Tatil sezonunun başlaması ve normalleşme süreci ile birlikte unutulan Covid-19 virüsü hızla yayılıyor. Antalya’da 100 bin kişide görülen Covid-19 vaka sayısı bir önceki haftaya göre yaklaşık yüzde 82 artışla 65,02’ye yükseldi.
Sözcü’de yer alan habere göre, Antalya’da, normalleşmeyle birlikte corona virüsü tedbirleri de elden bırakıldı.
Sağlık Bakanlığı’nın son açıkladığı haritada Antalya’da 100 bin kişide görülen Covid-19 vaka sayısı bir önceki haftaya göre yaklaşık yüzde 82 artışla 65,02’ye yükseldi. Antalya son haftada en çok vaka artışı yaşanan 5 il arasında yer aldı.
Sağlık Bakanlığı tarafından yaratılan yanlış algının vatandaşın rehavete kapılmasına neden olduğunu söyleyen Antalya Tabipler Odası (ATO) Başkanı Nursel Şahin, aynı zamanda Rusya’dan gelen turistlerin de önemli risk oluşturduğunu aktardı.
“Yine bir yanlış algı yönetimi ile birlikteyiz”
Antalya’da 1 Temmuz itibarıyla hastalığın bir iniş dönemi olduğunu belirten Şahin şunları söyledi:
* Hastalık pik yapıyor sonrasında iniş yapıyor. Kısıtlılıkların da etkisiyle, vakalarımızın azaldığı bir dönem oldu. Bir taraftan da aşı tedavisi sorunu hallolmuştu. Aşılamaya hız verildi. Sonrasıyla bu dönem bizim için şanslı bir dönem olabilirdi. Fakat yine bir yanlış algı yönetimi ile birlikteyiz. Aşılama hep bir milyonların üzerinde gidiyormuş gibi çok fazla kişiyi aşılıyormuşuz algısı verdik.
* Dolayısıyla toplumun yüzde 60-70’ni bu bir iki ayda aşılayacak üstesinden gelinecek maskelerden kurtulacağız gibi bir hava estirildi. Bu durum tabi vatandaşlarımızda bir rehavet yaratıyor. Aynı zamanda turizm kapılarımızı da sonuna kadar açmış durumdayız şu anda.
* Antalya için Rusya’dan gelen turistler önemli bir risk oluşturuyor. Çünkü baktık ki biz Rusya’da aşılama oranı en düşük yüzde 10’lar civarında, ayrıca delta varyantının hakim olduğunu kendi sağlık otoriteleri söylüyor.
* Dolayısıyla Rus turistler bizim, Brezilya, Hindistan, Nepal, Afganistan, Pakistan’a uyguladığımız kadar sıkı bir protokolle gelmiyorlar. Evet biz onlara, aşı yada hastalık sorgulamaları PCR sorgulamaları yapıyoruz ama hızlı testler gibi doğruluğuna güvenmediğimiz testlerle bile girişleri yapılabiliyor.
“Resmi veriler bizimle paylaşılmadığı için net sayılar söyleyemiyoruz”
Türkiye’de de delta varyantının artması beklenilen en önemli risklerden olduğunu söyleyen Şahin şöyle devam etti:
* Sağlık Bakanı, birkaç gün önce bir açıklama yaptı, ülke genelinde 750 delta varyantı görüldüğü yönünde. Resmi veriler bizimle paylaşılmadığı için net sayılar söyleyemiyoruz.
* Fakat bizim sahadan anladığımız, arkadaşlarımızdan ya da sağlık meslek örgütündeki diğer arkadaşlardan anladığımız beklide Bakanın söylediği bu rakam sadece bir şehri bile kapsayabilir. Dolayısıyla daha fazla Delta varyantı olduğunu düşünüyoruz Türkiye’de. Bunların tespitinde de yeterli miyiz, onda da kuşkularımız var. PSR testi yaptığımız da delta konusunda daha çok analiz etmeliyiz.
* Bu hafta İzmir Tabip Odası Başkanı açıkladı, ‘İzmir’de yüzde 35 dolayında Alfa varyantı var, geri kalanlar nedir’ dedi. Bunun açıklaması yok. Dolayısıyla biz Türkiye’de de bu varyantın armasından endişe ediyoruz. Daha yaygın bulaşıcılığı olan varyant.
* Aşılamayı ne kadar çok artırırsak belki hastalığı tespit eder, izole edersek kontrol edebiliriz. Şu anda Türkiye’de aşılama ikinci dozunu tamamlamış olanlar Yüzde 20 civarında. Tabi beklediğimiz yüzde 60-70 oranlarından daha düşük. Ama Bakan toplam dozu söylüyor bize, haritalarda da öyle. Sanki 50’leri, 60’ları bulmuşuz gibi bir şey çıkıyor.
