Dehşet konutundaki kâbusu mahkemede anlattı

Bursa’da geçen yıl 12 Temmuz günü İlyas Sarıkaya (50) alzheimer hastası annesi A.S. ve sevgilisi F.O. (44) ile otururken mahalleden arkadaşı Recep Özaslan’ı (47) konutuna çağırdı. Uyuşturucu husus tesiri altında olan Sarıkaya, sevgilisi ile ilgisi olduğunu düşündüğü Özaslan’ı tabanca ile vurdu. Ağır yaralı arkadaşına akabinde iki el daha ateş etti ve Özaslan’ı öldürdü.

Özaslan’ın cesedinin çürümesi sonucu çıkan koku, komşuları rahatsız edince olay yerine polis grupları sevk edildi. Sarıkaya, meskene gelen polisleri silah zoruyla tehdit ettiği sevgilisini pencereye çıkartıp, sorun olmadığını söyleterek geri gönderdi. Sarıkaya yedi kurşunla vurduğu bayana 21 gün boyunca cinsel taarruzda bulundu. Bayan, Sarıkaya’nın uyuşturucunun tesiri olduğu anda telefonunu kullanarak yazdığı iletiyle yardım istedi. 12 Temmuz’da konuta yapılan operasyonla kurtuldu.

Korkunç olayın dava basamağına geçildi. Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada, hakkında, “kasten öldürme, canavarca hisle yahut eziyet çektirerek öldürme, cebir, tehdit yahut hile kullanarak kişiyi hürriyetin mahrum kılma, vücut yahut ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan şahsa karşı silahlı yağma, nitelikli cinsel taarruz ve ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma, bulundurma” hatalarından ağırlaştırılmış müebbet ve 50 yıla kadar mahpus cezası istemiyle dava açılan tutuklu sanık İlyas Sarıkaya (50) hazır bulundu.

Duruşmaya, müşteki F.O. (44), öldürülen Recep Özaslan’ın (47) yakınları, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı vekili ile taraf avukatları da katıldı. Sarıkaya, savunmasında, F.O. ile tanıştıktan bir müddet sonra sevgili olduklarını ve birlikte yaşamaya başladıklarını ileri sürerek, daha sonra sokakta karşılaştığı Recep Özaslan’ın da kalacak yeri olmadığı için kendileriyle kalmaya başladığını söyledi.

REHİN ALDIĞI BAYANI SUÇLADI

Bir sabah Özaslan ile F.O’yu uygunsuz vaziyette yakaladığını sav eden sanık “Silahımı onlara hakikat çektim. Recep atılım yaparak ‘sık lan’ dedi ben de ateş edip onu öldürdüm. Sonra müştekiye de 3-4 el ateş ettim. Yarım saat kadar sonra baktım nefes alıyor. Polisi aramak istedim ancak F.O. düzgün olduğunu söyleyerek müsaade vermedi. ‘Bu olaylar benim yüzümden oldu, gerekirse cesedi aldıracağım. Seni de kurtaracağım.’ dedi. Savcı ve avukat tanıdıkları olduğunu söyleyerek beni kurtaracağını söyledi” sözlerini kullandı.

CİNAYETE KABUL, CİNSEL HÜCUMA RET

F.O’nun yaralarının bakımını, eczaneden ona aldığı tıbbi materyallerle yaptığını anlatan sanık, bu süreçte birlikte uyuşturucu husus kullandıklarını, müştekinin telefon ve tabletle meskende kaldığını, kızının dahi onu ziyarete geldiğini ileri sürdü. Müştekinin annesinin kendisini çağırması üzerine gittiğinde polis tarafından yakalandığını belirten Sarıkaya, “Ben, Recep Özaslan’ı taammüden öldürdüğümü, F.O’yu da yaraladığımı kabul ediyorum lakin zorla alıkoyma, isteği dışında cinsel münasebet ve yağma suçlamalarını kabul etmiyorum” dedi.

Müşteki F.O. ise kardeşinin kaybolan saatini bulması için haberleştiği Sarıkaya’nın meskenine saati teslim almak için gittiğini ve telefonu alınarak alıkonduğunu anlattı. Sanığın kendisine daima zorla uyuşturucu unsur verdiğini lisana getiren F.O, olay günü sanıkla birebir odada olduklarını, uykudan kalkan sanığın hudutla kendisini Özaslan’ın bulunduğu salona götürerek ona “Arkamdan ne iş çeviriyorsun, zulayı çıkar” diye bağırmaya başladığını aktardı.

ÖLMEYİNCE KALBİNE YANLIŞSIZ ATEŞ ETTİ

Sanığın birkaç sefer ateş ederek Özaslan’ı öldürdüğünü sonrasında da kendisine 2 el ateş ettiğini anlatan F.O, şunları kaydetti:

– Bir saatlik müddet zarfında bana aralıklarla ateş etti. En son ‘Senin kalbinde sorun vardı, değil mi?’ diyerek kalbime yanlışsız ateş etti. Şuurumu hiç kaybetmedim. Yaklaşık 10 saat meyyit taklidi yaptım. Bir müddet sonra nefes aldığımı fark etti. ‘Sen hala ölmedin mi?’ dedi. Refleksle, ‘Ölmedim, ne yapacağız?’ deyince panikle silahı attı. ‘Allah’ın almadığı canı ben almam’ dedi. Beni öldürmesin diye onu çok sevdiğimi, ondan gebe kaldığımı söyledim. Söylediklerini istisnasız yerine getirdim.”

CESETLE 10 GÜN BİREBİR ODADA KALDI

Şikayetçi olduğunu vurgulayan F.O, Özaslan’ın cesediyle 10 gün birebir odada kaldığını, cesedin çürümesi ve kurtlanmasına şahit olduğunu, bu süreçte sanığın kendisini öldürmesinden korktuğu için ailesine de durumdan bahsetmediğini anlattı. Sanığın unsur tesirinde sızdığı gün onun telefonundan annesine olayı anlatan bir bildiri attığını ve yardım istediğini lisana getiren müşteki, sonrasında polis operasyonuyla sanığın yakalandığını ve meskenden kurtarıldığını tabir etti.

Özaslan’ın yakınları da şikayetçi oldukların sanığın cezalandırılmasını istedi. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, evraktaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

DEHŞET KONUTUNDA NE OLMUŞTU?

Osmangazi’de 12 Temmuz’da Gasp Ofis Amirliği’ne müracaat eden A.O, kızı F.O’nun iletiyle kendisine zımnî biçimde ulaşarak İlyas Sarıkaya tarafından alıkonulduğunu ve sıkıntı durumda olduğunu belirttiğini bildirerek polisten yardım istemişti.

Sarıkaya’yı, kendisine para vereceğini belirterek çağıran A.O, polisin operasyonuyla yakalanmıştı. Küplüpınar Mahallesi’ndeki meskene giren polis takımları, haziranda alıkonan F.O’yu silahla yaralanmış halde bulmuştu. Takımlar, Sarıkaya’nın alzaymır hastası annesinin de bulunduğu meskende, tekrar Sarıkaya tarafından tabancayla vurularak öldürülen Recep Özaslan’ın sarılmış haldeki cesedine de ulaşmıştı. Gözaltına alınan Sarıkaya tutuklanmıştı.