen mühendislere keserle saldırıldı. Mühendis aldığı eğitimi alanda icra ederken yetkisini kullanamıyor. Arızalı gelen bir sistem var. Bir proje için büyük ehemmiyet taşıyan hazırlık, uygulama ve kontrol evrelerini bir sistem olarak ele alınmalı” dedi.
“BİNA GÜVENLİĞİNİ SARSINTIDAN SONRA HATIRLIYORUZ”
Her yıkımlı zelzele sonrası olduğu üzere 30 Ekim İzmir-Samos ve 11 ili etkileyen 6 Şubat sarsıntıları sonrası TBMM’de kurullar kurulduğunu hatırlatan Ulutaş, “Depremler sonrası acı tablo ortaya çıktığında, yıkımlar yaşandığında yapı güvenliğinin, bilimsel imalatın önemsenmesini hatırlıyoruz. Mecliste kurullar kuruluyor. Bu komitelerde konuşanlar ne olması gerektiğini çok net tabirlerle lisana getiriyorlar.
O tekliflerin yerine getirilmemesi sonucu bunlar yaşanıyor. Meseleye müdahale etmedikten, gerekli tedbirleri almadıktan sonra bu sorun devam eder. Tekrar tekrar yaşarız ve her seferinde da tıpkı şeyleri konuşuruz. Yaşadığımız sarsıntılardan ders almıyoruz. Sisteme müdahale edecek, sistemin olumsuz sonuçlarını ortadan kaldıracak net bir iradenin ortaya konulması gerekiyor” diye konuştu.
