Ekonomi

4. Uluslararası Yalnızlık Sempozyumu, “Aile ve Yalnızlık” temasıyla gerçekleştirildi

Paylaş:

İSTANBUL (AA) – Üsküdar Üniversitesi tarafından düzenlenen 4. Uluslararası Yalnızlık Sempozyumu, bu yıl “Aile ve Yalnızlık” ana temasıyla gerçekleştirildi.

Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, 8 ülkeden 30 alanında önemli ismin katılım sağladığı sempozyum, Üsküdar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü (SOBE) Sosyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı koordinasyonunda gerçekleştirildi.

İki gün süren sempozyumda günümüz ailelerinde hissedilen yalnızlık ve teknolojinin yalnızlığa etkileri Fransa, Avusturya, Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkiye'den bilim insanları ve akademisyenlerin katılımlarıyla ele alındı.

– Japonya yalnızlığa “sohbet odası” ile çare aradı

Açıklamada sempozyumdaki görüşlerine yer verilen Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü ve psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, yalnızlığın çok ciddi bir küresel sorun olduğunu belirterek, “Yalnızlıkla ilgili çok ciddi bulgular var. 2018’de pandemiden önce Manchester Üniversitesi ile BBC yaklaşık 50 bin kişi üzerinde ortak bir çalışma gerçekleştirdi. O çalışmada, 75 yaş üstü halkın yüzde 27’si, 16-24 yaş arası halkın yüzde 40’ı ‘çok yalnızım’ dedi. Çok şaşırtıcı bir sonuç ortaya çıktı. Büyük ihtimal o oranlar şimdi artmıştır. İleri yaştaki yalnızlık en büyük sorun, ileri yaş intiharları artmış. Japonya’da intiharlar çok arttığı için Yalnızlık Bakanlığı kurulmuş.” ifadelerini kullandı.

2019’da, salgının hemen öncesinde Osaka’da G20 kapsamında gerçekleştirilen N20 Neuroscience Zirvesi’ne katıldıklarını bildiren Tarhan, “Sokakta yürürken üzerinde 'sohbet odası' yazan bir oda gördük. Neden böyle bir oda olduğunu merak ettik ve sorduk. Hiç birbirini tanımayan iki kişi, odaya girip sohbet ettikten sonra ayrılıyorlarmış. Yalnızlığa çare olarak üretilen bir proje olduğunu öğrendik.” değerlendirmesinde bulundu.

“Küresel olarak toplum nereye gidiyor?” diye araştırdıklarını, bulgularını yayınladıklarını ve sosyal politikaları belirleyenlerin dikkate alacaklarını umduklarını aktaran Tarhan, “Çalışmalarda teknolojinin insan hayatını kolaylaştırdığını ama yalnızlığı hızlandırdığını gördük. Günümüzde artık sosyallik yok. Sadece belli konularda sosyallik adı altında görüşme var. Kimlik değiştirerek değişik isimlerle güvenli olmayan ilişki söz konusu.” ifadelerini kullandı.

– “Akıllı telefonlarla ev güvenli alan olmaktan çıktı”

Prof. Dr. Tarhan, akıllı telefonların evleri güvenli ortam olmaktan çıkardığına dikkati çekerek, toplumların fırtınalara doğru gittiğini, toplumların bu fırtınalara yakalanmaması için de sosyal bilimcilerin ve ruh bilimcilerin bu konu üzerinde düşünmesi gerektiğini vurguladı.

Bu konunun ABD’de, dünyada en çok yalnızlığın hissedildiği yer olduğu için “Kaliforniya Sendromu” olarak adlandırıldığını hatırlatan Tarhan, “San Francisco’da Facebook’un binasının altında evsizler yaşıyor. Doğu toplumlarında buna pek rastlanmıyor. Önlem alınmazsa gelecekte neler olacağını bilemeyiz. Fransız ihtilali aşırı gelir eşitsizliğinin sonucunda başladı.” değerlendirmesinde bulundu.

Tarhan, yalnızlığın benmerkezci kişilerin kaderi olduğunu belirterek, “Özgürlük, sınırsızlık ve sorumsuzluk anlamına gelmemeli. En özgür hücre kanser hücresidir. Kanser hücresi gibi anarşist seviyesinde özgürlük isteyenler, bir çeşit sosyal kansere yol açarlar. Narsisizm bir çeşit sosyal kanserdir. Sosyal yapıyı eritip çökmesine yol açar. Yalnızlığı gidermek için benmerkezciliği düzeltmek gerekiyor. Hedonizm, narsisizm ve yalnızlık bir araya geldiğinde karanlık üçlü oluyorlar, mutsuzluk ve depresyona yol açıyorlar.” ifadelerini kullandı.

Manhattan’daki kanalizasyonlarda antidepresanlara rastlanıldığını bildiren Tarhan, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Antidepresanların kanalizasyonlarda su gibi aktığını görüyorlar. Hollywood filmlerine aldanmamak lazım. İnsanlar kendilerini ilaçla ayakta tutmaya çalışıyorlar. Şu andaki acımasız, rekabetçi ve benmerkezci sistemin mutlu etmediğini anlayabiliyoruz. İnsanların artık sağlıklı ilişki kurmayı öğrenmesi gerekiyor. Bu küresel bir problem. Küresel intiharların artışı da bu durumla yakından bağlantılı. Sosyoloji bölümümüzün bu yılki sempozyum temasını aile üzerine kurması çok iyi oldu. Çünkü aile son güvenli alan. Gençler için ailenin son güvenli sığınak olduğunu söylüyoruz. Aileyi korumak ve aile değerlerini yaşatmamız gerekiyor.”

– “Bu yıl yalnızlık, aile kurumu üzerinden ele alınacak”

Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı, Üsküdar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü (SOBE) Sosyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı ise Astana’dan çevrim içi bağlanarak gerçekleştirdiği açılış konuşmasında, modern dönemin önemli bir toplumsal olgusu haline dönüşmüş yalnızlığı, bu yılki sempozyumda aile kurumuna bağlı olarak ele alıp değerlendireceklerini belirtti.

Süleymanlı, tarih boyunca aile kurumunun güvenli alan oluşturmak suretiyle bireyleri duygusal ve sosyal açılardan destekleme işlevi gördüğünü, oysa bugün bireylerin yalnızlıklarını ve güvensizliklerini giderme hususunda ailenin etkisinin giderek azaldığının gözlemlendiğini aktardı.

Süleymanlı, “Aile ve yalnızlık ilişkisi dijitalleşmenin yanı sıra göç, toplumsal cinsiyet, yaşlılık, eğitim ve benzeri açılardan incelenmesi gereken önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.” ifadesini kullandı.

Üsküdar Üniversitesi Rektör Danışmanı Prof. Dr. Sırrı Akbaba da moderatörlük yaptığı ilk oturumda “Ailede Yalnızlığın Görünmeyen Yüzleri” başlığı altında değerlendirmelerini paylaştı. Akbaba, sosyal beceri eksikliğinin de yalnızlığa yol açtığını vurguladı.

Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı ise teknolojide kontrollü kullanımın önemini vurgulayarak, “Teknolojinin Ailede Yalnızlığa Etkisi” başlıklı konuşmasında, teknolojinin gelişimiyle beraber olumlu ve olumsuz tüm etkilerin aileye ve topluma sirayet ettiğini belirtti.

Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Sosyal Araştırmalar Merkezi’nden Prof. Dr. Tahire Allahyarova, “Aile ve Evlilik İlişkilerinde Yalnızlığın Sosyal Değişkenleri” başlıklı konuşmasında, yalnızlığın Azerbaycan toplumu ve aile kurumundaki etkilerine değindi.

Ödüllü yönetmen Atalay Taşdiken de “Sinemada Aile ve Yalnızlık” başlıklı sunumunda, Türk ve dünya sinemasında göç, şehirleşme ve yalnızlık temalarının işlendiği filmlerden örnekler sundu.

– Türkiye Aile ve Yalnızlık Araştırması sonuçları paylaşıldı

Üsküdar Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı ve Method Araştırma Şirketi iş birliğiyle gerçekleştirilen “Türkiye Aile ve Yalnızlık Araştırması”nın sonuçları da ilk oturumun sonunda açıklandı.

Türkiye genelinde 18-70 yaş arasındaki 6 bin 100 kişinin katıldığı çalışma sonuçlarıyla dikkati çekti.

Üsküdar Üniversitesi YouTube hesabı ve ÜÜ TV’den canlı olarak yayınlanan ilk oturum katılımcılara teşekkür belgelerinin takdimi ve toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu