
SANIKLAR HAKİM KARŞISINDA
Davanın ikinci duruşmasına 13 tutuklu sanık hazır edildi. Bazı tutuklu sanık ise bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Müşteki sıfatında katılan Aykut Mert, sanıklardan şikayetçi olduğunu, patlama sonucu yaralandığını ve bir buçuk ay hastanede kaldığını iki aya yakın evde tedavi gördüğünü beyan etti.
SAVUNMASINI BU CELSE VERDİ
Önceki celse savunma yapmayan Ahlam Albashır bu celse savunma yaptı. Albashır, ”İddianamede olanlar vardı olmayanlar da. Ailem vefat etmişti. Ben ve ablam kalmıştık. Geceleri fırından gündüzleri tatlıcıda çalışıyordum. Ben PYD bölgesindeydim. Kardeşim ise Türk ordusu bölümündeydi. Gözler üzerimdeydi. Arkadaşım vasıtasıyla Hasan Jamili ile tanıştım. Hasan Jamili, benim yanıma geldi ”Büyük bir şahıs seninle konuşmak istiyor” dedi. İlk gittiğimde yüzünü görmedim ikincide gördüm. Bana söylediği şey bir şahısla Türkiye’ye gideceğim ve onun karısı rolünde olacağımdı. Türkiye’ye gideceğim şahsın Bilal olduğunu İdlib’te öğrendim” dedi.
“HACI EVLİLİK SÖZLEŞMESİ VERDİ”
Korktuğunu fakat Hacı’yı dinlemediği takdirde ne olacağını bilmediğini söyleyen Ahlam Albashır, ”Kız kardeşime anlatmadım ama korktuğumu anlamıştı. Takip ediyorlardı. ”Sana zarar vermeyeceğiz” diyorlardı. Hasan Jamili beni bir çiftliğe götürdü yanında korumaları vardı. Ne yapacağımı anlatmaya başladı. Daha sonra çıktım. Beni kaçakçıların evine götürdüler bir gece kaldım. Ertesi günü sabah 06:00 gibi bizi alıp İdlib’e götürdü. Bilal’in yanına ulaştım. Hacı bana bir evlilik sözleşmesi vermişti. Bilal, ”Kardeşim olarak kal” dedi. 5 gün orada kaldık bu sürede Bilal’le sorunlar yaşadık ben çıkmak istedim ama İdlib’i bilmediğim için çıkamadım” dedi.
PATLAYICI YANINDA YOKMUŞ
Kaçakçılarla Suriye sınırına geldiklerini gece 02:00 gibi duvardan atlayarak Türkiye’ye geçtiklerini, toplamda 11 kişi olduklarını söyleyen Albashır, ”Patlayıcı yanımda değildi. Böyle bir şey olacağını bilmiyordum. Servis gibi bir araba gelip bizi aldı. Başka bir araca götürdü. Birçok kez araç değiştirdik. Eğer polisler bizi durdurursa ‘Portakal bahçesine portakal toplamaya gidiyoruz’ dememizi söylediler. Bizi alan şahıs burada ama ismini bilmiyorum. Mahmud Elabid bizi İstanbul’a getirdi. İstanbul’a gelirken yine araç değiştirdik. Bu insanlar planda olduklarını bilmiyorlardı bizi karı koca biliyorlardı. O gün uyuduk ertesi günü Bilal atölyeye çalışmaya gitti. Hacı ve Bilal benim dışarı çıkmama izin vermiyordu” dedi.
BOMBAYI BİLAL BURADAN TESLİM ALDI
Albashır savunmasında, ”Bana taksime gideceksin dediler. Bana denildiği gibi Taksim’e gittim fotoğraf çektim. En son Fatih’e gideceksin denildi. Bilal’e fotoğraflar gönderiyorlardı. Ben de gidiyordum. Fatih’te camiye gittik. İçerisine girip fotoğraf çekip geri döndük. Bombayı Suriye’den getirdiğimizi söylemiştim ama öyle olmadı bombayı Bilal buradan teslim aldı. Bilal bana adamların yüzünü görmediğini söyledi. Hacı bana bir süre sonra Türkiye ye geleceğini söylemişti. Telefonlarıma olan biten her şeyi not ediyordum. Ama telefonumu kırdılar. Benim kaçacağımı hissettiler. Hacı, bana “Annenin karnında olsan bile seni buluruz” dedi.
ÇANTAYLA OYNADIM BOMBAYI GÖRÜNCE POLİSİ ARADIM
Hacı beni aradığında ertesi günü Taksim’e gitmemizi istedi. Vakit geçti bir sonraki gün gittik. Bilal çantayı Taksim’de bir yere götüreceğini söylemişti. Yasir’i Taksim’e gitmek için aradım. Ulaşmadan kısa bir süre önce Bilal çanta ile oynuyordu. Bilal neden geri döndü bilmiyorum normalde birlikte gidecektik. Bilal, “Benim önemli bir işim var” diyerek Yasir’den onu geri götürmesini istedi. Bilal indi çantayı bana verdi ve ”İn çarşıda bir yere otur” dedi. O gün hiçbir şey yememiştim simit aldım daha sonra gidip oturdum. Bana Hacı’dan video geldi. Biri arkamdan videomu çekmiş. Görünce korktum. Çantayla oynadım bombayı görünce polisi aradım ama Türkçe bilmiyordum. Hacı bu esnada ”Yürü arkana bakma çantayı bırak” dedi. Bilal’i sordum ”Onu boş ver” dedi” diyerek savunmasını tamamladı. Sanık avukatlarından ”PKK üyesi misiniz” sorusuna karşılık Albashır, ”Kimseye bir zararım olmamıştır” yanıtını verdi.