Big Bang’dan önce ne vardı?
Genel Görelilik Kuramı çerçevesinde geliştirilmiş olan Evren modellerinde, zamanda anına yaklaştıkça, yoğunluk, sıcaklık, basınç gibi fiziksel büyüklüklerin sonsuz değerlere ulaşarak bir matematiksel tekillik oluşmasının kaçınılmaz olduğunu daha önce belirtmiştik. Bunun fiziksel açıdan bir anlamı yoktur ve Genel Görelilik Kuramı çerçevesinde makrokosmos için geliştirilmiş olan modelin, Planck döneminin kuantik boyutlarında artık uygulanamaz oluşundan kaynaklanmaktadır. Bu açmazdan çıkış yolu ise, Genel Görelilik ile Kuantum Fiziğini bağdaştıracak yeni bir “kuantik gravitasyon” kuramının oluşturulmasıdır.
Matematiksel tekillikten kaçınmak için, kozmolojistler, Big Bang kuramı modellerini “Planck Çağı” diye tanımlanan saniyelik dönemden sonra başlatırlar, zira kuantum kuramına göre, daha küçük bir zaman diliminin fiziksel anlamı yoktur.
Gene de, “daha önce ne vardı?” diye soran meraklılara, kozmolojistler iki tür yanıt vermektedirler: bir kısmı, bu anı Evrenin ve zamanın mutlak bir başlangıcı olarak sunup, daha önce ne vardı sorusunun anlamsız olduğunu ileri sürerek konuyu kapatırlar. Bu kolay yanıt ile yetinmeyip, daha öncesini de araştırmak isteyenler ise – ki şimdi sayıları giderek çoğalmaktadır – çeşitli varsayımlar ileri sürmektedirler.
Daha 1920’li yıllarda, Alexandre Friedmann, Genel Görelilik Kuramı alan denklemlerinin matematiksel olarak, periyodik çözümlerinin bulunduğunu göstermiş, 1930’lu yıllarda da, Georges Lemaitre aynı konu üzerinde çalışmalar yapmıştı. Ancak, daha evvelce de değinmiş olduğumuz gibi, bu iki genç bilim adamının formasyonları matematik ağırlıklıdır. Zaten o dönemde, kuantum fiziği henüz emekleme çağında olduğu için, ellerinde araştırma yapacak gelişmiş böyle bir fiziksel kuram da yoktu.
Buna rağmen, Big Bang öncesi dönem hakkında bazı varsayımlar ileri süren kozmolojistler olmuştur. Örneğin, George Gamow, 1950’li yıllarda yayınladığı “Evrenin Yaradılışı” (Creation of the Universe) adlı kitabında, “Evrenin başlangıcında meydana gelmiş olan büyük basınç ve yoğunluk, daha önceki bir çöküntünün sonucunda olmuştur. Bugünkü genişleme, bu çöküntüde yoğunluk maksimum bir değere eriştikten sonra, Evrenin elastik bir “geri tepme” ile tekrar genişleme sürecine girmesinin sonucudur” şeklinde bir açıklama yapmıştı.
Ünlü fizikçi Steven Weinberg de, 1977’deki “İlk Üç Dakika” (The First Three Minutes) adlı kitabında “Bir olasılık da, sonsuz büyük yoğunlukta bir dönemin hiçbir zaman var olmamış olduğudur. Evrenin genişlemesi, daha önceki bir çöküntü döneminde yoğunluğun çok büyük ancak sonlu bir değere erişmesinden sonra, başlamış olabilir” demektedir.
Bugün ise, bu konuda, oldukça umut verici gelişmeler gözlenmektedir.
“Kuantik Gravitasyon Kuramı” adayları arasında, “İlmik Kuantum Gravite” (Loop Quantum Gravity) Kuramı oldukça iddialıdır. Bu kurama göre, maddenin elementer parçacıklardan oluşan süreksiz yapısı “Uzay-Zaman” için de geçerlidir, ancak “uzay-zaman atomları” nın boyutları o kadar küçüktür ki, bize sürekli bir “kontinuum” gibi gözükürler.
Uzay-zaman “atomları” nın madde ve enerjiyi içlerine alma ve sindirme kapasiteleri sınırlı olduğundan, “tekillik” oluşması engellenir. Süreksiz yapının sınırlı madde ve enerji depolama kapasitesi, çok yüksek yoğunluklara erişildiği zaman, gravitasyonun niteliğini değiştirerek, “çekici” olmaktan “itici” olmaya dönüştürür.
Big Bang öncesi Evren, çekici gravitasyon kuvvetlerinin etkisinde, bir “Büyük Çöküntü” (Big Crunch) geçirerek maksimum yoğunluğa eriştikten sonra, gravitasyon kuvvetlerinin “çekicilikten”, “iticiliğe” dönüşmesi sonucu, “Büyük Zıplama” (Big Bounce”) yaparak, sonunda “Büyük Patlama” (Big Bang) evresine geçer. Big Bang modellerinin birçoğunda, “inflasyon” diye nitelenen aşırı hızlı genleşme dönemi, bir çeşit, sonradan ekleme (ad hoc) niteliğindedir. Oysa “İlmik Kuantum Gravite” kuramcılarına göre bu olgu, uzay-zamanın atomik yapısının doğal sonucu olup, Evren çökünce, çekicilikten iticiliğe geçiş kendiliğinden devreye girer (26).
Umut verici olmakla birlikte, bu kuramın henüz yeterli deneysel ve gözlemsel kanıtları bulunmamaktadır.
Ancak, kuramı savunanlar, Demokrit’ in “atom”larının da ancak 2000 yıl sonra kanıtlandığını hatırlatarak, “bizimki o kadar uzun sürmeyecek” demektedirler.
Diğer bir “Kuantik Gravitasyon” adayı ise, “Süper Sicim” (Superstrings) kuramıdır. Aslında bu kuram, sadece “kuantik gravitasyon” kuramı olmayıp, bütün kuvvetleri birleştirme iddiasında olan bir yaklaşımdır. Onbir boyutlu bir uzay-zaman için tasarlanmıştır. Bu boyutlardan 10 tanesi uzay ve 1 tanesi zamandır. Boyutlardan yedi tanesi, Evrenin soğuması ile birlikte, gözlenemeyecek kadar küçülmüşler ve bugün içinde bulunduğumuz Uzayda, sadece gözleyebileceğimiz üç uzay boyutu kalmıştır.
Bu kurama göre elementer parçacıklar, noktasal varlıklar olmayıp, boyutları santimetreden küçük sicimler şeklindedir. Sicim kavramının bir avantajı şudur: İki noktasal kütle çok yaklaştıkça, aralarındaki etkileşim kuvvetleri ıraksak olur. Süpersicimlerde ise, böyle bir tekillik sakıncası yoktur. Süpersicim senaryosuna göre, Evren’in saniye öncesi çok yüksek enerjideki döneminde, gravitasyon kuvveti de diğer üç kuvvetle birleşikti ve sadece bir tek süper kuvvet vardı.
Oldukça spekülatif olan bu kuram, bugün henüz kanıtlanmış değildir ve bazı eleştirmenlere göre, fizikçiler matematiksel güzelliğinden dolayı bu yöndeki araştırmaları sürdürmektedirler.
Henüz, herkesin değilse bile, büyük çoğunluğun onayını almış bir “kuantik gravitasyon” kuramı yoktur.
Kaynak: Metin Hotinli, Büyük Patlama Kuramı, Bilim ve Gelecek Kitaplığı, Kasım 2010, s. 104-107
Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.
- Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
- Kan dolaşımını hızlandırır,
- Kronik yorgunluğu azaltır,
- Bağışıklık sistemini güçlendirir,
- Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
- Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
- Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
- Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
- Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.
Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER
- SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
- 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
- SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
- Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
- Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
- DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
- 05523307100-05325466184
- www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
- www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
- www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,