GüncelGündemTürkiye

Beyoğlu’nun durumu Amerika’nın ünlü gazetesine haber oldu

Paylaş:

İstiklal Caddesi’nin tanımlarken, ”Fransa için Champs-Élysées veya İngiltere için Times Meydanı neyse, Türkiye için İstiklal Caddesi de o” ifadesini kullanan gazete, ”İstanbul küresel sahnede bir gül gibi açarken, İstiklal Caddesi lokantalar, alışveriş dükkanları, sokak müzisyenleri, dilenciler ve protestocularla dolup taşardı. Tarihi tramvayı ile cadde, adeta bir fuar alanı gibiydi.” değerlendirmesini yapıyor.

”İSTİKLAL CADDESİ BİR KEYİFSİZLİK ALANINA DÖNÜŞTÜ”

Bugünlerde İstiklal Caddesi’nin bir ‘keyifsizlik’ alanına dönüştüğünü savunan makalenin yazarı Tim Arango, ”İstiklal’in yükselişi ve düşüşü. Cadde üzerindeki dükkanların kepenkleri ve duvarları graffiti ile boyanmış ve ‘Kiralık’ ilanları ile dolu. Kentin kültürel mekanları, sanat galerileri ve kitapçılar ortadan kaybolmuş. Hatta Starbucks bile şubelerinden birini kapatmış.” diyor.

Bir otelin kafesinde çalışan Mehmet Emin adlı çalışanın görüşüne yer veren gazete, Mehmet Emin’in, ”Durum çok kötü ve bir süre daha kötü olacak. Burası kent ekonomisinin kalbi. Yıllardır burada mağazalar açılırdı ve işler iyiydi.” ifadelerine yer veriyor.

”TÜRKİYE’NİN DERTLERİ BİTMİYOR”

Makalenin yazarı, devamında şöyle diyor:
”Başarısız darbe girişimi, sık sık yaşanan terör saldırıları ve Suriye’deki iç savaştan dolayı gelen milyonlarca mülteciden dolayı Türkiye’nin dertleri bitmek bilmiyor. Bütün bunların yansımaları bugünlerde İstiklal Caddesi’nde gözlemlenebiliyor.”
”Bugünlerde İstiklal Caddesi hala özellikle hafta sonları kalabalıklarla dolsa da, bunların arasında daha az turist ve çok fazla dilenci ile Suriyeli müzisyen görüyorsunuz. Mart ayında yaşanan intihar saldırısından dolayı, caddede ayrıca çok sıkı bir polis kontrolü söz konusu.”
Mesut Arıcı adında bir mağaza çalışanın görüşlerini soran Tim Arango, Arıcı’nın yaptığı, ”Çok endişeliyim. Ancak ne yapabiliriz? Hayat devam etmek zorunda.” yorumu da sayfasına taşıyor.

Makalesinde İstiklal Caddesi’ndeki dönüşümde Cumhurbaşkanı Erdoğan faktörüne değinen Arango, ”Aydınlar yıllardır sadece İstiklal Caddesi’nde değil, Beyoğlu genelinde bir değişim yaşandığı nısöylüyorlardı. Eski sinemalar, tiyatro salonları, kitapçılar, barlar, kafeler ve sanat galerilerinin bulunduğu yerlerde mağaza zincirleri, AVM’ler ve sahte Osmanlı alışveriş merkezleri türemeye başladı.” yorumunu yapıyor.

”BEYOĞLU’NUN KARAKTERİSTİK NOKTALARI BİRER BİRER YOK OLDU”

Makalesinde İstanbul Mimarlar Odası üyesi Mücella Yapıcı’nın da görüşlerine yer veren yazar, Yapıcı’nın, ”Beyoğlu’nu özel yapan tüm karakteristik noktalar birer birer kayboldu ve zaman içinde bölge ruhunu kaybetti. Eski tavernalar, kitapçılar, tiyatrolar ve özellikle sinema salonları kapandı.” yorumunu aktarıyor.
Makalede Al Monitor’de konuya dair bir makale yayımlayan Türk gazeteci Pınar Tremblay’ın ‘’Tarihi simgeler Beyoğlu’nu bir bir terk ederken, bunların yerini yeni işletmeler aldı. Bu üst segment işletmeler caddede uzun süre varlık gösterebilirdi. Ancak art arda yaşanan terör saldırıları ve turizme büyük darbe vuran maceracı dış politikalar buna izin vermedi.’’ ifadelerine de yer veriliyor.
Yazar ayrıca geçtiğimiz yıllarda mekanlara alkol ve masa-sandalye  düzenlemelerine de değinerek, Beyoğlu’nda on yılllardır fotoğrafçılık yapan 80 yaşındaki Ergun Çağatay isimli fotoğrafçının ‘’Erdoğan istiklal Caddesi’ni öldürdü. Çünkü İslamcı bir politikacı olarak alkol tüketimine karşı bir alerjisi var.’’ ifadelerine yer verdikten sonra, ‘’Türkiye oldukça dindar bir ülke ve pek çok Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Beyoğlu’ndaki alkollü mekanların bir kısmını ‘temizlemesini’ oldukça olumlu karşılıyor.’’ yorumunu yaptı.
turizmguncel
Paylaş:

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu