Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunma Sanayiimiz 80 binden fazla çalışanıyla ülkemiz ekonomisinin lokomotifliğini üstlendi”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “” 2002 yılında savunma dalında yalnızca 57 firmamız faaliyet gösteriyorken, bugün bu sayı ne oldu biliyor musunuz? 2 bin 500. Savunma Sanayiimiz 80 binden fazla çalışanıyla ülkemiz iktisadının lokomotifliğini üstlendi. 1 milyar dolar olan ciro sayımız 12 milyar doları aştı. Araştırma geliştirme harcamamız 49 milyon dolardan 2 milyar dolara yükseldi. 248 milyon dolar civarında olan ihracatımız geçen sene 4 buçuk milyar dolarla rekor kırdı. Daha da artacak bundan kuşkumuz yok. ” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TÜYAP Fuar Merkezi’nde, İDEF’23 16’ncı Memleketler arası Savunma Sanayii Fuarı Kapanış Merasiminde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında “Kamu-özel kesim ortasındaki yakın işbirliğinin kıymetini burada bir sefer daha gördük. Salı günü başlayan ve dört gün süren fuarımıza bu sene ilgi epey yüksek. Dünyanın 81 farklı ülkesi ile birlikte NATO, Afrika Birliği ve Türk Amerikan İş Kurulu’ndan iştirak oldu. Birebir halde fuara 189 heyeti temsilen 741 heyet üyesi iştirak etti. Fuarımızda 689’u yerli, 772’si yabancı olmak üzere bin 461 firma yer aldı. Yüzde 15’i yabancı olmak üzere 100 binden ziyaretçiyi ağırlayan IDEF’23 kesime damgasını vurmayı tekrar başardı. Fuar tarihi açısından çok da uzun olmayan 30 yıllık vakit zarfında IDEF dalın kalbinin attığı global bir markaya dönüşmüştür. Türkiye için kıymetli bir kazanım olan bu gerçeği, iştirakçi ve firma sayısının yanı sıra eserlerimizin genişleyen yelpazesi de teyit ediyor. Türk Savunma Sanayii’nin adeta görücüye çıktığı fuar mühletince farklı kategorilerde 200’e yakın sistem ve alt sistemin tanıtımı yapıldı. IDEF’23 iş irtibatları açısından da hamdolsun hayli verimli geçti. Şimdiye kadar iştirakçi şirketler, yabancı heyetler ve Türk tedarik makamları ortasında 5 bin iş görüşmesi gerçekleştirildi. Ayrıyeten 4 gün boyunca 120 tanıtım programı, iş birliği protokolü ve kontrat imza merasimi düzenlendi. Bunların haricinde daha pek çok temasa, görüşmeye, iş ilişkisine, irtibat tesisine fuarımız vesile oldu” dedi.

“Sektörün gereksinimlerini tespit edip, özgün tahliller geliştireceğiz”

Sektörün muhtaçlıklarını tespit edip tahliller geliştireceklerini belirten Erdoğan, “IDEF’in muvaffakiyet çıtasını daha da yükseltmesinden memnuniyet duyuyoruz. Fuarın ülkemize ve dalımıza yakışır formda icrasına dayanak veren hiçbir kardeşimi göz gerisi edemeyiz. Lakin buraya takviye veren kardeşlerime, firmamıza ve kurumumuza şükranlarımı sunuyorum. Elbette IDEF’23 deki başarımızı aldık, Türkiye’nin gurur hanesine yazdık. Lakin tıpkı vakitte bugünden itibaren daha büyük amaçlara yelken açtık. Önümüzde çok uygun kıymetlendirmemiz gereken 2 yılımız bulunuyor. İnşallah bu süreyi kamusu ve özel bölümü ile en faal, en verimli halde kullanacağız. Başlayıp muhakkak bir evreye getirdiğimiz projelere sürat vereceğiz. Bölümün gereksinimlerini tespit edip, özgün tahliller geliştireceğiz. Eser yelpazemizle birlikte rekabet gücümüzü de artıracağız. MOKAP olarak sergilenen eserlerimizi kullanıma ve satışa hazır hale getireceğiz. Yalnızca bunlarla kalmayacak, kendi alanında çığır açan, kesime taraf veren ileri teknolojiye sahip yeni eserlerle tüm dünyanın huzuruna çıkacağız. 17. IDEF’in işte bu amaçlarımızı gerçeğe dönüştüreceğimiz bir platform olabilmesi için çalışmalarımıza şimdiden başlayacağız” tabirlerini kullandı.

“Ülkemizi takip edenler son 21 yılda Türkiye’nin bilhassa savunma sanayii alanında yazdığı muvaffakiyet öyküsünün en yakın şahididir”

Savunma Sanayii alanında son 21 yılda gelişmeler kaydedildiğine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradaki tüm firmalarımızın adeta bir akıncı ruhu ile işine ve projesine dört elle sarılmasını bekliyorum. Palavra tüccarlarına ve şeamet tellallarına asla kulak asmayacağız. Amaçlarımıza odaklanarak bir sonraki IDEF’i her bakımdan dalımız açısından yeni bir sıçrama tahtası haline getireceğiz. Bunları söylerken katiyetle hamaset yapmıyoruz. Son 21 yılda başardıklarımıza bakarak bu türlü tezli konuşuyoruz. Savunma sanayii alanında kat ettiğimiz aralık bizim hem referansımız hem ilham kaynağımız hem de neleri yapabileceğimizin müjdecisidir. Ülkemizi takip edenler son 21 yılda Türkiye’nin bilhassa savunma sanayii alanında yazdığı muvaffakiyet öyküsünün en yakın şahididir. Kurumlarımız, firmalarımız ve vatandaşlarımız ise bu kıssanın aktörleri olarak sürece tanıklık ettiler” halinde konuştu.

