Sıklıkla vurgulamaya çalıştığım üzere, AKP’nin 2002 yılından bu yana iktidarda kalışı tesadüf değildi. Toplumsal ve ekonomik yapının bozulması da göze alınarak, Erdoğan’la önemli sayıda seçmen arasında güçlü bir duygusal bağ inşa edilmesine zemin hazırlayan birçok politika hayata geçirildi. Bu duygusal bağ günden güne güçlendirilerek, Erdoğan’ın öfkesi bile toplumun anlamlı bir bölümüne sevdirildi ve hatta o kitle “ülkenin bu öfkeye ihtiyacı olduğuna” ikna edildi.
İktidar ile seçmeni arasındaki bağ elbette sadece sevgi üzerine inşa edilmedi. İktidar adına siyasal mühendislik yapanlar sevginin her zaman yetmeyeceğini bildiğinden, kendilerine oy veren kitlelerin içindeki korkuyu da eşzamanlı olarak ve gelecek üzerinden büyüttüler. “Biz gidersek” diye başlayan cümleler;
İnanca müdahale gelir…
Bürokrasi değişir…
Sosyal yardımlar durur…
Yeni kredilere erişim mümkün olmaz diye devam etti.
2018 yılında yaptığımız bir araştırma bize AKP kitlesinin bu dört korku alanına sahip olduğunu göstermişti. Diğer başlıklar da ayrı ayrı yazı konusu olacak kadar önemli olmakla birlikte, bu yazıda borçlu olmaya, yeni kredilere erişime, yani borcu ödeyebilmeye dair bakışı ele almaya çalışacağım.
İktidarın, bu seçmeni kendine “mecbur” hissettirme alanı olan borçluluk konusunun nereden nereye geldiğini anlayarak başlayalım. 2002 yılında iktidar değişikliği olduğunda Türkiye’de hane halkı borç yükü kabaca 6,5 milyar TL idi. Kemal Derviş’in kamu borcunu azaltan, buna karşılık büyümenin merkezine hane halkı borçlanması ve tüketimini alan modeline iktidar harfiyen uydu. Dönemin dünyadaki finansal bolluğu da eklenince, toplum borçlandırılma üzerinden alışılmışın üzerinde bir tüketim imkanına kavuştu. Konut ve araç kredileri ile zenginleşme duygusu, ihtiyaç kredilerinden tüketim imkanı büyürken, bir yandan da iktidara olan destek büyüyordu. Büyük oranda üretim ve hizmetlerdeki katma değer artışına dayanmayan, aksine borçluluğa dayanan bu yanılsama hali zamanla toplumda elindekileri kaybetme korkusunu da yarattı. Yeni krediye erişememe ihtimali, toplumun büyük korkusuna dönüştü ve seçim sonuçlarına düşündüğümüzün ötesinde etki etti.
2002 yılında hane halkı borcu 6,5 milyar TL iken 2022 yılında toplumun sadece bankalara olan borcu BDKK verilerine göre 1,2 trilyon TL’ye yükseldi. Ekonomik krizin yarattığı belirsizlik ile birlikte bu ekonomik yükün toplumda nasıl bir psikolojik yük de yaratacağını düşünün. Bir yılda tüketilen Antidepresan sayısının 59 milyon kutuya çıkması da bu bağlamda tesadüf değil. Çünkü toplum açık bir borç batağında.
Bu borç batağının rakamsal büyüklüğünün dışında kendi içindeki dağılımına da bakalım. Bu hafta, “Borcunuz var mı varsa türü nedir” diye sorduk. Yanıtları aşağıdaki gibi.
Borcunuz var mı sorusuna deneklerin yüzde 81,4’ü borcu olduğu yanıtını veriyor. Gördüğünüz üzere farklı siyasal eğilimdeki seçmenlerin borç derdinde aynı düzeylere sahip olduğu da anlaşılıyor.
Yine ne tür borçlara sahip olduğunu anlamak için “Sahip olduğunuz borçlar aşağıdakilerden hangileridir?” sorusunu sorduk. Birlikte inceleyelim.
Muhtemeldir ki yanıtlar sadece kişisel borçları içermiyor. Örneğin, ev kredisi varsa hanenin tüm bireyleri konut kredisi borcu olduğunu kabul ediyor. Yanıtlar içerisinde en önemli ayrıntı şu ki; borçluluğun en yüksek olduğu alan, herhangi bir tasarrufa veya yatırıma dayanmayan kredi kartı ve ihtiyaç kredilerinden oluşuyor. Bu kalemler genellikle gelirin üzerinde bir tüketim için başvurulan kalemlerken, ülkemizde artan yoksullaşma nedeniyle yaşamsal ihtiyaçlar için kullanılan kalemlere dönüştü.
Borcun büyüklüğünü ve dağılımını anlamış olduk. Bir de ödemekte zorlanma olup olmadığına bakalım.
Tablodan da görüldüğü üzere, toplumda borcunu zorlanmadan ödeyebildiğini ifade edenlerin oranı yalnızca yüzde 11,1. Buna karşın zorlanarak ödeyebildiğini ifade edenlerin oranı yüzde 41,9 ve çok zorlanarak ödeyebildiğini ifade edenlerin oranı yüzde 35,4. Toplamda zorlananların oranı yüzde 77,3.
Tüm bunların dışında, bu hafta 2018 yılındaki araştırmanın aksi bir bulguyu elde ettik. 2018 yılında başta AKP seçmeni olmak üzere önemli oranda seçmen grubu iktidar değişirse borcunu ödemekte zorlanacağını ifade ederken bugün itibarıyla neredeyse bu bakış değişmiş diyebiliriz. Anlaşılan o ki, toplum hem içinde bulunduğu durumdan daha kötü olmayacağını düşünüyor hem de muhalefetin iktidara gelmesi halinde daha iyi yöneteceğine inanıyor. Seçmenin iktidar değişirse borcunu ödemeye dair beklentisinin ne olduğunu anlamaya çalıştık. Yanıtları aşağıdaki gibi.
İktidar değişirse borcunu ödemekte zorlanacağını düşünenlerin oranı yüzde 15,9. Bu oran AKP seçmeninde bile yüzde 29,2’de kalıyor. Özetle, AKP seçmen davranışını etkileyen bir argümanını daha kaybetmiş durumda.
Sorun ortada ve iktidar değişikliği yakın. Bize düşen, bu sorunu olabilecek en hızlı sürede çözebilmek. Söylendiği kadar kolay olmadığını biliyorum. Fakat iktidar değişikliği ile birlikte enflasyonla mücadele ana gündem olacak. Bir yandan borçlanma ile tüketime alıştırılmış bir toplumun tüketim talebini karşılamak, bir yandan da enflasyonla mücadele etmek gibi büyük bir sınav bizi bekliyor. Şimdiden her evresini milim milim planlamak gerekiyor.
Biliyorum, başaracağız.
Ertan Aksoy
[email protected]
Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.
- Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
- Kan dolaşımını hızlandırır,
- Kronik yorgunluğu azaltır,
- Bağışıklık sistemini güçlendirir,
- Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
- Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
- Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
- Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
- Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.
Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER
- SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
- 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
- SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
- Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
- Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
- DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
- 05523307100-05325466184
- www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
- www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
- www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,