CHP Grup Başkanvekili Özel, gündemi değerlendirdi Açıklaması

CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel, iktidarın seçimin ertelenmesi için bir senaryo izlediğini ileri sürerek, “Senaryonun son sayfasında YSK’ye verilmiş bir misyon var; YSK’deki askerler de o misyonu yapıp enkazın altından Tayyip Bey’i, AK Parti iktidarını kurtaracak. Bu senaryonun Devlet Bey’e ilişkin kısmı oynandı. Bakalım devam edecekler mi?” dedi.

Özel, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Kahramanmaraş merkezli zelzelelerin çabucak akabinde partisinin 110 milletvekilinin bölgeye gittiğini anlattı.

Partisinin, can kayıplarına yol açan kusurları işleyenlerin cezalandırılması ve affedilmemesi için gerekenleri yapacağını lisana getiren Özel, cezalandırma kademesinde rastgele bir siyasi ayrıma gitmeyeceklerinin ve üniversal hukuk ile ülkenin kanunlarına uygun hareket edeceklerinin kelamını verdi.

Özgür Özel, RTÜK’ün bugün kimi televizyonlara “ceza yağdırma” hazırlığında olduğunu söz ederek, bunların cürmünün haberlerinde “devlet nerede?” telaffuzlarına yer vermek ve vatandaşın isyanını iletmek olduğunu savundu. Özel, RTÜK üyelerine vicdanlarının sesini dinleyerek ceza vermemeleri davetinde da bulundu.

17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen sarsıntısı anımsatan ve birtakım gazetelerin sonraki günkü manşetlerini basın mensuplarına gösteren Özel, kelam konusu gazetelerin bugün iktidarın “yanında yer aldığını” söyledi. Özel, AK Parti Genel Lider Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in, birebir devirde bir gazetedeki köşe yazısında yapılan yanlışların lisana getirilmesi konusunda susulmaması gerektiğini yazdığını aktararak, “Oysa ağzını açana had bildiriyordu Ömer Çelik. Zelzele konusundaki en ufak tenkit, algı operasyonu vatan hainliği…” kelamlarını sarf etti.

Depremin akabinde İskenderun Limanı’nda çıkan yangının kolaylıkla söndürülebilecekken bunun yapılmadığını ileri süren Özel, “Kimin konteyneriyse, biliyoruz; içinde ne varsa, çıkacak şüphesiz; yansın istiyor. Koca İskenderun’da limanı cayır cayır yaktılar. Günlerce sürdü. Yangın haberini yapana soruşturma açtılar.” diye konuştu.

“Hiç kimse 42 bin vefat sayısına inanmaz”

CHP Küme Başkanvekili Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, zelzelenin 3. günü alana gittiğini, 1999 sarsıntısında ise periyodun Başbakanı Bülent Ecevit’in birebir gün alanda bulunduğunu belirtti.

MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’nin, 1999 zelzelesi sırasında Başbakan Yardımcısı olduğunu anımsatan Özel, “Geçmişte sana yaptılar, artık ettiklerini buluyorlar, sen tekrar onların yanındasın.” sözlerini kullandı.

Osmaniye’ye gittiğini söz eden Özel, Devlet Bahçeli’ye ilişkin bir meskenin bulunduğu sokakta yıkılan binaların ve depremzedelerin bulunduğunu fakat bu konutun kapılarının açılmadığını söyledi.

Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, iktidarını sürdürmek için algı operasyonu yaptığını; zelzelenin çabucak akabinde toplumsal medyaya yönelik kısıtlamanın da bu tarafta bir adım olduğunu öne sürerek, “Ölenlerin sayısı seçim kaybettirmeye yetmiyorsa, kalanların ne hissettiği, ne algıladığı, ne kadar bildiği, ne oy kullandığı kıymetli onun için. Sorun burada, isyan buna.” dedi.

Deprem bölgesinde hala çadıra gereksinim olduğunu savunan Özel, öte yandan gerçek vefat sayısının, resmi datalardan çok daha fazla olduğunu tez etti. Özel, “Sahadaki hiç kimse 42 bin vefat sayısına inanmaz, inanması da hakikat değildir.” tabirini kullandı.

CHP Küme Başkanvekili Özel, Ulusal Savunma Bakanı Hulusi Akar ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, sarsıntının akabinde yürütülen faaliyetlere yönelik açıklamalarına işaret ederek, AFAD’ın gereğince işçisi olmadığını, ordunun kâfi sayıda Mehmetçiği alana göndermediğini savundu. Özel, “Hulusi Akar ‘Orduyu hazır ettim birinci gün.’ diyor. Lakin birileri o hazır birlikleri, çıkarma gemilerini değil, 7 bin 300 askeri istemiş. Bir paranoya var deniliyor. ‘Ordunun ne işi var.’ Sabah atışmışlar. Zira o daima acziyet olarak söylemişti. Kendi o vakit çok ordu düşmanı, askeri vesayet zıddı. 17 Ağustos 1999 zelzelesinde alana sürülen orduyu bir acziyet ve askeri vesayet olarak görüyor ya, tükürdüğünü yalamamak için milleti enkaz altında havasız, nefessiz bıraktı bunlar.” diye konuştu.

Özgür Özel, Cumhur İttifakı’nın arama kurtarma çalışmalarında gösteremediği uyumu hakaret ve küfür etmede gösterdiğini tez etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün sarf ettiği birtakım sözleri aktaran Özel, “Ben küfürlerine karşılık vermem esasen lakin millet onun hakkını, notunu verir. Diyor ki ‘Bana bir yıl müddet verin, nasıl düzelteceğimi göstereyim.’ Sana 21 yıl verdiler, nasıl yıktığını, enkaz yarattığını, nasıl liyakatsizlerle beceriksizce bir idare olduğunu gördük. Daha verecek bir ayı yok bu milletin size.” dedi.

Partisinin zelzele sonrası çalışmalarını anlatan Özel, kurdukları çeşitli komitelerin gerçekleştireceği faaliyetleri sıraladı.

“(Askere sığındı) dedirtmemek için mi?”

CHP Küme Başkanvekili Özel, basın mensuplarının sorularını da yanıtladı.

Depremin çabucak akabinde askerin alana inmediği tezlerinin sorulması üzerine Özel, bu bahiste çeşitli rivayetler olduğunu söyledi.

AFAD’ın sarsıntıda aciz kaldığını ileri süren Özel, “Süleyman Soylu, Martılar’ı dinliyordu. O sabah duya duya selaları duyduk. Zelzelede erken ikaz için bir şey çalmadı, ölenler için sela okundu. AFAD tartışılmasın diye, felaketin boyutlarından bihaber yahut ‘bir biçimde hallederiz.’ mantığıyla askeri alana sürelim talebine itiraz ettiği, sürülmüşlerin bir kısmının geri çağrıldığı, sayının 7 bin 300’de kaldığı söyleniyor.” diye konuştu.

Özel, kâfi sayıda askerin alana gönderilmemesinin nedenini sorarak, “Askeri alana sürmemesi ‘Askere sığındı.’ dedirtmemek için midir? Bir ihtimal ‘Darbe paranoyası’ diyorlar, bundan mıdır, diğer bir sebebi mi vardır, cevaplayacak olanlar, Hulusi Akar’dır, Ömer Çelik’tir, Tayyip Erdoğan’dır.” sözlerini kullandı.

Özgür Özel, seçim tarihine ait bir soru üzerine, zelzelenin akabinde yaraların sarılıp seçimin vakti vaktinde yapılmasının mümkün olduğunu söyledi. Seçimin 14 Mayıs’ta da 18 Haziran’da da yapılabileceğini lisana getiren Özel, şunları kaydetti:

“Seçimin sonucunu bile bile 14 Mayıs’ta seçime neden gitmek isterler? Bize gelen bilgi ve senaryo şuydu, evvel Devlet Beyefendi konuşacak ve diyecek ki, ‘Ne seçimden ne ulusal iradeden kaçarız.’ Sonra AK Parti’den eski ve mevcut yöneticiler konuşacak. Sonra Tayyip Beyefendi biraz daha ölçümleri aldıktan sonra seçim yapmak istediğini söyleyecek, tahminen de seçim kararını alacak. Senaryonun son sayfasında YSK’ye verilmiş bir vazife var; YSK’deki askerler de o misyonu yapıp enkazın altından Tayyip Bey’i, AK Parti iktidarını kurtaracak. Pazartesi günü MYK toplantımızda üzerinde konuştuğumuz bu senaryonun Devlet Bey’e ilişkin kısmı oynandı. Bakalım devam edecekler mi? Ancak millet kendisine karşı yazılan bu tip senaryoları daima yırtıp atmıştır. İstanbul seçimlerinin tekrarlanması ve İstanbul’un CHP’ye verilmemesi senaryosuna verdiği karşılığı unutmasınlar. Ne yaparlarsa yapsınlar milletten ve hesap vermekten kurtulamazlar.”