Can Dündar ve Erdem Gül’ün yargılandığı MİT TIR’ları davasının bugün yapılan duruşmasında ilk kez CHP Milletvekili Enis Berberoğlu ‘sanık’ sıfatıyla ifade verdi.
Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül, Cumhuriyet Gazetesi yazarı Can Dündar ve CHP Milletvekili Enis Berberoğlu’nun yargılandığı ve ‘MİT TIR’ları davası’ olarak anılan davaya İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün devam edildi. Davanın bugünkü duruşmasında Berberoğlu davayla ilgili olarak ilk kez sanık olarak ifade verdi. Mahkeme heyeti, Berberoğlu’na suçlamalar yönelten gazeteci Soner Yalçın’ın da tanık olarak dinlenmesine karar verdi.
MİT TIR’ları davasında bugün ilk kez CHP milletvekili Enis Berberoğlu, “siyasal veya askeri casusluk” ve “örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” iddiasıyla 20 yıldan 30 yıla kadar hapis istemi ile hakim karşısına çıktı. İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde gizlilik kararı nedeniyle kapalı yapılan duruşmaya Enis Berberoğlu ve Erdem Gül katıldı. Almanya’da bulunan Cumhuriyet gazetesi yazarı Can Dündar ise duruşmaya katılmadı.
Duruşma öncesinde Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nın önünde bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya Gül ve Berberoğlu’na destek amacıyla çok sayıda CHP’li milletvekili katıldı.
CHP’li milletvekilleri Gürsel Tekin, İlhan Kesici, Engin Altay, Erdoğan Toprak, Veli Ağbaba, Muharrem İnce, Barış Yarkadaş, Candan Yüceer, Ali Özcan, Sezgin Tanrıkulu, Hilmi Yarayıcı, Cemal Okan Yüksel, Mehmet Tüm, Tanju Özcan, Yaşar Tüzün, Erdin Bircan, Tur Yıldız Biçer, Bülent Öz, Namık Havutça, Mehmet Göker ve Utku Çakırözer, CHP Parti Meclis Üyesi Kadir Gökmen Öğüt, CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat ile DİSK Basın-İş ve Türkiye Gazeteciler Sendikası adliye önünde Gül ve Berberoğlu’na destek verdi.
Duruşma öncesinde DW Türkçe Servisi’ne konuşan Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül, bugün adliye önünde toplananların yalnızca kendi davalarına yönelik bir itirazı dile getirmediğini belirterek, “Bu sadece bizimle ilgili bir durum değil. Bir süredir çok sayıda gazeteci cezaevinde, gazeteler kapatılıyor, gazetelere el konuluyor. O nedenle bu dava bir ‘gazeteciliği savunma’ davasıdır. Bu haberi yazmanın ödettiği bedeli gösteren bir davadır” dedi. Adliyeler ve cezaevlerinin adeta gazetecilerin işyeri haline geldiğini dile getiren Gül, “Bir an önce gazeteciler adliyelerden ve cezaevlerinden çıkarılmalı” diye konuştu. Cumhuriyet Gazetesi yazar ve yöneticilerine yönelik tutuklamaların da Türkiye’de basın özgürlüğüne yönelik sistemli operasyonların bir parçası olduğunu savunan Erdem Gül, “Bir an önce bu durumun sona ermesini, arkadaşlarımızın özgürce işini yapabilmesini ve gazetelerin artık normal hayati faaliyetlerine dönmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.
