AktüelGüncel

Dilipak, “İkonalara, seremonilere ve ritüellere boğulmuş bir din var”

Paylaş:

Akit yazarı Abdurrahman Dilipak,“İkonalara, seremonilere ve ritüellere boğulmuş bir din var” dedi. Dilipak, “Yine söylüyorum: Bu din benim dinim değil” ifadesini kullandı. Akit yazarı, “Bu ‘Amerikano İslam’, ‘Euro İslam’ ne derseniz deyin, kesinlikle bu ferdi planda vicdanlara, içtimai planda mabetlere hapsedilmeye çalışılan din ‘Allah’ın dini’ değil” diyerek eleştirdi.

“İnandığımız gibi yaşamayınca, yaşadığımız gibi inanmaya başladık sanki”diyen Dilipak’ın “Bayram tatil değildir” başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:

Hayat “oyun” ve “eğlence” olmadığı gibi, bayram da “tatil” değildir.

Ama oteller dolup taşıyor. Tatil bölgelerine bilet bulmak zor. “Bayram tatili” diye bir şey var artık. Madem 4 gün ek bir “tatil” günü var, insanlar da tatile gidiyor.

Aslında o tatil denilen iş arasının iyi değerlendirilip, “sılahi rahim” yapılsa, memlekete gidilse ne iyi olur. Ama olmuyor işte. Yazın gelenekte dağa çıkılır, yaylaya gidilir. Bizimkiler adalara, sahile koşuyor..

Zaten ilk gün bayram namazı var. Kurban kesimi ilk 2 gün yoğun, bir gün misafir bekleniyor, bir gün de bayramlaşmak için ziyarete gidiliyor.

Kurban kesmek “Hayvan haklarına aykırı” ya, “kesimsiz kurban” hizmeti veriyor bazı kuruluşlar. THK “Kesimsiz bağış” diye yeni bir “icat” çıkarttı. Biz de böyle icatlar çıkartıyoruz. “Bağış” bağıştır. Bağışın “kesimsiz”i, “kesimli”si olmaz ki! Bu “Kurban Bayramının Hacca denk gelmesi gibi bir şey”. Burada bir dolandırıcılık ya da açıkgözlülük yok bir memleket gerçeği olarak bunlardan çok daha vahim olarak toplumdaki din konusundaki cahilliği bir kenara not etmek gerek.

Okul, televizyon, gazetelerin ramazan sayfalarından öğrenilen Müslümanlıkla ancak bu kadar olurdu zaten. İşte onun için gidip FETÖ’ye kapaklanıyorlar, ya da Kalkancı oluyorlar, kimi de gidiyor DAEŞ oluyor. Bu iş bunlardan ibaret de değil. Bu durum kırsaldaki okumamışlarla ilgili bir sorun değil, akademik kariyer sahibi olup “Akaid”, “Siyer”, “Kelam” ne demek bilmeyen bir sürü “iyi aile çocuğu”, “eli yüzü temiz”, “başörtülü ya da sakallı” “Müslüman” genç var!?

Biz “iktidar şarkıları” söylerken, meğerse köprünün altından çok sular akmış.

İşin acı tarafı şu: Allah’ın dini yeri-göğü, ölümü ve hayatı açıklar, bizim yaşadığımız din, karı-koca, gelin-kaynana kavgasını bile çözmüyor. İkonalara, seremonilere ve ritüellere boğulmuş bir din var! Yıllar önce de demiştim, yine söylüyorum: Bu din benim dinim değil! Bu “Amerikano İslam”, “Euro İslam” ne derseniz deyin, kesinlikle bu ferdi planda vicdanlara, içtimai planda mabetlere hapsedilmeye çalışılan din “Allah’ın dini” değil.

Unutmamak gerekir ki, kim Allah’ın dinine bir şey ekler ya da ondan bir şey çıkarmaya kalkarsa, kimi eklediği ya da çıkarttığı ile baş başa kalır ve din aradan çekilir.

İşe bakar mısınız, ”Kesimsiz bağış”, “Allahsız İslam”, “Halksız demokrasi” gibi bir şey bu! Bu hangi sivri akıllının buluşu acaba! Bir sivri akıllı bunu buldu, o afişin tasarımını yapan bunun farkına varmadı mı? Hadi o da farkına varmadı, bu afişleri basan matbaacı, şöyle bir bakıp “ya hu böyle bir şey olmaz” demedi mi? Matbaacı bastı, bu afişleri sağa-sola asan, ya da derneklere asan hiçbir dernek yöneticisi bunun farkına varmadı mı?

Mesela şöyle yorumlar da var sosyal medyada: “Çağa ve bu çağın getirdiği ihtiyaçlara uygun yardım şeklidir. Şahsi görüşüm Allah’ın kurban kavramını bir yardım fırsatı olarak verdiği yönünde. Bu yüzden koyun-dana kestirmektense parasını ihtiyacı olanlara bağışlamayı daha mantıklı buluyorum. Mantıklı değilse de hesabını verecek olan benim. Kul ile Allah arasına girilmez.”

Konuyu hayvan hakları açısından gören de var. 

Bu arada; LÖSEV kurban derisi yanında kurban etini de satarak ihtiyaç sahiplerine maddi destek sağladığını yazıyor sitesinde, hem de “Diyanet İşleri Başkanlığının icazeti” ile notunu da düşerek.

ADD, internet sitesinde konuya şöyle girmiş. Soru: Kurban Bayramında Bağış Kabul Ediyor musunuz? Cevap: “Kurban Bayramlarında ‘hayır’ için yapılan bağışları öncelikle maddi sıkıntı içinde okumaya çalışan öğrencilere burs vermek amacıyla kullanmaktadır.” Kurban kesip kesmemekten söz etmiyor, “Kurban Bayramında hayır için yapılan bağışlar”!.. Ramazanda “Fitre” var da, Kurban Bayramında kurban dışında, kurbanla ilgili başka bir hayır var mı? Sadaka deseniz o her zaman verilebilir. 

Z. Beyaz “Horoz”dan kurban icat edecekti olmadı. Madem kansız olacak, kan yerine domates salçası kullanırsınız, “Soya etinden kurbanlık kuzu”. ‘Meeee’ diye ses efekti de yapılır. Hijyenik, organik nasıl isterseniz. Çağdaş! Koç istersen koç, 7 kişilik olsun dersen, al sana soya danası!

Y. Nuri yaşasaydı, yılbaşında kesilen hindiyi kurban yerine geçerli ilan eder miydi bilmiyorum. Hac mevsiminin zamanını değiştirmek istiyordu, o zaman miladi yılbaşına fiksledik mi, olur biterdi bu iş! Hatırlayın hiç kimse yılbaşında hindi keserken elini kesiyor mu ya da kaçan hindi haberi duydunuz mu! 

Birileri her bayramda Müslümanları üzmek için mutlaka bir şeyler yapıyor. Malum medya mutlaka bir yolunu bulup bu işi sulandırıyor. Dini magazinleştirmekle kalmıyorlar, din üzerine polemik, saçma sapan tartışmalarla zihinleri bulandırmaya çalışıyorlar..

Eskiden her Kurban Bayramı sonrası Suriye’de mutlaka kolera çıkardı. Hacdan gelirken getirilen hurmalarda, zemzemde mikrop bulunur dökülür, hatta hacılar günlerce karantinada tutulurdu.

Başörtü tartışması, irtica operasyonları tamam da, en komiği de kurban derisi operasyonları..

Bütün bunlar laiklik ve çağdaşlık adına yapılırdı. “Çağdaş yaşam” adına başörtüsüne karşı çıkılırdı.

Bugün bunların çoğu geride kaldı, ama başka sorunlarımız var. Dert bitmiyor. Şeytan görevini tam yapıyor. Bu ifsat hareketlerine artık içimizden birileri de ortak olmaya başladı. Dini yapılar STK’lar ve medya da bu tartışmaya bir şekilde bulaşmaya başladılar. Laikçilerden boşalan yeri bizim ılımlı İslamcılar aldı. Din üzerinden polemiğin adresi cemaat ve ilahiyatlar bugün ne yazık ki! Aileyi tartışıyoruz. Tartışmanın merkezinde “İstanbul Sözleşmesi” var ama maalesef çözüm üretemiyoruz. Giderek artan bir öfke var. Bu iş yarın çok farklı tepkilere sebep olabilir.

Paramız ve gücümüz arttı ama aklımız ve imanımız paramız ve gücümüzün gerisinde kaldı. Dini hayatın pratiklerine bakınca bunu hemen görüyorsunuz. Birileri bizi laikleştiremedi ama bizimkiler önce kendilerini, sonra da bizi sekülerleştirdiler. Müfredata bakın, belediyelerin kültür etkinliklerine bakın, bizim medyanın haline bakın, toplumun rol model olarak kabul ettiği politikacılar, iş adamları ve sanatçı takımına bakın, ne demek istediğimi görürsünüz.

İnandığımız gibi yaşamayınca, yaşadığımız gibi inanmaya başladık sanki. Aklımızı başımıza alalım ki Allah korusun. Yoksa halimiz yaman. Selam ve dua ile.

Jurnalci.com

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu