Güncel

Dilipak’tan İslamcı camiaya:”Hani adaletten sapmayacaktık,biz zalimlerden olduk”

Paylaş:

Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, bugünkü köşesinde iktidar partisi ve muhafazakarkesim adına özeleştiri yaparak çok çarpıcı ifadeler kullandı.

“Başımıza gelen felaketler, Şeytanın ve düşmanlarımızın hilelerinin sonucu değil, bizim zaaf ve yanlışlarımızın sonucudur.” diye yazan Dilipak, “Biz zalimlerden olduk” ifadelerini kullandı. “‘Allah’ın ipi’ni bıraktık, Allah da bizim ipimizi bıraktı.” diyen Dilipak, “Bugün iktidar ve servet bizi şımarttı. Gücümüz ve servetimiz aklımız ve imanımızın önüne geçti. Sabrı ve şükrü bırakıp dünya malı, makamı için birbirimizle didişmeye başladık.” şeklinde yazdı.

Abdurrahman Dilipak’ın yazısı şöyle:

“Bu milletin tarihi, kültürü, geleneği, “üs-sül esası” din-i Mübin-i İslam’dır.

Din elden giderse devlet de gider. Devletinizi kaybederseniz ne millet, ne memleket kalır, ne de bir düzen.. Sadece öbür dünyada Cehenneme gitmezsiniz, bu dünyanız da Cehenneme döner..

Bu sadece Müslümanlar için değil. Bu memlekette solcularınız, liberalleriniz, sekülerleriniz de kültürel aidiyet olarak “Müslüman”dırlar. Bu dini bir değer ifade etmese de böyledir.. Hristiyanlar, Marksistler bile öyle..

Türkiye’deki Ortodoksların ibadetleri, duaları, müzikleri, kültürleri büyük ölçüde İslam’dan etkilenmiştir.

Öbür taraftan baktığınızda, İslam düşmanlarının eline düşerseniz, Alevi- Sünni, Şii-Selefi diye bakmaz. Adına bakar, doğum yerine bakar. Nereden geldiğine bakar ve sizi affetmez. Bugün onları tabii müttefikleri gibi görseler de, yarın ellerine düştüklerinde ne olacağını görürler..

Türkiye düşerse Suriye’den beter oluruz ve son pişmanlık fayda vermez..

Hemen böyle bir tehlike yok. Ben 15 Temmuz gibi bir silkiniş ve uyanışlarla bütün bu oyunların tersyüz edileceğini düşünüyorum.. Bir silkinişle, ölü toprağını, cehennem küllerini üstümüzden atabiliriz..

Önce şunu itiraf edelim: İnni küntü minezzalimin (Biz zalimlerden olduk). Başımızda gelen felaketler, Şeytanın ve düşmanlarımızın hilelerinin sonucu değil, bizim zaaf ve yanlışlarımızın sonucudur. Şeytan ve onun askerleri, Allah’ın müttaki kullarına hiçbir zarar veremez. Biz “Allah’ın ipi”ni bıraktık, Allah da bizim ipimizi bıraktı. Ve biz kendi hakkımızdaki hükmümüzü değiştirmeden Allah bizim hakkımızdaki hükmünü değiştirmeyecek..

Biz bu noktaya nasıl geldik ona bakın. Doğru ve güzel şeyler de yaptık, yanlışlar da yaptık.

Bakın 28 Şubat’ta zulüm vardır ve direndik. Ama bugün iktidar ve servet bizi şımarttı. Gücümüz ve servetimiz aklımız ve imanımızın önüne geçti. Sabrı ve şükrü bırakıp dünya malı, makamı için birbirimizle didişmeye başladık.. Hızla dünyevileşiyoruz.

Bakın Graham Fuller, 12 Mart sonrası bunun farkına varmıştı. Servet ve iktidarın Müslümanlar üzerindeki dönüştürücü gücünü görmüştü. Fetullah Gülen bu projenin ürünü olarak hayat buldu.

Evet “servet ve iktidar dönüştürücüdür”. Biz bu gücü, toplumu ve devleti, kendi inanç, tarih ve geleneğimiz doğrultusunda dönüştürmek için istedik. Ama bu güç, önce kendine sahip olanları dönüştürmeye başladı. Farkına varmadan dönüşüyor / dönüştürülüyoruz.

