Hayvan dostları birinci kere İngiltere’de 1822 yılında; hayvanları korumak, insanların hayvanlara güzel davranmalarını, daha yeterli şartlarda beslenme ve korunmalarını sağlamak gayesiyle Hayvanları Müdafaa Birliği’ni kurdular ve akabinde ilerleyen tarihlerde 4 Ekim Hayvanları Muhafaza Günü olarak kutlanmaya başlandı.
Her yıl 4 Ekim’de dünyayı paylaştığımız dostlarımızın, hayvanların günü olarak kutlanıyor. Hayvanları korumak ve bu mevzuda farkındalık yaratmak için 1931 yılında Floransa’da kabul edilen Hayvanları Muhafaza Günü ile hayvanlara daha düzgün muamele edilmesini savunan ve hayvan refahı gayret eden beşerler bir ortaya geliyor.
HAYVANLARI MÜDAFAA GÜNÜ HAKKINDA MERAK EDİLENLER
Hayvan haklarını korumak isteyen bireyler 1822 yılında İngiltere de bir ortaya gelerek birinci hayvan muhafaza birliğini kurarlar. Ülkemizde Hayvanları Müdafaa Derneği 1908 yılında kuruldu. Tıpkı hedefle dernekler birleşerek Hollanda’nın başşehri Lahey’de Dünya Hayvanları Müdafaa Federasyonu’nu oluşturdular. 1931 yılında Floransa’da toplanan bu kuruluş dünya üzerinde yok olma tehdidi altında bulunan hayvan çeşitlerine dikkat çekmek üzere 4 Ekim’i Hayvanları Muhafaza Günü ilan etti. Bu günün maksadı; kainatta insanlardan diğer canlılar olduğunu anlamak, onların ömür alanlarına müdahale etmemek, yaşama hakkına hürmet duymaktır. Konutta beslenen hayvanlara merhametli davranmak, koruyup kollamak, güzel şartlarda beslenmeleri, hassas davranılması konusunda farkındalık yaratmaktır.
HAYVAN HAKLARI NELERDİR?
15 Ekim 1978’de Paris UNESCO konutunda ilan edilen Hayvan Hakları Üniversal Bildirisine nazaran genel olarak hayvan hakları şu biçimdedir;
1. Bütün hayvanlar hayat önünde eşit doğarlar ve birebir var olma hakkına sahiptirler.
2. Bütün hayvanlar hürmet görme hakkına sahiptir. Bir hayvan tipi olan insan , öbür hayvanları yok edemez. Bu hakkı çiğneyerek onları sömüremez. Bilgilerini hayvanların hizmetine sunmakla vazifelidir. Bütün hayvanların insanca gözetilme, bakılma, ve korunma hakları vardır.
3. Hiçbir hayvana makus davranılamaz, acımasız ve zalimce hareket yapılamaz. Bir hayvanın öldürülmesi zarurî olursa, bu bir anda, acı çektirmeden ve korkutmadan yapılmalıdır.
4. Yabani tipten olan bütün hayvanlar, kendi özel doğal etraflarında karada, havada ve suda yaşama ve üretme hakkına sahiptir. Eğitim hedefli olsa bile özgürlükten mahrum kılmanın her çeşidi bu hakka karşıttır.
5. Klasik olarak insanların etrafında yaşayan bir cinsten olan bütün hayvanlar uyumlu bir biçimde cinsine mahsus ömür şartları ve özgürlük içinde yaşama ve üreme hakkına sahiptir.
6. İnsanların yanlarına aldıkları bütün hayvanlar doğal ömür uzunluklarına uygun sürece yaşama hakkına sahiptir. Bir hayvanı terk etmek acımasız ve aşağılık bir davranıştır.
7. Bütün çalışan hayvanlar iş müddeti ve yoğunluğunun sonlandırılması ve güçlerini artırıcı bir beslenme ve dinlenme hakkına sahiptir.
8. Hayvanlara fiziki ya da ruhsal bir acı çektiren deneyler yapmak hayvan haklarına alışılmamıştır. Tıbbi, bilimsel, ticari ve ayrıca biçimlerdeki her türlü deneyler için de durum böyledir.
9. Hayvan beslenmek için yetiştirilmişse de bakılmalı, barındırılmalı, taşınmalı, vefatı de acı çektirmeden ve korkutmadan olmalıdır.
10. Hayvanlardan insanların cümbüşü olsun diye yararlanılamaz, hayvanların seyrettirilmesi ve hayvanlardan yararlanılan şovlar hayvan onuruna terstir.
11. Mecburilik olmaksızın bir hayvanın öldürülmesi yaşama karşı cürümdür.
12. Çok sayıda yabani hayvanın öldürülmesi demek olan her davranış bir soykırım, yani bir hatadır.
13. Hayvan vefatına de hürmet göstermek gerekir. Hayvanın öldürüldüğü şiddet sahneleri sinema ve televizyonda yasaklanmalıdır.
14. Hayvanları muhafaza ve savunma kuralları, hükümet seviyesinde temsil olunmalıdır. Hayvan hakları da insan hakları üzere kanunla korunmalıdır.
