GüncelGündem

Adalet Bakanı Bozdağ: Başörtüsü değişikliği için gerekirse referanduma da gidilebilir

Paylaş:

ANKARA (AA) – Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Anayasa’da “başörtüsü” ile ilgili değişikliğin yapılması çalışmalarının sürdüğünü belirterek, hem başörtülü hem de başı açık olan kadınların haklarını teminat altına alan bir düzenleme yapılacağını, gerekirse referanduma da gidilebileceğini bildirdi.

TRT Haber canlı yayınına katılan Bozdağ, gündemi değerlendirdi, soruları yanıtladı.

Diyarbakır Cezaevi’nin müzeye dönüştürülmesi konusuna değinen Bozdağ, cezaevinin kötü bir şöhretinin bulunduğunu, bu durumun Türkiye’nin görünümünü de olumsuz etkilediğini vurguladı. Bozdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2021’de cezaevinin müzeye dönüştürüleceğini açıklamasının ardından cezaevindeki hükümlülerin diğer cezaevlerine dağıtılmaya başlandığını bildirdi.

Bozdağ, “Böylesi hak ihlalleriyle, acı hatıralarla anılan bir cezaevini kapatmak Adalet Bakanı olarak bizim için bir şeref ve bir onurdur. Hükümet olarak da hükümetimizin büyük bir başarısı, büyük bir iradesidir.” dedi.

Daha önce Ulucanlar Cezaevi ile Yassıada’nın da cezaevi kimliğinden kurtulduğunu aktaran Bozdağ, “Artık Türkiye cezaevleri ve infaz sistemi içerisinde Ulucanlar Cezaevi yoktur, Diyarbakır Cezaevi yoktur, Yassıada yoktur.” ifadelerini kullandı.

Cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin sıhhatleri ve ihtiyaçlarının insan onuruna yakışır bir şekilde temin edilmesinin sağlandığını, Türkiye’nin bu konuda önemli mesafe katettiğini dile getiren Bozdağ, “Türkiye’de işkence ve kötü muameleye sıfır tolerans politikası biz iktidara geldiğimiz günün hemen ardından uygulamaya konuldu.” değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Bozdağ, işkence ve kötü muamele suçlarında zaman aşımının bulunmadığını, delillerin ortaya çıkması halinde hukuk sisteminin gereğini yapacak mekanizmalara sahip olduğunu kaydetti.

CHP’nin “başörtüsü” teklifi

Adalet Bakanı Bozdağ, CHP’nin başörtüsü hakkındaki teklifine ilişkin, “CHP’nin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne verdiği teklif esasında şu anda olmayan sorunu yeniden sorun haline dönüştürecek bir yasal dayanak teşkil ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Bozdağ, teklifin ortaöğretim ve yükseköğretimdeki öğrencileri kapsamadığını, kamu ve kamu kurumu niteliğindeki kadınları da kapsamadığını, kamu kurumu niteliğindeki kuruşlarda da sadece bir mesleği icra eden kadınları kapsadığını dile getirdi.

Daha önce 2008’de MHP ile Anayasa’nın 10. ve 42’inci maddelerinin değiştirildiklerinde CHP’nin Anayasa Mahkemesine gittiğini anımsatan Bozdağ, gelinen noktada verilen teklifin sebebinin başkanlık sistemi olduğunu söyledi.

CHP’nin oy almak, iktidar olmak için mütedeyyin insanlara yaklaştığını ifade eden Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün gelinen noktaya gelince sebebi nedir? Çok net söylüyorum. Sebebi başkanlık sistemidir. Çünkü başkanlık sistemi, seçilmek için 50 artı 1’in oyunu zorunlu kılıyor. Şimdi siz bu ülkenin din ve vicdan hürriyeti isteyen veya inancı gereği başını örten kıyafet tercihinde bulunan kadınlara ve diğer insanlara karşı şaşı bakarsanız onların oyunu alamazsınız. Muhtemeldir ki bu 50 artı 1, CHP’yi bu noktaya getirdi. Çünkü 50 artı 1’in farklı zihniyetleri, fikirleri de birbirine yaklaştırmaya zorlama gücü var. 25, 30, 40’la iktidar olamayınca, sabit oyları yetmeyince karşıdan oy alacak. Nasıl alacak? İşte bu açıdan bir sebeple alacak. Onun içine bakarsanız ne yapıyorlar? Bir sürü vatandaşlarımızın kanaatlerini etkilemek için bu yönde teklifler gündeme getiriyor. Değiştik diyor. Eskisi değiliz diyor. Başkanlık sisteminin değiştirici gücüdür bu.

Sayın Cumhurbaşkanı’mızın muhalefetin bu ülkede neredeyse asra yakın değişmeyen kodlarını değiştirmeye başladığını da gösterir. Yani Cumhurbaşkanı’mızı yenme ve onun bir daha kazanma korkusu onları eminim daha fazla mütedeyyin insanlara yaklaşmaya da zorlayacaktır. Bir yandan Cumhurbaşkanı’mızın liderlik başarıları ve çalışkanlığı bu ülkeye kazandırdıkları yirmi yıldır yenilmez bir başpehlivan oluşu. Öte yandan da yeni sistemin elli artı bir oy arayışı Cumhuriyet Halk Partisini böylesi bir değişime zorlamıştır. İnşallah bu değişim devam edecek CHP’de.”

Bekir Bozdağ, CHP’nin teklifinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anayasa değişikliği yapılması önerisinde bulunduğunu hatırlatarak, öncelikle siyasilerle, daha sonra da akademisyenlerle çalışma yaptıklarını bildirdi. Kabineye bu konuda sunum yaptığını anlatan Bozdağ, çalışmalar sonucunda da düzenlemenin tek maddede yapılmasına karar verildiğini kaydetti.

Söz konusu düzenlemenin adresinin Anayasa’nın 24’üncü maddesinde düzenlenen din ve vicdan hürriyeti olduğunu belirten Bozdağ, şöyle devam etti:

“Zira bu sorun vatandaşlarımızın din ve vicdan hürriyetini, Anayasa’da yer alan temel hak ve hürriyetlerini kullanırken Anayasa’nın teminatına uygun bir biçimde kullanamadığını gösteriyor. Onun için biz buraya koyduğumuzda doğru adres, doğru yer burası. Ve ona göre bir düzenleme yapılacak, Meclisimizden de geçerse Anayasa hükmü olacak. Ama bu düzenleme sadece başını örten kadınlarımızın değil aynı zamanda başı açık olan kadınlarımızın da haklarını hukuklarını koruyan ve ikisini de teminat altına alan bir düzenleme olacaktır.”

Bozdağ, düzenlemenin Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kamuoyuyla paylaşıldıktan sonra büyük bir kabul göreceğine inandığını ve CHP’nin de destek vermemek için fazlaca bir bahane bulamayacağını dile getirdi.

Anayasa’nın 24. ve 41’inci maddelerinde değişiklik

Bozdağ, sivil anayasa konusuna ilişkin bir soru üzerine, 2 maddelik bir düzenleme olacağını, birincisinin Anayasa’nın 24’üncü maddesinde, diğerinin ise Anayasa’nın 41’inci maddesinde olacağını ifade etti.

Ailenin Türk toplumunun temeli olduğuna işaret eden Bozdağ, “Eğer biz Türk milletinin daima güçlü olmasının ve Türk devletinin de güçlü olmasını istiyorsak bunun ön şartı toplumun temeli olan ailenin güçlü olmasıdır. Aileye yönelecek her türlü tehdit, tehlike karşısında devletin aileyi koruyucu, kollayıcı her türlü mekanizmaya sahip olması ve bunu işletmesi son derece önemlidir.” değerlendirmesinde bulundu.

Avrupa Birliği’ne üye pek çok ülkede de aileyi koruyucu Anayasa değişiklikleri yapıldığını aktaran Bozdağ, “Türkiye’de bu noktada bir adım atacak ve aileyi koruyucu esasında kamuoyuna açıklandığında da hiç kimsenin karşı çıkamayacağı bir düzenlemeyi biz 41’inci maddede, milletimizin huzuruna getireceğiz. Meclisimizin değerlendirmesine, milletvekili arkadaşlarımız sunacaklar.” diye konuştu.

Bozdağ, yeni yargı paketi hazırlığının da sona geldiğini ve yakın zamanda kamuoyu ile paylaşılacağını söyledi.

Meclis iç tüzüğünde değişiklik önerisi

Bakan Bozdağ, CHP Milletvekili Burak Erbay’ın TBMM kürsüsünde çekiçle telefon kırması hadisesinin hatırlatılması üzerine, Meclis iç tüzüğünde de değişiklik yapılması gerektiğini söyledi.

Milletvekillerinin kürsü sorumsuzluğunun bulunduğuna işaret eden Bozdağ, çoğu zaman temiz bir dil yerine kötü bir dil kullanıldığını, Meclise yakışmayan işler yaşandığını belirtti. Bozdağ, “İç tüzük kurallarında bazı değişikliklere ihtiyaç olduğunu biz de hep söyledik. Grup başkanvekilliğimiz döneminde de biz bunları gündeme getirdik ama maalesef Mecliste bu konuda bir konsensüs sağlanamadı. Umarım bundan sonra sağlanır.” ifadelerini kullandı.

Bozdağ, TBMM Genel Kurulu’na silahla girilemeyeceğini, çekicin de silah olduğunu söyledi.

Milletvekilleri hakkında hazırlanan fezlekelere ilişkin de konuşan Bozdağ, şu anda 2 bine yakın fezleke bulunduğunu, bu sayısının çok fazla olduğunu bildirdi.

Dezenformasyonla mücadele düzenlemesi

Adalet Bakanı Bozdağ, kamuoyunda dezenformasyonla mücadele düzenlemesi olarak bilinen yasal düzenlemeye ilişkin, “Bu yasa kadar haksız saldırıya uğramış, Mecliste kabul görmüş çok az yasa var.” diye konuştu.

“Bu yasa bireyin onurlu ve saygın bir vatandaş olarak yaşaması yanında, devletin de huzur ve güvenlik içerisinde olmasına bir teminat getiriyor.” ifadelerini kullanan Bozdağ, yasal düzenlemede tartışılan 29’uncu maddenin endişe, korku ve panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlıkla ilgili gerçeğe aykırı beyanları kapsadığını dile getirdi.

Bozdağ, Türk Tabipleri Birliği Başkanı (TTB) Şebnem Korur Fincancı’nın, “Türk Silahlı Kuvvetlerinin kimyasal silah kullandığı” iddiasının ise bireysel olduğunu, dezenformasyonla mücadele düzenlemesi kapsamına girmediğini söyledi.

Söz konusu iddianın büyük bir iftira olduğunu kaydeden Bozdağ, şöyle konuştu:

“Hem Türk milletine iftiradır hem de Türkiye Cumhuriyeti devletine bir iftiradır. Terör örgütlerinin ağzıyla konuşup, terör örgütlerinin her uydurduğuna doğru diye atlayanların bu milletle olan bağını tartışmakta hiçbir çekince yok. Bunun cezası zaten bizim mevzuatımızda var. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Soruşturma devam edecektir. O yargı konusu bizim işimiz değil. Yargı kendi mecrasında işleyecek. Ama ondan bağımsız olarak söylüyorum. Türk Tabipler Birliğinin üyesi olan hekimlerimizin hepsine sesleniyorum, odalara sesleniyorum, böyle bir başkanı taşımak zorunda değiller. Milletine düşman, devletine düşman, terör örgütüne hayran birisiyle Türk Tabipleri Birliğinin anılmasını doğru görmem. Esasında bizden önce Türk tabiplerinin buna karşı çıkması lazım. Türk Tabipleri Sen bizi temsil edemezsin demesi lazım.”

Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliği süreci

Adalet Bakanı Bozdağ, Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliği sürecine ilişkin soruyu da cevapladı.

Bu konuda üçlü takip mekanizmasının kurulduğunu anımsatan Bozdağ, yakında Finlandiya’dan bir heyetin Türkiye’ye geleceğini, teknik düzeyde görüşmeler yapılacağını bildirdi.

Türkiye’nin, varılan mutabakat çerçevesinde başlangıç kısmına “evet” dediğini aktaran Bozdağ, bunun terör örgütlerine verdikleri desteği kesmek ve Türkiye’nin taleplerine olumlu cevap vermek kaydıyla olduğunu söyledi.

Bozdağ, şunlar kaydetti:

“Türkiye bu adımı olumlu sonuçlandırabilir. Başlangıçta evet demek bu işin bittiği anlamına gelmez. Bu sürecin Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu tarafından da onaylanması gerekir. Genel Kurul’dan çıkmadan bu işe sona erdi kimse diyemez. O yüzden süreci takip edeceğiz. İsveç Başbakanı da Sayın Cumhurbaşkanımızdan randevu talep etti bildiğiniz gibi. Yakında muhtemelen o da Türkiye gelecek. Bu konuları konuşacağız, konuşulacaktır. Türkiye’nin talepleri yerine geldiği takdirde Türkiye elbette İsveç’in de Finlandiya’nın da NATO üyeliğine herhangi bir rezerv koymaz. Ama talepleri yerine gelmezse Türkiye sözünde duran bir ülkedir. Sözümüzü tutar, bu süreci tıkarız.”

Anayasa değişikliğinde referandum ihtimali

Bakan Bozdağ, Anayasa’daki değişiklikler konusunda referandum ihtimali bulunup bulunmadığına ilişkin soru üzerine, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konuda “Gerekirse millete sorarız.” ifadelerini kullandığını anımsattı.

Bozdağ, “Din ve vicdan hürriyeti gibi ailenin korunması gibi böyle bir düzenlemeye karşı direnip bunu referanduma gidecek bir süreci zorlayanlar bunun millete hesabını veremezler. Yani burada korunan değerler 85 milyon aziz milletin koruduğu değerlerdir. Aile bu aziz milletin değer verdiği şeydir. Şimdi ben metin ortaya çıktığı zaman, işin doğrusu şahsi görüşüm bu benim, diğer partilerin buna karşı bir fazla argüman geliştireceğini düşünmüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

Referanduma gidilmesi halinde kahir ekseriyetin kabul edeceğini düşündüğünü belirten Bozdağ, şunları söyledi:

“Referanduma da gideriz, bunu milletimize sorarız. Milletin hakemliği bizim için kıymetlidir. Millet ne derse başımız üstündedir. Cumhurbaşkanı’mız milletin bu konudaki iradesini biliyor. Biz de biliyoruz. Esasında herkes biliyor. Böyle bir konu, milletin huzuruna gittiğinde CHP’li seçmenlerin dahi önemli bir kısmının buna ‘evet’ diyeceğinden benim hiçbir tereddüdüm yok. Yani kim ailenin korunmasına karşı çıkabilir? Kim insanların inancı sebebiyle tercih ettiği kıyafet yüzünden temel hak ve hürriyetlerinden, eğitim hakkından, çalışma hakkından, siyaset yapma hakkından mahrum edilmesini, adil ve doğru görebilir? Yani mümkün değil. Referandum, bu milleti, muhalefetin hiç tanımadığının ve Türkiye’de de hiçbir zaman iktidar olamayacaklarının somut göstergesi olur. Ben onun için muhalefetin referanduma bu işin gidişine izin vermeyeceğini düşünüyorum.”

“20 yıldır AK Parti alın teriyle koşuyor”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Sivas’ta, “Bir de beni deneyin” ifadelerini kullandığının, AK Parti’nin ise “Türkiye yüzyılı” başlığını benimsediğinin hatırlatılması üzerine Bozdağ, “Karşıda denenmedik kim var?” dedi.

Turgut Özal döneminden sonra Türkiye’yi yönetenlerin içinde “6’lı masa”da bulunanların var olduğunu belirten Bozdağ, “İktidar oldular geçmişte. Memlekete kazandırdıkları ortada, kazandıramadıkları ortada. Bakın yirmi 20 yıldır AK Parti alın teriyle koşuyor.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dış politikayla uğraştığını, AK Parti’yi, Türkiye’yi yönettiğini söyleyen Bozdağ, muhalefet partilerinin tek işlerinin AK Parti’ye muhalefet etmek olduğunu söyledi.

Erdoğan’ın sürekli siyaset alanında olduğuna dikkati çeken Bozdağ, “Başkanlık sistemi bir defa demin de söyledim, CHP’yi dönüştürdüğü gibi Türkiye’yi de dönüştürmeye devam edecektir. Bu Türkiye’de siyasi istikrar, güçlü iktidar, iyi yönetim ve bunun doğurduğu güveni, sistemin doğal sonucu haline getirdi.” dedi.

Bozdağ, 1991’den AK Parti iktidara gelene kadar 2 ekonomik kriz yaşandığını, 9 hükümetin görev yaptığını ve 28 Şubat darbesinin yaşandığını anımsattı. Başkanlık sisteminin Türkiye’ye kazandırılmasıyla Türkiye’nin siyasilerin veya başka hesap sahiplerinin güdümünde istikrarsızlaşmasının önünün kapatıldığını belirten Bozdağ, şunları kaydetti:

“Türkiye’nin istikrara, güçlü iktidara ve iyi yönetime ihtiyacı var. Bu da bu sistemle. Biz 20 yıldır vatandaşımızın bize neden değer verdiğinin farkındayız. Çalıştığımız için, proje ürettiğimiz için, eser ürettiğimiz için hayatına dokunduğumuz için ve hayatının her alanında olumlu gelişmelere vatandaşımız kendi evinde de şahit olduğu için bize oy veriyor. Eksiklerimizden kızıyor ama tartıyor, 100 üzerinden. 60’ı iyiyse bize hakkımızı veriyor, biz bunu görüyoruz. Onun için de her seçimde biz yeniyi temsil ediyoruz. Bakın muhalefetin söylediği şeylere bakarsanız onlar dünü vadediyor. Parlamenter sisteme döneceğiz. Krize, koalisyona yeniden Türkiye kapı aralayacak. Biz diyoruz ki ‘Türkiye yüzyılı yapacağız.’ Biz ileriye bakıyoruz. Umut burada. Yeni söz burada. AK Parti her dem tazelendiği için güçlü. Yeni fikirler ürettiği için.”

Muhabir: İsmet Karakaş

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu