Ekonomi

Asgari ücret cumhuriyeti

Paylaş:

Son günlerde sabit gelirlilerin en çok konuştuğu şeyler, ne seçimler ne de siyasi tartışmalar. Onların tek derdi, artık maaşlarının başta gıda olmak üzere zorunlu harcamalara bile yetmediği gerçeği. Giysi, ayakkabı gibi ihtiyaçlar çok zorunlu değilse asla karşılanmıyor. Makyaj malzemesi, kozmetik vb ürünlerin ise artık alışveriş listesinde yeri bile yok. Yandaş medya yılbaşında asgari ücretin 8 bin liraya çıkacağını müjdelerken, yaklaşık 14 milyon çalışanın neredeyse yarısının asgari ücret ve onun biraz üstü gelire sahip olduğu gerçeği bir tokat gibi çarpıyor. Asgari ücret şu anda 270 dolarla son 10 yılın en düşük seviyesine gerilerken, en son 9 bin 500 dolar olduğu açıklanan kişi başına milli gelirin aslında göçmen nüfusuyla 5 bin 400 dolara inmesi de durumun vehametini artırıyor.

Veri bilimci ve ekonomist Emre Akanak’a göre, Türkiye’de yüksek enflasyon başta olmak üzere işsizlik ve sefaletin ana nedeni; vasıfsızlaşma, niteliksizleşme ve tüm bunların ana kaynağı olan “rant ekonomisi”. Akanak, herhangi bir endüstriyel üretim yerine salt inşaat ile rant yaratma politikası 1950’lerden itibaren uygulansa da 1980’lerden itibaren arttığını ve özellikle 2000’ler itibarıyla ivme kazandığını ve tüm bir ülkenin yoksullaşması ile sonuçlandığını belirterek, şunları söylüyor:

‘Toplum hem kurban hem de sorumlu’

“Buna korkunç yüksek vergiler, aşırı yolsuzluk, dolaylı vergiler, kur korumalı mevduat) dahil olmak üzere farklı enstrümanlar ile servet transferleri de eklendiğinde yoksulluktan beslenen bir rant ekonomisi ve rant ekonomisinin yarattığı yoksullaşma ortaya çıkmaktadır. Türkiye’nin yoksullaşma süreci kısaca bu trajediden ibret olup, toplum bu trajedide salt kurban olmaktan öte, mevcut durumun sorumlularından biri.”

‘Çalışanlar arasında asgari ücretli oranı yüzde 40’a yaklaştı’

Türkiye’de asgari ücretin 270 dolarlara gelmiş olması sefaletin ne derece arttığının bir boyutu olsa da asıl sorunun, çalışan nüfus içinde asgari ücretli oranının 1978’den itibaren giderek artması olduğunu vurgulayan Akanak, “Eurostat verilerine göre Türkiye’nin hiçbir Avrupa ülkesinde görülmeyen asgari ücretli oranına sahip olduğu, en yakın Slovenya’nın dahi iki kattan fazla ilerisinde olduğu gözlemleniyor. Avrupa’daki en problemli ve en ciddi ekonomik problemlerle boğuşan İspanya’da bu oran yüzde 0.8, Portekiz’de yüzde 4.4 iken Türkiye’de resmi rakamlarla yüzde 36.2’ye yakın. Bir anlamda çalışan nüfusun neredeyse yarısı asgari ücretle çalışıyor ve asgari ücret TÜRK-İŞ ve DİSK verileri, hatta TÜİK verileri ile dahi açlık sınırının da altında. Gelinen noktada Türkiye, Sefalet Endeksi’nde Güney Afrika’dan çok daha ileri bir konuma gelerek, nüfusun sefaletle yüzleştiği bir ülke haline gelmiş bulunuyor” diyor.

