Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, beraberindeki AKP Genel Lider Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AKP Genel Lider Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu ile Adana’nın Çukurova ilçesi Yurt Mahallesi’ndeki Zeray Apartmanı’nın enkazında devam eden arama-kurtarma çalışmalarını inceleyerek yetkililerden bilgi aldı.
Kirişci, burada yaptığı açıklamada, bir asrın zelzelesi olarak nitelendirilen sarsıntıları Türkiye’nin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine herkesin hissettiğini kaydetti. Yakın tarih için 1939 Erzincan Depremi’nin en büyük zelzele olarak bilindiğini belirten Kirişci, şunları söyledi:
* “Fakat şu anda bu zelzele bilhassa saat 04.17’deki sarsıntı sonrası 13.24’teki ikinci başka sarsıntıyla çok büyük bir boyut kazanmış oldu. Bu türlü bir zelzelenin yaraları elbette ağır ancak şu var; Türkiye olarak her vakit bir olduk, bir arada olduk. Devlet millet kucaklaştı, kaynaştı.
* Buna ait acıları bir an evvel dindirmek, o enkazın altında olan her bir kardeşimize erişmek için nitekim cansiparane çalışan AFAD başta olmak üzere istekli teşekküllerimiz, herkes, vatandaşlarımız büyük bir uğraş gösteriyor.
* Kelam konusu sarsıntı Türkiye’nin sonlarının ötesinde de hissedildi. Suriye başta olmak üzere Lübnan, İsrail, Ürdün gibi ülkeler de etkilendi. Genelde sarsıntılar olur, çabucak civar vilayetlerden size yardıma gelinir. Ancak o denli bir sarsıntı ki civardaki bütün vilayetlerin de sizden daha ağır yaşadığı bir sarsıntı. Sahiden tanımı mümkün olmayan bir sarsıntı.
* İkinci sarsıntıyla konutlarına girenler ki mesela Adana için söyleyelim, 4 bina girilmemesi gerektiği halde ikinci zelzelede yıkıldığı için de bizim yıkılan bina sayımız bu manada 11’e çıkmıştır. Münasebetiyle bu zelzelenin yaralarını sarmak, millet olarak hepimize düşüyor.
* An prestijiyle Adana’da 188 vatandaşımız hayatını kaybetti, bu sarsıntıda. İnşallah onlar şehit olmuşlardır. Yaralı sayısı da 3 binin üzerinde.”
ÇELİK: ENKAZDAN ÇIKANLARIN KAYDI TUTULUYOR
AKP Sözcüsü Ömer Çelik ise ekiplerin belli enkazlara yanındaki binaların yıkılma tehlikesi sebebiyle müdahale edemediğini belirterek şu tabirleri kullandı:
* “Şimdi onların denetimli olarak yıkılması sağlanıyor. Yani burada 24 saat aslına nazaran bütün arkadaşlarımız ellerinden gelen uğraşı gösteriyorlar. Neredeyse herkes en fazla 1-2 saat uyuyarak bunu yönetmeye çalışıyor.
* En büyük dileğimiz, temennimiz enkaz altındaki canlarımıza sağ salim kavuşmak Çok büyük bir alanda milyonlarca insanımızı etkileyen, yalnızca bizim tarihimizin değil dünya tarihinin en büyük afetlerinden biri bu.
* Kimileri diyor işte ‘Okyanuslar hariç bu türlü bir afet olmamış.’ Münasebetiyle burada birlik içinde, beraberlik içinde bu felaketi de daima birlikte aşacağız. Burada yüreğimiz bir, kalbimiz bir, hepimiz enkaz altındaki canlarımız için çaba ediyoruz.
* Alışılmış çok sayıda maalesef üzücü şey de oluyor. Bir sürü provokasyon, yanlış haber; hastanedeki çocukların fotoğraflarının yayınlanması üzere. Burada uyum çadırları var.
* Bu uyum çadırlarında enkazdan çıkan, binalardan çıkan herkesin kaydı tutuluyor. Çocuksa çocuk, o halde müdafaa altına alınıyor. Yani rastgele bir formda istismara müsaade etmemek için bütün önlemler alınıyor. Allah milletimize zeval vermesin. Herkes koştu buraya geldi.
* Devlet sizin devletiniz. Devletin bütün imkanları doğal ki vatandaşımız için lakin şunu bilelim ki yetişilemeyen bir yer varsa afetin büyüklüğü ve birtakım imkansızlıklar sebebiyle oldu.” DHA
