İki medya devinin Filistin arbedesi

ABD’li yayın kuruluşu CNN, çalışanlarının “İsrail propagandası yapmaya teşvik edildikleri ve Filistin tarafının bakış açısını sansürledikleri” istikametinde haber yayımlayan İngiliz The Guardian gazetesine reaksiyon gösterdi.

The Guardian, 4 Şubat’ta “CNN çalışanları, kuruluşun İsrail yanlısı tavrının gazeteciliğin berbata kullanılmasına yol açtığını söyledi” başlıklı bir haber yayımlamıştı.

CNN’in bir sözcüsü, The Guardian’ın argümanlarına Amerikan yayın kuruluşunun nasıl yaklaştığı tarafındaki soruya yazılı karşılık verdi.

The Guardian’ın haberini “gülünç ve son derece adaletsiz” olarak niteleyen CNN sözcüsü, “7 Ekim taarruzları sonrasındaki haberlerimizin adil olmadığı fikrini büsbütün reddediyoruz” tabirini kullandı.

Sözcü, açıklamasında, “Geçtiğimiz 4 ay boyunca İsrail’in yanı sıra Hamas dahil olmak üzere Gazze ve Filistin perspektifinden gelen sesleri de güçlü biçimde takip ettik. Dahili süreçlerimiz sadece doğruluk konusundaki kararlılığımızı yansıtıyor ve bölgeden haber vermek için bölüm çapında Gazze’ye erişim davetlerine öncülük ettik. Bu son derece kuvvetli, karmaşık ve duygusal öyküyü tüm taraflarıyla aktarmaya katiyetle kararlıyız.” değerlendirmesinde bulundu.

The Guardian haberinde yer alan, “CNN’nin Hamas önderleriyle röportaj yapmaktan kaçındığı” tarafındaki sözlere de reaksiyon gösteren CNN sözcüsü, kelam konusu röportajlar için başından bu yana faal teşebbüslerin olduğunu kaydetti.

ŞİRKET İÇİ YAZIŞMALAR YAYINLANMIŞTI

The Guardian’ın 4 Şubat tarihli haberinde, CNN’in İsrail’in Gazze’ye yönelik hücumlarına ait yayın siyasetinde sansür uyguladığı savlarına yer verildi.

CNN’in ABD ve yurt dışındaki farklı ofislerden ismi açıklanmayan 6 CNN çalışanının tabirlerine dayandırılan haberde, Amerikalı yayın kuruluşunun iç yazışmaları ve gönderilen e-postalar yer aldı.

CNN’de, İsrail’in Gazze’ye yönelik akınlarını husus alan haberlerin, yayına girmeden evvel idare tarafından onay sürecine tabi tutulduğu belirtilen haberde, Guardian’a konuşan çalışanlar, kuruluşun yayın siyasetlerine “İsrail propagandası yapmaya teşvik edildikleri ve Filistin tarafının bakış açısını sansürledikleri” gerekçesiyle reaksiyon gösterdi.

Haberde, bir çalışan, “Savaş başladığından bu yana haberler büyük ölçüde, birinci gelen bilgi ne kadar hakikat olursa olsun, yayın ağının İsrail’e yönelik sistematik ve kurumsal taraflılığı çerçevesinde çarpıtıldı. Sonuç olarak CNN’in İsrail-Gazze Savaşı’na ait haberleri, gazeteciliğin berbata kullanılmasına yol açtı” sözlerini kullandı.

CNN’in haber metinlerine ait kararların, ABD’nin Georgia eyaletindeki merkez ofisinden gelen direktifler sonucu oluşturulan “katı yönetmelikler” aracılığıyla alındığı kaydedilen haberde, yönetmeliğin, Hamas’tan yapılan açıklamalara ait “sert kısıtlamaların” yanı sıra Filistin tarafından gelen açıklamaların da “olduğu üzere değil göründüğü üzere ele alınmasını” içerdiği tez edildi.

Ayrıca İsrail’in Gazze’yi işgaline ait haberlerin yayımlanmadan evvel CNN’in Kudüs ofisi tarafından onaylanması gerektiği de belirtildi.

Öte yandan, daha evvel BBC’de yönetici durumundayken İsrail hükümetinin “baskılarına boyun eğdiği” kaydedilen ve 7 Ekim 2023 olayları sonrası CNN’de üst yöneticilik misyonuna başlayan Mark Thompson’ın, haberlerde kullanılan lisanı belirlediği söz edildi.

CNN’den kimi kaynaklar, Thompson’ın talimatlarının, çatışmanın birinci günlerinde İsrail bakış açısıyla yazılan haberlere odaklanılmasında ve hayatını yitiren Filistinli siviller ile Gazze’de meydana gelen yıkımların gereğince yansıtılmamasında tesirli olduğunu savundu.

The Guardian’a konuşan çalışanlardan biri, “katı direktiflerle haber yapmanın zorlaşması” nedeniyle yöneticilerle sorun yaşadıklarını belirtti.

CNN çalışanları, Gazze’den yazdıkları içeriklerin yayın öncesi Kudüs ofisinin onayının akabinde İsrail yanlısı bir hale büründüğünden yakındı.

Çalışanlar, İsrail’de misyon yapmaktan “yaşananları özgürce anlatabileceklerini düşünmedikleri” için kaçındıklarını kaydetti.

Haberde, CNN Üst Yöneticisi Thompson’ın, 7 Ekim taarruzları sonrası çalışanlara gönderdiği yeni yönetmelikte, CNN’in İsrail akınları sonucu meydana gelen insani sonuçların haberini yapacağı lakin “bu hücumların asıl kaynağının ne olduğunu her vakit kitlelerine hatırlatacakları” tabiri yer aldı.

CNN çalışanları, yönetmeliğin, Hamas’ın faaliyetlerinin İsrail’in ataklarını “haklı göstermek” için kullanıldığını söyledi.

HAMAS YETKİLİLERİYLE RÖPORTAJA MÜSAADE YOK

Haberde konuşan bir öbür CNN çalışanı, yayın ağında İsrail ve ABD tarafının “kışkırtıcı telaffuz ve propagandalarına” yer verildiğine ve öbür kanallar Hamas’tan yetkililerle mülakatlar yaparken CNN’in yapmadığına işaret etti.

Haberde, CNN’in Richard Greene’in başında olduğu Kudüs ofisi için eklenen “SecondEyes” ismi verilen onay sürecinin “taraflı görünen sözleri kullanmamak ve kodlanmış manalar çıkarılmasının önüne geçmek” için oluşturulduğu bildirildi.

Kudüs ofisinin onay süreçlerinden biri olan “SecondEyes” ile İsrailli yetkililerin açıklamalarının “hızlıca” yayımlandığı söz edilen haberde, sadece Hamas’ın değil Filistin tarafından yapılan her açıklamanın “ertelendiği yahut hiç yayımlanmadığı” kaydedildi.

Öte yandan, çalışanlar, CNN’de yüklü olarak İsrail yanlılarının ve yetkililerinin röportajlarına yüklü biçimde yer verildiğini aktardı.

İSRAİL’İN ARGÜMANINDA TARAF OLUNDU

The Guardian haberinde, “Hamas’ın bebeklerin başını kestiği istikametindeki İsrail iddialarını” canlı yayında savunan CNN Muhabiri Sara Sidner’e verilen yansılara işaret edildi.

Sidner, bu haberlerin teyit edilmediğini belirterek daha sonra özür diledi.

CNN’in Lider Yardımcısı ve kıdemli Yayın Yöneticisi Tim Langmaid’ın ise ABD Lideri Joe Biden’ın baş kesme fotoğraflarını gördüğüne dair savlarının “İsrail hükümetinin telaffuzlarını desteklediğine” dair çalışanlarına talimat gönderdiği belirtilen haberde, Langmaid’ın talimatında “Hamas hücumlarının ve savaşın vahşetini öğrendikçe haberleştirmek önemlidir” tabirinin yer aldı aktarıldı.

CNN çalışanları, İsrail ordusunun “kabarık sicile sahip olması nedeniyle kıdemli editörlerin bu mevzuya (baş kesme fotoğraflarına) daha temkinli yaklaşması” gerektiğine işaret etti.

Bir CNN işçisi, “Ukrayna ile ilgili haber yaparken editöryal standartlarımız ve dürüstlüğümüz konusunda gösterdiğimiz kayıtsızlık, bize olumsuz geri döndü. Fakat, bu defa riskler daha fazla ve sonuçları çok daha ağır. Avrupalılar yerine Arapların hayatı kelam konusu olduğunda gazetecilerin kayıtsızlığı dünya için yutulması daha kolay bir hap haline geliyor.” değerlendirmesinde bulundu.