GüncelGündem

Fransız sömürgesini yenilgiye uğratan Cezayir devriminin ikinci aşaması: Kuzey Konstantin Saldırıları

Paylaş:

CEZAYIR (AA) – AA’nın hazırladığı ve 30 Ağustos’a kadar sürecek “Cezayir kurtuluş devriminin ikinci aşaması Kuzey Konstantin Saldırıları ve sonuçları” konulu haber dosyasının birinci bölümünde, Kuzey Konstantin Saldırıları ve bu saldırılara giden süreç ele alındı.

Cezayir’deki Fransız sömürgeciliğine 68 yıl önce ülkenin kuzeydoğusundaki Konstantin vilayetine bağlı köy ve kasabalarda halkın desteklediği “mücahitler” (Cezayir kurtuluş mücadelesine katılanlara verilen isim) tarafından ağır darbe vuruldu. Planlama ve uygulamadaki bu benzersiz saldırılar, Cezayir’in “şanlı kurtuluş devrimi tarihinde” çok önemli bir yer tuttu ve devrimin ikinci aşaması ya da “İkinci Kasım” olarak adlandırıldı.

Bölge komutanı Yusuf Ziğud komutasında üç gün süren saldırılara kadın-erkek, genç-yaşlı tüm bölge halkı katılmış, böylece “Avras” bölgesindeki kuşatma kırılmış ve Cezayir davası ilk defa Birleşmiş Milletler (BM) gündemine gelmişti.

Murad Diduş’un öldürülmesi saldırıların fitilini ateşledi

Konstantin vilayetine bağlı Sidi Mezğiş bölgesindeki saldırıların fitili, Yusuf Ziğud’un yardımcısı olduğu Kuzey Konstantin Bölge Komutanı Murad Diduş’un 18 Ocak 1955’te Fransız sömürge güçleriyle girdiği Bukerker Savaşı’nda hayatını kaybetmesiyle ateşlendi.

Diduş’tan sonra komutanlığı devralan “Si Ahmed” kod adlı Ziğud tarafından hazırlıkları tamamlanan söz konusu saldırılar, Konstantin’e bağlı Sidi Mezğiş beldesindeki İmam Ali Saalibi Camisi’nde 20 Ağustos 1955’te öğle ezanının vaktinden bir saat erken okunmasıyla başladı.

Ancak Kuzey Konstantin Saldırıları, Fransız sömürge makamlarınca büyük bir şiddetle karşılanmıştır. Yerel ve uluslararası kaynaklara göre, sömürgecilerin burada kadın, erkek, çocuk, yaşlı demeden yaklaşık bir hafta boyunca sivil halka yönelik sürdürdüğü şiddet dalgasında en az 20 bin Cezayirli hayatını kaybetti.

Devrimde yeni bir başlangıç

Skikda Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Hamid Buşuşa, Cezayir Kurtuluş Ordusu’nun İkinci Bölge Komutanlığı Karargahı’nın yanına inşa edilen Murad Diduş Anıtı’nın önünde AA muhabirine yaptığı açıklamada, 20 Ağustos saldırılarının Fransız sömürgeciliğine karşı başlayan Cezayir Devrimi için yeni bir başlangıç mesabesinde olduğunu söyledi.

Buşuşa, “Bu saldırılar, Fransız sömürgesinin Cezayir Devrimi için oluşturduğu kara propagandayı bertaraf eden bir dönüm noktası olmuştur. Bu saldırılar İkinci Bölge Komutanı Murad Diduş’un şehadetinin ardından geldi. Komutayı devralan Yusuf Ziğud’un emriyle başlayan bu saldırılar, hiç şüphesiz tarihin akışını değiştirmiş ve Cezayir devrimine içeride ve dışarıda yeni bir boyut kazandırmıştır.” dedi.

Bu saldırıların Fransız sömürge makamlarının mücahitler hakkındaki “halkı temsil etmeyen kanun dışına çıkmış bir grup eşkıya” şeklindeki kara propagandasını tamamen ortadan kaldırdığına dikkati çeken Buşuşa, ülkenin dört bir yanında sömürgecilerle mücadele eden mücahitlere de motivasyon sağlandığını vurguladı.

Buşuşa, bu saldırılarla Cezayir halkındaki sömürge güçlerine karşı oluşan korkunun kırıldığını, böylece Fransız sömürge makamlarına da Cezayir halkının bu devrimi gerçekleştirdiğinin ispat edildiğini belirtti.

Cezayirli akademisyen, Kuzey Konstantin Saldırıları ile sömürge güçlerinin Avras bölgesinde mücahitlere yönelik oluşturduğu kuşatmanın kırıldığını, bununla beraber dünya kamuoyunun da Cezayir’e odaklandığını ve Cezayir Devrimi’nin ilk defa BM gündemine oturduğunu kaydetti.

Mücahitlerin habercisi bir mücahit

Kendisi de bir mücahit olan ve bugün hala Konstantin vilayetine bağlı Ziğud Yusuf Belediyesi Mücahit İşleri Birimi Başkanı olarak çalışan 78 yaşındaki Mesut Leşhem, henüz 10 yaşındayken bölgesindeki aktif devrimciler arasında haber taşıdığını söyledi.

