
Yeşiller Partisi milletvekili Hans-Christian Ströbele Almanya’da faaliyet gösteren MİT üyelerinin suçlu bulundukları takdirde sınırdışı edilmesini istedi.
Almanya’da istihbarat teşkilatlarından sorumlu Federal Meclis Parlamento Kontrol Komitesi 21 Ağustos’ta Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) Almanya’daki faaliyetlerinin açıklığa kavuşturulmasını talep etmişti. Komitenin 14 yıldır üyesi olan Yeşiller Partili Hans-Christian Ströbele, bugün yaptığı açıklamada çeşitli insanlara baskı uyguladıkları kesinleştiği takdirde MİT üyelerine dava açılması ve hatta sınırdışı edilmeleri gerektiğini söyledi. Ströbele, DW Türkçe’nin konuyla ilgili sorularını yanıtladı:
DW Türkçe: Almanya’da faaliyet gösteren MİT çalışanlarının sınırdışı edilmesiniistediniz. MİT‘in Almanya’da ne gibi faaliyetleri söz konusu?
Hans-Christian Ströbele: İşte bunu açıklığa kavuşturmamız gerekli. Elimizde Almanya’da aktif olan, Türk kökenli kişilerle temas kuran ve onlardan belli bazı gazetelere abone olmamalarını, bu gazetelere ilan vermemelerini isteyen ve bunu da tehditvari bir tonda yapan çalışanlar olduğuna dair dayanak noktaları var. Buna maruz kalan kişiler bana da ulaştı ve eğer bu doğruysa, bunlar Türk makamlarının ya da istihbarat servislerinin çalışanlarıysa, bu Almanya’da ceza gerektiren bir eylem olur ve bu kişilere gerektiği şekilde davranılması gerekir. Onlara derhal uygun şekilde yaklaşılması gerekir. Mahkeme önüne çıkartılmaları veya en azından sınırdışı edilmeleri sonucunu doğuracak bir ceza davası açılmak zorundadır.
DW Türkçe: Türk ve Alman istihbarat servisleri arasındaki işbirliğini de sorguluyorsunuz. Bu işbirliğinin sınırları halihazırda nereye kadar uzanıyor?
Ströbele: Sadece Türk gizli servisleriyle değil ayrıca diğer NATO ülkelerinin gizli servisleriyle de, örneğin uluslararası terörizm alanında, uzun süredir bir işbirliği var. Alman güvenlik makamları bu işbirliğinin temelde mevcudiyetini korumasına büyük değer atfediyor, zira bu sayede önemli bilgiler elde ediyorlar, karşılıklı istihbarat paylaşımları yapılıyor ve başka şekillerde yardımlaşılıyor. Kimsenin buna karşı çıktığı yok ama Almanya’daki resmi ya da gayriresmi Türk istihbarat servisi çalışanları, burada yaşayanlara yönelik istihbarat faaliyetleri içinde olamazlar. Bu noktada bu kişilerin Alman vatandaşı ya da örneğin Türk vatandaşı olması da önemsizdir. Almanya’da yabancı bir gücün istihbarat faaliyetlerinin –ki bu açıdan Türkiye yabancı bir güçtür- Alman çıkarlarına karşı hayata geçmesine izin verilemez.