İktidar ve servet bizim “İsmailimiz” olabilecek mi? İşte asıl mesele bu.. Aklımız ve imanımız mı servet ve gücümüze yön verecek, yoksa servet ve gücümüz mü aklımız ve imanımıza yön verecek..

Gelenek ve kültür ile din aynı şeyler değil. Elbette birbirini destekler ya da dejenere edebilir, etkileyebilir, etkilenebilir ama aynı şey değil..

Elbette servet ve iktidara ihtiyacımız var, ama din, bunlara ulaşmanın basamağı olmamalı. Dini hedeflere varmak için bunlar basamak olmalı. Önceliklerimiz yer değiştirmemeli..

Bu işlere girerkenki düşüncelerimiz, bakış açımızla, bugün geldiğimiz yer aynı mı? Bana göre aynı değil.

Çile’yi yüceltiyorduk, şimdi “Haz”ı, dün “Tevazu”yu yüceltiyorduk, şimdi “kibir”le tanışıyoruz, dün “veriyorduk”, şimdi almaya çalışıyoruz. Dün ölümü ve ötesini düşünüyorduk, şimdi yaşamanın hazzı ve keyfini düşlüyoruz.. Müstekbirleri taşlarken, gün gelip bizim müstekbirleşeceğimizi hiç düşünmemiştik.. Kimi radikallerimize baksanıza nasıl savruluverdiler. Sorun şu: Bu sayı artarak devam ediyor. Bunu durdurmamız, geri çevirmemiz gerek.

Aslında burada da temelde bir terslik yok. Bilmediğimiz, beklemediğimiz bir dünya ile karşılaştık. Zaten biz ahir zaman peygamberinin ümmetiyiz. Dünyada her şey çok farklı gelişiyor. Bilim, teknoloji, media, sanat, eğitim, internet, devlet, düzen hepsi çok farklılaştı. Herkes birbirinden etkileniyor. Şeytanın hileleri bugün daha keskin. Ekonomik, sosyal, siyasal şartlar çok da olumlu değil.. Bir kırılma yaşanacaktı, yaşıyoruz.

Kimimiz din büyüklerimizi İlah ve Rab edindik.. Peygamberlerin bile sahip olmadıkları güçleri onlarda vehmetmeye başladık.. Şeytan’ın bizleri Allah’la aldatmaması için Kur’an-ı Kerim bizi uyarmıştı ama yine aldandık. Bizden öncekilerin düştükleri çukura biz de düştük. Şimdi düşünüp bu yoldan uzaklaşmamız gerek..

İşin aslı şu: Kur’an-ı Kerim’in bize bir teklifi var, atalarımızın dininden Allah’ın dinine dönmek! Şunu görelim, Allah’ın dini yeri göğü, ölümü veya hayatı açıklar, bizim kimilerimizin yaşadığı din karı ile koca arasındaki ihtilafı bile çözmüyor. Allah’ın dini bizi kardeş yapar, ama öbür taraftan yaşanan dini bunlar düşman yapıyor, Allah’ın dinine inananlar, insanları Allah’a, resulüne ve kitaba çağırır. Bizimkiler, kendi mezhebine, tarikatına, liderine, şeyhine, kendine çağırıyor. İşi ehline vermiyorlar, haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun, mazlumdan yana olup, zalime karşı çıkmıyorlar. Hani zalim babamız da olsa, mazlum düşmanımız da olsa, adaletten sapmayacaktık!

Söyleyecek söz çok. Ama bugünlük bu kadar. Namaz kılalım ama yetimi de görüp gözetelim ki, amellerimiz boşa gitmesin.. “Ey iman edenler, iman ediniz” ayetinin bize verdiği mesajın üzerinde düşünelim.. Ramazan Bayramı’nı geride bıraktığımız bu günde, ramazanın ruhaniyeti, bereketi üzerimizde daim olsun inşallah. Kıyısına geldiğimiz ateş çukurunun kenarından kurtulmak için iş işten geçmeden bir şeyler yapalım. Allah’ın ipinden tutunalım ki, Allah’ın yardımı bize ulaşsın. Selâm ve dua ile..”

jurnalci.com

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu