Çocuklara şiddet uygulayan 2 öğretmene mahpus istemi: Telefon ve yatak silah sayıldı

Tekirdağ Kapaklı’da temmuz ayında bir kreşte Anne E.E., meskende kızı D.E.’nin oynadığı bebeğini ellerini kurdele ile arttan bağlayıp uyutması üzerine şüphelendi. Annesinin bunu neden yaptığını sorduğu D.E., kreşte uyumayan çocukları öğretmenlerinin bağlayarak uyuttuğunu söyledi. Bunun üzerine E.E., bağlayan öğretmenlerin isimlerini kızından öğrendi, başka velilerle irtibata geçti.

E.E., 250 öğrencisi bulunan kreş idaresi ile görüşmek istedi. Olumlu talep alamayan veliler, bu yılın haziran, temmuz ve ağustos ayına ilişkin güvenlik kamerası manzaralarının kayıtlarının incelenmesini istedi. Bu talebi de kabul etmeyen kreş idaresi, 7 çocuğun kreşle alakasını kesip, ailelerine durumu mail ile bildirdi.

Velilerin hata duyurusunda bulunması üzerine Çerkezköy Cumhuriyet Başsavcılığı, bahisle ilgili inceleme başlattı. Savcılık kamera kayıtlarına el koyarak, incelemeye aldı. İmgelerde, bir öğretmenin çocuğu tutup yere attığı, birtakım çocukları itip kaktığı, üzerlerini değişirken sert davrandığı, bir öğretmenin çocuğu yere sert bir formda oturttuğu, çocukların yattıkları yatakları taşırken, başına çarptığı, ağlayan çocuğu zorla bezle masa sildirdikleri, sert davrandıkları çocukların ağladığı, bir çocuğun eline ve yüzüne vurdukları yer aldı.

CEP TELEFONU VE YATAK SİLAH SAYILDI

Görüntülerin incelenmesinin akabinde 7 veli ile Aile, Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Tekirdağ Vilayet Müdürlüğü kreşin küme sorumlusu öğretmen Selin M. ve Burçin Y. ile kreş idarecileri hakkında kabahat duyurusunda bulundu. Çerkezköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede, kreş öğretmenleri Selin M. hakkında, 9 çocuk için ‘Beden yahut ruh bakımından kendini savunamayacak durumda olan çocuğa karşı kamu görevlisinin sahip olduğu nüfuz berbata kullanmak suretiyle silahla taammüden kolay yaralama, ‘Zincirleme makus muamele’ cürümlerinden her bir çocuk için 1’er yıl olmak üzere toplam 9 yıl mahpus, Burçin Y. hakkında da 2 çocuğa yönelik, ‘Beden yahut ruh bakımından kendini savunamayacak durumda olan çocuğa karşı kamu görevlisinin sahip olduğu nüfuz berbata kullanmak suretiyle taammüden kolay yaralama’ cürmünden toplam 2 yıl mahpus cezası istendi. Kurumun müdürü Eser Y. ile yardımcısı Tayfun K., hakkında da ‘kamu görevlisinin cürmü bildirmemesi’ hatalarından 6 aydan 2 yıl kadar mahpus cezası talep edildi.

DURUŞMAYA TUTUKSUZ YARGILANAN ÖĞRETMENLER KATILMADI

Sanıkların yargılanmalarına Çerkezköy 5’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Duruşmaya tutuksuz yargılanan öğretmen sanıklar Selin M. ve Burçin Y., katılmadı. Savunmasını yapan merkezin müdür yardımcısı Tayfun K., ağustos ayında velilerden bir şikayet maili geldiğini belirterek, kurum müdürü Eser Y.’ye iletildiğini söyledi.

Konuyu araştırdıklarında Selin M.’nin bu türlü bir durum olmadığını söylediğini belirten Taygun K., kendilerinin yalnızca çocukların uyku saatlerini izlediklerini belirterek, “Herhangi bir cürüm ögesi görseydim gerekli mercilere bildirirdim. Yaklaşık 2 yıl evvel bir öğretmenin öğrenciye berbat muamelede bulunması ile alakalı veliye bildirim yapmıştım. Misyon tarifimde kamera imajlarının incelenmesiyle alakalı bir vazife tarifim yoktur. Olumsuz bir durum gördüğümde bunu kreş müdürüne bildirirdim. Kreş kameralarında bir arıza durumu vardı. Lakin kayıt altına alabiliyordu. Orta ara donuyordu. Manzaralar geç geliyordu. Arızanın giderilmesi için müdire hanımın bunu üst idareye söylediğini Eser hocadan duydum. Ben veliler ile peyderpey görüşme yapardım. Zarurî bir durum olursa velilerle görüşürdüm. Ben el bağlama olayı dışında rastgele bir şikayet almadım” dedi.

Kurum müdürü Eser Y. de gelen şikayet maili üzerine durumu üst idareye durumu anlattığını belirterek, “Öğretmenler Selin ve Burçin ile görüştüm, onlar bu türlü bir durumun olmadığını söylediler. Daha sonra Müdür Yardımcımız Tayfun beyefendiye durumu bildirerek, bu türlü bir duruma rastlayıp rastlamadığını sordum. Kendisi de bu türlü bir duruma rastlamadığını söyledi. Kamera imajlarını birlikte izledik. Üst idareye öğretmenlerle görüştüğümü, bu türlü bir durumun olmadığını söylediklerini bildirdim” sözlerini kullandı.

VELİLER ŞİKAYETÇİ OLDU

Öğrenci velisi Zehra Y., çocuğunda kimi aksilikler fark ettiğini belirterek, “Çocuğum gece hıçkıra hıçkıra uyanıyor ve durmadan bir yere odaklanıp ağlıyordu. Bir yanılgı yaptığında ellerini başına götürüp, ‘bana kızma’ diyordu. Benim çocuğuma vurmuşluğum yoktur. Selin bana sık sık bildiri atarak; ‘Bugün Arden masaya başını vurdu. Arkadaşı oyuncakla başına vurdu, biz krem sürdük’ diyordu. Bu halde 3 yıl boyunca kreşe devam ettik. 27 Kasım 2022 tarihinde velilerden Sedef I. bana bildiri atarak, çocuklarımıza yönelik şiddet olduğunu belirterek, bir numara ile isim yazdı. Avukata gidip manzaraları izledim. Daha sonra Eser Y.’ye durumu anlattığımda bana ‘Sizi Neslihan mı gönderdi?’ dedi. Neslihan hanımın kendilerine iftira attığını söyledi. Bu olayların ağustosta ortaya çıktığını, benim ise kasımda öğrendiğimi, neden bana bilgi verilmediğini sorduğumda bana bu türlü bir şey olmadığını, manzaraların izlendiğini, bir problem olmadığını söylediler” dedi.

Velilerden Feyza Betül A. da “Başka bir veli olan Elif hanım, kızının oyuncakları ile oynarken bebeklerinin ellerini bağladığını göstermiş. Neden yaptığını sorduğunda öğretmeninin uyku saatinde uyumayan çocuklara bu türlü yaptığını söylemiş. Elif hanım bana ulaştı. Kızıma bu türlü bir şeyin olup olmadığını sormamı istedi. Ben de kızıma sorduğumda uyumayan arkadaşlarının öğretmen Selin tarafından elinin bağlandığını söyledi. Veliler olarak okuldan randevu aldık. Okula gidip bu durumu Eser hanım ile konuştuk. Eser hanım bu türlü bir olay olmadığını, 4 yıldır bu öğretmenle çalıştığını söyledi. Eser hanım, ‘biz her gün denetleme yapıyoruz ve manzaraları izliyoruz’ dedi” tabirlerini kullandı.

“ÇOCUĞUMUN ŞİDDETE MEYİLLİ OLDUGUNU SÖYLEDİLER”

Çocuğunun kreşe giderken ağladığını anlatan Aysel Çiftçi Y. şöyle konuştu:

* “Çocuğum birinci başlarda severek kreşe getirdi fakat daha sonra kreşe giderken daima ağladı.”Eşim, okul ile görüşmek istedi lakin ben eşimi engelledim, alışma sürecinde olduğunu söyledim. Teyzesi ile büyüdüğü için bu türlü yaptığını düşündüm. Öğretmen bir gün ileti atarak, yüzünün çocuklardan biri tarafından tırmalandığı fotoğrafını attı. Çocuğum bir gün okula giderken Burçin öğretmeni gördü ve benim gerime saklandı. ‘Gitmek istemiyorum, beni okula bırakma anne’ dedi. Ben bu durumu çok dikkate almadım. Orta ara okula gitmeme isteği oluyordu.

* Selin hanım beni arayarak, oğlumla ilgili konuşmak istediğini söyledi. Tayfun beyin odasında Selin hanım ve Tayfun beyefendiyle görüştüğümde oğlumun arkadaşlarına karşı şiddet uyguladığını, hırçınlık yaptığını, kurallara uymadığını söyleyerek, pedagogla görüşmemi söylediler. 8 seans oyun terapisine götürdüm. Oyun terapisi de bize okul ile alakalı rastgele bir şey söylemedi. Yalnızca öfke ile ilgili çocukla terapi yaptığını söylemişti. Sonrasında bu olaylar patlak verdi. Oğlumun sorunları hala devam etmektedir. Tuvalete yalnız gitmiyor, yalnız yatmıyor, ağlama krizleri devam ediyor. Tayfun beyefendi ile görüşmeye gittiğimde Tayfun beyefendi de bana Ali Asaf’ın şiddete meyilli olduğunu söyledi.”

Velilerden Buse D. “Çocuğum, ‘öğretmen döver, öğretmen kızar’ halinde telaffuzlarda bulundu. Okuldan aldığımda 3 yaşını geçmişti. Oğlumun öğretmeni Selin’di. Burçin yardımcı öğretmendi. Oğlum bana okuldan almadan evvel okulla ilgili asla konuşmadı. Okuldan aldıktan sonra, öğretmenin yaramazlık yaparsa vurduğunu, saçını çektiğini anlattı. ‘Okulda yaşanan şeyleri anne ve babana söyleme. Anne ve babanı öldürürüm, onları bir daha göremezsin’ demiş. Bunları bana Deniz anlattı. Ben oğlumu olayın medyada duyulmasından sonra okuldan aldım” dedi.

Duruşma, sanık öğretmenler, Selin M. ile Burçin Y.’nin savunmalarının alınması ve eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.