Leşhem, ilk Kuzey Konstantin Bölge Komutanı Murad Diduş’u birçok kez gördüğünü ve kendisinden çevrede konuşlu bulunan mücahitlere haber taşıdığını belirtti.

Cezayirli mücahit, Diduş ve arkadaşlarının Fransız sömürge güçlerince 18 Ocak 1955’te öldürüldüğü yerleri AA muhabirine göstererek o günleri anlattı.

Sömürgeciler havadan bombaladı

Diduş’tan sonra komutayı devralan Yusuf Ziğud’un arkadaşlarıyla 20 Ağustos saldırılarını bir hafta olacak şekilde planladığını aktaran Leşhem, ancak sömürgecilerin, saldırıların üçüncü günü en az 17 uçakla bölgeyi bombalamaya başladığını ifade etti.

Eski adı Semendo olan Ziğud Yusuf beldesine gittiklerinde taş üstünde taş kalmadığını vurgulayan Leşhem, 20 Ağustos saldırılarına büyük bir şiddetle karşılık veren sömürgecilerin çocuk, kadın, genç, yaşlı gözetmeksizin insanları öldürmeye başladığını, hatta hayvanların yakılarak öldürüldüğünü söyledi.

12 dişi işkenceyle çekildi

Cezayir Kurtuluş Ordusu’na henüz 17 yaşındayken katılan mücahit Sebti Mübarek ise, sömürge güçlerinin hem devrim öncesi hem devrim boyunca halka yönelik korkunç işkencelere imza attığını belirtti.

Mübarek, kendisinin de silah bulundurmaktan gözaltına alındığını ve 12 dişinin işkenceyle çekildiğini söyledi.

Dişlerinin çekilmesinin yanı sıra değişik işkence yöntemlerine de maruz kaldığını dile getiren Mübarek, 20 Ağustos saldırıları öncesi tutulduğu hapishaneden kaçmayı başardığını aktardı.

Kuzey Konstantin Bölgesi Komutanı Yusuf Ziğud’un emriyle bir cumartesi günü harekete geçtiklerini belirten Mübarek, Cezayirlilerin kadın-erkek, genç-yaşlı demeden ellerine geçen her türlü ilkel silahla sömürge güçlerine saldırdıklarını ifade etti.

Mübarek, 20 Ağustos 1955’in Fransız sömürgeciler için kara bir gün olduğuna vurgu yaparak, “Biz Fransızlara ‘ülkemizden çıkın, sizi bir daha görmek istemiyoruz’ dedik. O gün onlar dinlenirken, biz ülkemizin kurtuluşu için kışlalarına, askeri tesislerine, gazinolarına, kafelerine saldırdık.” dedi.

Cezayirli mücahit, “Dünyayı onlara dar ettik. Bizim elimizde av silahları, bıçaklar, baltalar vardı. Pikniğe değil vatanımızın yolunda ölmeye gittik. Fransızları ülkemizden çıkarmak için canımızı ortaya koyduk.” ifadelerini kullandı.

Fransızların o gün hiçbir şey yapamadıklarını, ancak sonraki gün harekete geçebildiklerini vurgulayan Mübarek, “Paletli zırhlı araçlarını ateşe verdik. Düşmanı o gün yenilgiye uğratmıştık. O gün Fransızların kara günüydü. O gün öldürülüyorlardı, korku ve panik içindeydiler.” dedi.

Öfke ve intikam

Skikda Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi ve Yusuf Ziğud Vakfı Başkanı Hasan Tililani, tarihi Bölge Komutanlığı önünde yaptığı açıklamada, 20 Ağustos saldırılarının Cezayir Devrimi’nde çok stratejik bir öneme sahip olduğunu belirtti.

Tililani, Bölge Komutanı Diduş’un Fransızlarca Bukerker Vadisi’nde öldürülmesinin Ziğud’da büyük bir öfke ve intikam duygusu yarattığını ifade etti.

Kuzey Konstantin Bölge Komutanlığı’nın 6 kenti kapsadığına dikkati çeken Tililani, bu saldırıların, tüm bölgede gerçekleştirildiğini ve devrimin bir kez daha rayına oturması noktasındaki hedefinin başarıya ulaştığını vurguladı.

Her kent ve beldeye 4-5 mücahidin atandığını ve bunların halkın seferber edilmesi için görevlendirildiğini aktaran Tililani, 20 Ağustos saldırılarının, aslında Yusuf Ziğud’un “Devrimi sokağa atın, halk onu kucaklayacaktır.” şeklindeki sözünün vücut bulmuş hali olarak kurtuluş devrimi tarihinde belirleyici bir an olduğunu kaydetti.

Cezayir’deki Fransız sömürge yönetimi 132 yıl süren işgalin ardından 5 Temmuz 1962’de son buldu.

Muhabir: Esat Fırat

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Leave a Reply

Başa dön tuşu