“Korkaklar zafer anıtı dikemez”

Erdoğan, “Gerçekten son 21 yılda dünyada tahminen de hiçbir ülkenin karşılaşmadığı pürüzlerle karşılaştık. Saklı açık ambargolara maruz bırakıldık. Haksız ve hukuksuz kısıtlamaların muhatabı olduk. İkili standardın, adaletsizliğin, ahde vefasızlığın daniskasını yaşadık. Fakat bunlar karşısında yılmadık, pes etmedik, yolumuzdan asla dönmedik. Kendi göbeğimizi kendimiz kesmek zorunda olduğumuzu hiçbir vakit aklımızdan çıkarmadık. Her vakit şu inançta olduk, korkaklar zafer anıtı dikemez. İnanmış yüreklere kimse set çekemez. Azmin ve çabanın önünde hiçbir güç duramaz, iman varsa, irade varsa Allah’ın müsaadesiyle imkan da vardır. İşte bu anlayışla hareket ederek hamdolsun 21 sene evvel hayali dahi kurulamayan kaç muvaffakiyete kaç zafere fuarda bugün gururla tanıtılan birçok savunma eserine imza attık” dedi.

“Kendi savaş gemisini yapan dünyadaki 10 ülkeden biriyiz”

Kendi savaş gemisini yapan dünyadaki 10 ülkeden birinin Türkiye olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2002 yılında savunma bölümünde yüzde 80 oranında dışa bağlı bir ülke devraldık. O denli ki askerinin polisinin kullandığı temel silahları bile yurt dışından ithal eden ithal etmek mecburiyetinde olan bir Türkiye vardı. Bu bağımlılık ilgisinden ötürü terörle çaba operasyonlarımızı yürütürken bile önemli sorunlarla karşılaşıyorduk. Gün oldu terörle uğraş için istediğimiz bir İHA’yı bile bize vermediler. Bizim silahlarımızı teröristlere karşı kullanamazsınız dediler. Tabancayı bize vermediler. Ancak artık bize tabanca vermeyenlere biz kendi tabancalarımızı veriyoruz. Gün oldu parasını ödediğimiz gereçleri bile tedarikini yapmadılar. Daha burada sayamayacağımız sayısız mazeretlerle bize daima zorluk çıkardılar. Savunma endüstrinde attığımız yiğit adımlarla bize ve ülkemize yakışmayan bu tabloyu büsbütün bilakis çevirdik. Dışa bağımlılığı yüzde 20’lere kadar düşürdük. Bugün kara hava ve deniz araçlarında gereksinimlerimizin yerli ve ulusal imkanlarla karşılayabiliyoruz. TB2 ve ANKA ile başladığımız seyahatimizi AKINCI ve AKSUNGUR ile bir üst lige taşıdık. İnsansız savaş uçağımız KIZILELMA ile inşallah bu alanda çığır açacağız. Kendi savaş gemisini yapan dünyadaki 10 ülkeden biriyiz. Gemilerimizi yalnızca tasarlamak ve üretmekle kalmıyoruz. Gemilerde kullanılan silah sistemlerinden radarlara elektronik harbe kadar birçok teknolojiyi de yeniden biz geliştiriyoruz. Silahlı insansız deniz, hava ve kara araçlarında yeni eserlerle kapasitemizi daima güçlendiriyoruz” diye konuştu.

“Savunma Sanayiimiz 80 binden fazla çalışanıyla ülkemiz iktisadının lokomotifliğini üstlendi”

Erdoğan, “2002 yılında savunma bölümünde yalnızca 57 firmamız faaliyet gösteriyorken, bugün bu sayı ne oldu biliyor musunuz? 2 bin 500. Savunma Sanayiimiz 80 binden fazla çalışanıyla ülkemiz iktisadının lokomotifliğini üstlendi. 1 milyar dolar olan ciro sayımız 12 milyar doları aştı. Araştırma geliştirme harcamamız 49 milyon dolardan 2 milyar dolara yükseldi. 248 milyon dolar civarında olan ihracatımız geçen sene 4 buçuk milyar dolarla rekor kırdı. Daha da artacak bundan kuşkumuz yok. 2023’ün birinci yarısında savunma ihracatımız 2 milyar 400 dolar oldu. Sene sonunda inşallah 6 milyar dolarlık ihracat hedefliyoruz. Bu muvaffakiyetleri global ekonomik krizlerin yanında 6 şubat 11 vilayetimizi ve 14 milyon insanımızı etkileyen 50 bin’e aşkın vatandaşımızın hayatını kaybettiği sarsıntı felaketine karşın elde ettik. Tekrar bu devirde 14 mayıs 28 mayıs tarihlerinde 2 kritik seçim yaşadığımız halde gayelerimizden bir an olsun kopmadık” kaydetti. – İSTANBUL