Beşiktaş’ta bir kafede gördüğü ROK’un eşi gazeteci Nagehan Alçı’ya tepki gösterip yüksek sesle hakaret ettiği iddiasıyla yargılanan piyanist Nazlı Işıldak, “Kişilerin huzur ve sükünunu bozma” suçundan 1 ay 25 gün hapis cezasına çarptırıldı.
İstanbul 54. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Nazlı Işıldak katıldı. Müşteki Nagehan Alçı Kütahyalı ise duruşmaya gelmedi. Duruşmada söz alan sanık Nazlı Işıldak’ın avukatı Ümit Kaplan, “Müşteki topluma mal olmuş bir kişi olup daha evvel FETÖ’nün lehinde ve Ergenekon, Balyoz davalarını destekler mahiyette beyanlarda bulunmuştur. Müvekkilim de aydın bir insan olarak geçmişte bu durumda olan müştekiyi eleştiri amacıyla bu hakkını kullanmıştır. Herhangi bir hakaret kastı ile bu sözleri sarfetmemiştir. Sanık hem aydın, hem asker kızı olması sebebiyle bu durumdan incinmiştir. Haksız tahrik altında işlendiği için bu durum cezasızlık sebebidir. Müvekkilimin beraatını talep ederim” dedi.
Haksız tahrik iddialarını kabul etmediğini söyleyen Nagehan Alçı’nın avukatı Esennur Ezgi ise, “FETÖ ile ilgili müvekkilim hakkında söylemleri nedeniyle sanık vekili ikinci defa isnatlarda bulunmaktadır. Bu durum iftira niteliğindedir. Suç duyurusunda bulunacağım. Şikayetçiyiz. Sanık cezalandırılsın” dedi.
Son sözü sorulan sanık Nazlı Işıldak, “Ben kamuoyunun sesinin vicdanını dile getirdiğimi düşünerek eleştiri hakkımı kullandım. Zira müştekinin Ergenekon ve Balyoz davaları süresince asker aileleri için söyledikleri ortadadır. Beraatime karar verilsin” dedi.
Mahkeme kararında, “Kişilerin huzur ve sükünunu bozma” suçunun subut bulduğunu belirterek önce sanık Nazlı Işıldak’ı 1 ay 25 gün hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
Duruşmanın ardından Nazlı Işıldak, avukatı Ümit Kaplan ile birlikte adliye önünde basın açıklaması yaptı.
Nazlı Işıldak, “En alt sınırdan bir ceza aldık. Ama bu bizim için olumsuz bir şey değil. Çünkü biliyoruz ki, yargımızın üstünde bir baskı var” dedi. Amacının Türk halkına bir ümit verebilmek olduğunu belirten Işıldak, “Çünkü biz haklıydık. FETÖ’nün yaptığı operasyonlar sırasında çok insan bu ülkede bedel ödedi. Çok acılar çekildi. Ben bir yurttaş olarak bunları ifade etmiş oldum Nagehan hanım nezdinde. Çünkü kendisi bildiğiniz gibi, gazetecilik sınırlarını çok çok aşan, ifitiraya varan, hakaretlere varan sözleriyle kamuoyunun gündemini sürekli meşgul etmişti. Ben bu tepkimi, bu davalar sırasında hayatlarını kaybeden aydınlarımıza askerlerimize çok acılar çeken ailelere ithaf etmek isiyorum. Kendilerini saygıyla anıyorum” dedi.
Avukat Ümit Kaplan da kararın hukuka uygun olmadığını düşündüklerini, müvekkilinin hakaret içeren sözler sarfetmediğini belirterek bir aydın olarak müvekkilinin eleştiri görevini yerine getirdiğini ifade etti.
İddianamede, sanık Nazlı Işıldak’ın Beşiktaş, Etiler Mahallesinde bir cafede karşılaştığı müşteki Nagehan Alçı’ya yüksek sesle hakaret ettiği iddia ediliyordu. Sanık Nazlı Işıldak’ın savunmasında, televizyon programlarından tanıdığı Nagehan Alçı’yı yazmış olduğu yazılar ve televizyon programlarına istinaden Ergenekon ve Balyoz davaları süresince toplumu yanlış yönlendirdiği ve yapmış olduğu konuşmalardan dolayı birçok insanın mağdur olduğunu, ‘Bank Asya’dan aldığı kredi ile oturduğu yalıda vicdanı nasıl rahat ediyor’ diyerek eleştiride bulunduğunu söylediğine yer veriliyordu. Müşteki Nagehan Alçı ise daha önceki duruşmada verdiği ifadesinde, kafede karşılaştığı sanığın kendisine hakaret içeren sözler söylediğini ifade ederek “Bu durum benim çok ağrıma gittiği için şikayetçi oldum. Sanıktan davacı ve şikayetçiyim” demişti.(DHA)
Jurnalci.com
