Büro-İş Lideri Alay Hamzaçebi, yüksek yargılama masraflarının rekora gittiğine dikkat çekti . Hamzaçebi, “Bir evvelki tarifeye nazaran ortalama yüzde 90 artış yapıldı” diyerek, şunları kaydetti:
– Yüksek enflasyonun olmadığı vakitlerde Avukatlık Minimum Fiyat tarifesi genelde bir evvelki yılın Aralık ayının son günlerinde yayımlanarak yürürlüğe girerdi. Avukatların emeklerinin karşılığı olan vekalet fiyatlarının yüksek enflasyon karşısında her geçen gün eridiği bilinmektedir. Vekâlet fiyatlarının enflasyon karşısında korunması bir zorunluktu.
– Avukatlık Minimum Fiyat tarifesinde yapılan artışlar karşısında taban fiyat düzeyinde maaş ile çalışan düşük gelir kümelerinin maaşlarındaki artış oranlarının düşük olması bu kesitin adalet hizmetine erişimi engelleyecek boyuta gelmiştir.
EMEKLİ MAAŞI VEKALET FİYATI BİLE DEĞİL…
– 5 yıl evvel 2018 yılında net 1.603 TL minimum fiyat ile çalışan bir kişi birebir yıl Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açacağı bir dava için 930 TL, Yönetim ve Vergi Mahkemesi’nde açacağı bir dava için 1.090 TL vekalet fiyatı ödemesi gerekiyordu. Bu vekalet fiyatlarının minimum fiyata oranı sırasıyla yüzde 58 ve yüzde 68’dir.
– 21 Eylülden itibaren geçerli Avukatlık Taban Fiyat Tarifesi’ne nazaran ve hala 11.402 TL taban fiyat ile çalışan bir kişi birebir 21 Eylülden itibaren Sulh Hukuk Mahkemesinde açacağı bir dava için 10.700 TL, Yönetim ve Vergi Mahkemesi’nde açacağı bir dava için 10.500 TL vekalet fiyatı ödemesi gerekiyor. Bu vekalet fiyatlarının minimum fiyata oranı sırasıyla yüzde 94 ve yüzde 92’dir. 7.500 TL emekli maaşı alanlar için durum daha da vahim. O denli ki bir aylık emekli maaşı artık vekalet fiyatlarını ve yargılama masraflarını karşılayamaz hale gelmiştir.
ADALETE ERİŞİMİ ENGELLİYOR
– Fiyat gelirleri artışlarının Avukatlık Taban Fiyat tarifesinde meydana gelen artışlar karşısında az kalması yanında yargılama harç ve sarfiyatlarında yapılan yüksek artışlar düşük gelir kümelerinin adalete erişimini engellemektedir. Bu yüksek yargılama maliyetleri toplumsal hukuk devleti prensibiyle bir tezat teşkil etmektedir.
– Yargılama masrafları tespit edilirken, bu bahiste istikrarın sağlanmasına, yargılama masraflarının bireyleri hak arama talebinden vazgeçmeye götürebilecek kadar yüksek olmamasına da dikkat edilmelidir. Öteki bir deyişle, yargılama harç ve masraflarının, hak arayanları dava açmaktan vazgeçirtebilecek derecede yüksek tutulmaması gerekir.