“Son günlerde de bir artış var yeni hasta vakalarında o nedenle endişeliyiz”
Aynı zamanda iç turizm çok hareketlendiğine işaret eden Şahin konuşmasını şöyle noktaladı:
* İnsanlarımız haklı. Uzun bir kapalılık dönemi yaşadılar geçen yıl evlerinde kaldılar. Bu algıyla da iç turizmde ciddi bir hareketlilik var. Bayramda bunu artıracak diye düşünüyoruz. Şu anda Antalya’da ki oteller neredeyse yüzde 100’lük doluluk oranlarına geldiler.
*Bunların hepsi temas ve bulaş için alanlar. Dolayısıyla bütün dünya Eylül’de bir dalga beklerken, daha erken bir hastalık artışı ile karşı karşıya olabilir miyiz diye düşünüyorduk. Son günlerde de bir artış var yeni hasta vakalarında o nedenle endişeliyiz. Önemlerin daha iyi kontrollerin daha sıkı yapılmasından yanayız.
ParZeoToprak Düzenleyici
ParZeo Tamamen %100 doğal olarak üretilen Toprak
Düzenleyici
Klinoptilolit bütün tarımürünlerinde yüksek verim almak,
fakir toprakları
zenginleştirmek,kurak topraklarda suyun uzun süre
tutulması gibi özellikleri
ile öne cıkmış bir üründür .
Bütün Tarim alanlarına kullanılmakla birlikte;
Patates,Soğan,Sarımsak,Hububat, Ayçiçeği, Çeltik,
Buğday, Pamuk, Mısır, Seker
Pancarı, Kavun, Karpuz ve bütün Sebzeler,Meyve
Narenciye,Muz,Zeytin, Fındık, Sera Bitkileri,Süs Bitkileri
vb alanlarda güvenle
kullanılabilir.
Özellikleri:
· Bitkiler için gerekli suyun daha uzun süre toprakta
kalmasını sağlar.
· Su kullanımı % 10 – 15 azalır.
· Toprağın katyon değiştirme kabiliyetini artırır .
· Tarım ılaci kullanım miktarını azaltır .
· %100 doğal olduğu için çevre ve diğer canlılar için
zararlı değildir.
· Toprağın su ve hava geçirgenliğini artırır ,
· Fiziksel özelliklerini iyileştirir .
· Toprağın işlenmesinde kullanılan metalik aletlere
kum gibi zarar
vermez.
· Bitki köklerinin oluşumunu hızlandırır ve iyileştirir .
· Gübrenin ve besin maddelerinin suyla yıkanıp
uzaklaşmasını azaltır.
· Gübre ve besin maddelerinin su ile yıkanarak yer
altı sularına
karışmasını azaltır.
· Gübre kullanımını azaltarak da çevre dostudur.
· Potasyum ve amonyum kullanım verimini arttırır.
· Aşırı gübre kullanımı gibi nedenlerle oluşan bitki
yanmalarını önler.
Tarımda Zeolit Klinoptilolit in kullanımı her gecen gün su
tutucu özelliğinden
faydalanmak amacıyla artmaktadır.
Şirketimiz tarafından üretilen Toprak Düzenleyici % 100
Doğal yüksek Klinoptilolit içeren bir üründür.
Tarim sahalarında kullanımında hiçbir ürüne zarar
vermediği gibi yağmur sularını
yada sulama esnasında toprağa verilen suyu kendi
bünyesine hapsederek
bitkilerin ihtiyacı esnasında toprağa geri vermektedir.
Ürünün bu özelliği sayesinde toprak kurumamakda
dolayısıyla tarım sahasındaki ürünlerde
maksimum verim elde edilmektedir.
Birçok ülkede yıllardan beri uygulama yapılan Klinoptilolit
Türkiye`de tarım ve diğer sektörlerdeki yerini ve önemini
her gecen gün kazanmaktadır.
Ürünümüz ParZeo Klinoptilolit Toprak Düzenleyici %
100 Doğaldır ve hiçbir
kimyasal içermez.
Tamamen doğal olması çağımızda önem kazanan bio
ürün üretim sahaları için çok ciddi önem taşıyan bir
toprak düzenleyici
durumundadır.
Organik Tarim uygulamaların da çok kısa sürede önemli
artı etkileri hissedilmektedir.
DMRSÜREN Kimya ltd şti
0216 4421200-05523307100
www.kimyadeposu.com
Jurnalci.com