‘Türkiye Gabon’un bile gerisine düştü’

Türkiye’nin dünya ekonomisindeki yeri ile asgari ücret arasında son derece ciddi bir ilişki olduğunu da vurgulayan Akanak, “Türkiye’nin dünya ekonomisindeki payı 2013’te yüzde 1,24 iken şu anda yüzde 0,83’e gerilemiş durumda. Bu Türkiye’nin nasıl yoksullaştığını net olarak ortaya koyuyor” diyor. Akanak, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Bir anlamda Türkiye giderek dünya ekonomisindeki yerini kaybederek daha da küçülmekte ve bunun sonucu olarak da daha az refah üretmekte ancak aynı zamanda hem kendi nüfusunun artışı hem de çık sınır politikası ve düzensiz göç nedeni ile tam anlamı ile sefalete sürüklenmektedir. Kurun belirli bir seviyede tutulması politikası ve negatif faizin giderek artması ihracatta da sorun yaratırken, aynı zamanda Türkiye’deki refahın düşmesi nitelikli işgücü kaybına da neden olmaktadır. Türkiye Tabipler Birliği, 2021 yılında Türkiye’yi terk eden doktor sayısını 1.405 olarak açıklarken, 2022’nin ilk 10 ayında bu sayı 2.153’e yükseldi. Üstelik elimizde mühendislere, yazılım uzmanlarına, bilim insanlarına yönelik herhangi bir istatistik ve bilgi bulunmuyor. Tüm bunlar birlikte değerlendirildiğinde Türkiye ağır bir yoksullaşma sarmalı içine düşmüş görünüyor. Dahası Global Initative ve diğer araştırmalara göre de Türkiye tüm dünyada organize suç merkezi haline gelmiş durumda. Bu tam anlamı ile içerisinden çıkılamaz bir durumu işaret ediyor. Türkiye’nin tam olarak nasıl bir seyir izlediği ve nasıl bir sefalete sürüklenerek gelişmekte olan ülkelerden ayrıldığını anlamak için İsrail ve Kore ile karşılaştırmak yeterli. Zira 1950’lerde bu üç ülke arasında durumu en iyi olan ülke Türkiye olup, en az üç kat refaha sahipken 2022 itibarıyla kişi başı geliri 50 bin dolar civarında olan İsrail ve 35 bin dolar olan Kore ile kıyaslanamaz duruma gelmiştir. Ayrıca kayıt dışı göçmenler de dikkate alındığında Türkiye’de kişi başı gelir 5 bin 400 civarına inmektedir ki, bu başlı başına ciddi bir sefalet demek. Bu rakam Gabon’dan bile düşük bir hayat standardı anlamına geliyor.”

‘Ana sorunlara değil, semptomlara odaklanan miyop politikalar uygulanıyor”

Türkiye’de son dönemde, özellikle 2019 itibarıyla gözlemlenmeye başlayan yüksek enflasyon ve kur artışlarının ekonomideki bozulmanın ana nedeni olmaktan çok, temelde ekonomideki bozulmanın semptomları niteliğinde olduğuna dikkat çeken Akanak, “Ancak Türkiye’nin ana problemi ekonomideki verimsizlik ve niteliksizleşme kaynaklı ana sorunlara odaklanmak yerine semptomlara odaklanan miyop politikaların uygulanması” diyor. Akanak, Türk toplumunun enflasyon ve işsizlik başta olmak üzere makroekonomik verileri takip etmediğini ve politikacıların da bu verilerin toplumda ciddi karşılığı olmaması nedeni ile daha çok “büyüme” verilerine odaklandığını belirterek, şunları söylüyor:

“Ayrıca Türkiye’deki en temel büyüme stratejisi ‘enflasyon ile büyüme’ stratejisi. Enflasyon bilinçli olarak artırılarak büyüme GSYH parasal olarak şişirilir ve salt TL üzerinden ‘büyüme hikayeleri’ yazılır. Salt para politikaları ile enflasyon yaratarak GSYH verilerinde herhangi bir çıktı artışı olmaksızın büyüme sağlama Türkiye’de çok sık uygulanan bir yöntem. Ancak özellikle 1950’lerden beri Türkiye’de uygulanan popülist politikalar birikimli etkisini özellikle küresel ayrışmanın arttığı pandemi sonrasında kendisini göstermeye başladı.”

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu