ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ve Erdoğan’dan önemli açıklamalar

Biden açıklamasında ABD Başkanı Obama dahil kimsenin Gülen’in iadesine karar veremeyeceğini, tek karar mercinin Federal Mahkeme olduğunu söyledi. Biden Gülen’in iadesi için daha önceden başvuru yapıldığını ancak mahkemenin reddettiğini söyledi. Biden mahkemeden itiraz geldiğini ve incelendiğini hatırlattı.

Erdoğan ise 15 Temmuz öncesi Gülen’in iadesi için 85 klasörle başvuruda bulunduklarını anlattı. Şahsen de darbe girişiminin ardından yeni belgeler ileteceklerini söyledi. Erdoğan, böyle durumlarda kişilerin gözaltına alındığını tutuklandığı, mahkeme süresince en azından gözaltında kaldıklarını vurgulayarak ‘Bu zat hala terör örgütünü yönetiyor’ diye konuştu.

BIDEN’IN KONUŞMASINDAN SATIR BAŞLARI

Bugün, hasarı bizzat ben tanık oldum Meclis Başkanı ile yaptığım temaslarla. Bu muhteşem binanın üzerinde kurşun delikleri vardı. Sayın Cumhurbaşkanı şunu anlayabiliyorum, ülkenizdeki insanlar bu krize hızlı cevap verilmediğimizi düşünüyor. Yeterli düzeyde empati gösterilmediği konusunda düşünceler var. Darbe girişimine gerektipi gibi tepki veremediğimiz için şahsen Türkiye’ye geldim. Kişisel olarak buraya geldiğimde de başkanı temsil eden birisi olarak tüm ülkenize ve meslektaşlarınıza ne kadar üzgün olduğumuzu aktarmak istiyorum.

ABD halkı adına, çektiğiniz acı bir örnek verdiniz baş başa yaptığınız görüşmede. Yakın bir arkadaşınızı anlattınız, oğlu ve kendisi darbe girişiminde hayatını kaybetmişti. Öyle tarih kitaplarında falan okuduğunuz değil, kişisel bir hikaye paylaştınız benimle. Net bir şekilde anlatalım, ABD müttefiki Türkiye’nin yanındadır. Türkiye halkına desteğimiz tam. Daha önce de söylediğim gibi, bugün yaptığımız açıklamada da dile getirmiştim, darbe teşebbüsü Türkiye halkına yönelik bir saldırıydı.

İnsanları savunmak adına görevde olan insanlar tarafından yapılmış bir girişimdi. Sizin yanınızdayız, sizin müttefikiniz Amerikan halkı da kişisel olarak darbe girişimine verdiğiniz cevabı izledi. Cep telefonu üzerinden yapılan bir yayın vardı, halkınıza oradan seslendiniz. Tepki gösterin, sokağa çıkın, izin vermeyin çağrısı yaptınız. Ki bu insanların terörist oldukları anlaşıldı. İnsanlara bu çağrıyı yaptınız, inanılmazdı. Bütün dünya izledi o anları. İnsanlar sokaklara döküldü, F16’nın o şekilde gelip de helikopter yükseliyor alçalıyor, kimsenin hayal edebileceği bir şey değildi.

“GÜLEN’İ KORUMAK İÇİN BİR NEDENİMİZ YOK”

Türkiye’nin sıradan vatandaşlarını da gördük, tankların önüne yatan vatanseverleri gördü dünya. Bildiğim kadarıyla kimileri de ezildi yanlış bilmiyorsam. Türk halkının ulusal güvenliği konusunda yaşadığı hassasiyeti anlıyoruz. ABD sorumluların adalet önünde hesap vermesi için çaba gösterecek hukukun üstünlüğü çerçevesinde. Şu anda ABD’li uzmanlarımız Ankara’da sizin ve yetkililerinizle görüşerek yakın işbirliği içerisinde. Gerekli belgeler toplanıyor, Gülen’in iadesiyle ilgili. İkili iade anlaşması çerçevesinde belgeler toplanıyor, avukatlar mesele üzerinde çalışıyor.

Türk halkı da bilmeli mutlaka. Gülen’i korumamız için bir sebebimiz yok. Aslına bakarsanız Gülen için iade istenmiş. Mahkeme reddetmiştir. Mahkemeden itiraz geldi. İnceleniyor.

ERDOĞAN’IN KONUŞMASINDAN SATIR BAŞLARI

FETÖ’nün elinde F16’lar vardı, benim vatandaşımın elinde sadece bayrağı vardı. Ve o bayrağı ile beraber tankların üzerine yürüyor 12 gibi saat gibi kısa bir zaman içerisinde bu darbe girişimini püskürtüyor. Onun için öncelikle milletime tekrar şükranlarımı ifade ediyorum. Bugün şehitlerimizin sayısı 241 oldu. 15 yaşındaki gencinden tutun, yaşlısına kadın erkek demeden onlar bu direnişi sergilediler. Bu bir ortaya konulan tavrın ifadesiydi. Bundan dolayı tabii milletimizle iftiharımız çok farklı çünkü demokrasi milletin bu şekilde sahiplenişiyle ayakta durabilirdi.

ABD ile uzun bir geçmişe dayanan stratejik ortaklığımız var, sayın Barack’la stratejik ortaklıktan model ortaklığa dönüştü. Model ortaklıkla farklı bir zemine ulaşmış oldu. Sayın Biden ülkemize gerçekleştirdiği ziyaret ile TBMM’yi de gezmek suretiyle gördü. Belgeleri vereceğim. FETÖ hakkında milletin hissiyatını ilk elden gördüğü için ayrıca memnunum. 15 Temmuz gecesi cereyan eden bu olaydan sonra milletimizin direnişi farklı bir şekilde geliştiği gibi büyük bir kazanım elde ettik. Tüm siyasi partiler, düşünce grupları birliği yakaladı, beraberliği yakaladı. Bu bizler için önemli fırsattı.

“Terör örgütünü ABD’den idare ediyor”

FETÖ ele başısının ülkemize en kısa zamanda özellikle iadesidir talebimiz. Mahkeme kararından bahsediyorlar, bizden 15 Temmuz öncesi bu örgütün yaptıklarına dair 85 koli halinde gönderdik. Şu anda da 15 Temmuz’dan sonrasına ait olan dosyalar da hazırlık yapılıyor, ulaştırılacak. ABD ile Türkiye arasında suçluların iadesi arasında olan sözleşmemiz gereği bu tür kişiler en azından gözaltına alınır, tutuklanır ve mahkeme boyunca da gözaltında bulunurlar. Bu zat bulunduğu yerden terör örgütünü idare etmeye devam ediyor. 170 ülkede okulları, iş yerleri birçok yerleri var. Oradan yönetmeye devam ediyor. Basın mensupları Pensilvanya’ya götürülmek suretiyle söyleşiler yapıyorlar. ABD’de yayın organlarıyla birçok aynı kişiyle söyleşiler yapıyorlar, dünyadaki eylemini devam ettiriyor. Bu bakımdan bunun kontrol altında tutulması ancak gözaltına alınmasıyla ki sözleşmemizde var, bunun göz ardı edilmemesi gerekir diye hatırlatmak istiyorum. ABD’nin haklı beklentilerimizi karşılayacak gerekli adımı atacağına inanıyorum.

“Özgür Suriye Ordusu
Cerablus’ta kontrolü ele geçirdi”

Bugün Cerablus noktasında bir adım atılmıştır. Cerablus, ülkemize 20-30 km mesafede olan bir il konumundadır, sürekli oradan bizim ilçemiz Karkamış’a yapılan havan topu atışları sebebiyle rahatsızlığımı dile getirdik fakat bu anlatılamadı veya anlaşılamadı. Koalisyon güçleriyle görüşmeleri yaptıktan sonra nihai kararımızı verdik, Cerablus’a ÖSO ile birlikte koalisyon güçlerinin hava güçleriyle oraya giriş sağlandı. Şu an itibariyle Cerablus’u ÖSO mensupları ve Cerablus’lu olanlar geri almış durumdalar. Orada hükümete ait veya resmi konutları vs. ele geçirmiş durumdalar. DAİŞ de Cerablus’u terk etme durumunda kalmış vaziyettedir. İster DAİŞ, PKK, PYD, YPG, DHKP-C olsun bunlar bize göre terör örgütüdür. El Şebab olsun, terör örgütüdür. Terör örgütünün iyisi kötüsü ayrımı yapılamaz. Terörist teröristtir. Bizim anlayışımız budur.

“Esed’in başında olduğu
Suriye’ye demokrasi gelmez”

Milli güvenliğimizin tehdit edilmesine müsaade edemeyiz. Her gün her zaman Aylan Kürdi’lerin Ümran’ların yüreğimizi kanatan fotoğraflarına şahit oluyoruz. İnşallah bundan sonra Suriye halkının kendi seçeceği bir yönetici ile yönetilmesi anlayışını yakalarız. Evet demediği bir kişiyle zorla idare edilmesine müsaade edemeyiz. Esed’in başında olduğu Suriye demokrasiye ulaşamayacaktır. 600 bine yakın insanın yanında yer almayı Türkiye olarak zulüm olarak adlandırıyoruz. ABD’nin bu konuda çok daha hassas ve gerekli desteği vereceğine inanıyorum. Zaten sayın Başbakanımızla da etraflıca yaptıkları görüşmeler neticesinde baya güzel, başarılı bir zinciri olduğuna inanıyorum. Tekrar kendilerine ülkemize, başkentimize geldikleri için teşekkür ediyorum.

Cerablus’taki operasyon

Biden: Onları havadan koruyoruz. DAİŞ oradadır ve biz inanıyoruz ki Türk sınırları Türkler tarafında, Türklerin kontrolünde olmalıdır. Sınırlar işgal edilmemelidir. Suriye’nin toprak bütünlüğü olmalıdır. Biz Türkiye ile yakından çalışmak istiyoruz. Bu operasyonlar kapsamında ve DAİŞ’i yok etmekle ilgili olarak. Biz operasyonu destekliyoruz.

Erdoğan: Bu değerlendirmeye katılıyorum. Yalnız hanımefendinin bir sürçü lisanı oldu. İslam devleti dersek yanlış olur, DAİŞ ifadesidir asıl olan. İslam Devleti’nden terörist çıkmaz, DAİŞ bir terör grubudur. İslam barış kavramından türeyendir. İslam’a mensup olan bu katliamları yapmaz. 12 yaşındaki çocukları canlı bomba olarak halkın arasına sokmaz, sokamaz. DAİŞ bunun bedelini çok ağır ödeyecek. Yeter ki barışa koşanlar el birliği yapsınlar.

Sözcü