Agos Gazetesi Genel Yayın Direktörü Hrant Dink’in öldürülmesine ait 2021 yılında karara bağlanan davada, mahkemece haklarında kabahat duyurusunda bulunulan cinayetin azmettiricilerinden Yasin Hayal, Erhan Tuncel ve eski emniyet müdürleri Ramazan Akyürek ile Ali Fuat Yılmazer’in de ortalarında bulunduğu 11 sanığın yargılandığı davanın birinci duruşması görüldü.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Ses ve Manzara Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Duruşmada taraf avukatları da hazır bulundu.
Duruşmada savunma yapan diğer kabahatten tutuklu sanık Yasin Hayal, “İlk savunmam geçerlidir, ekleyecek bir konu yok” dedi.
O DA FETÖ İLE ÇABA ETMİŞ
Başka cürümden tutuklu sanık Erhan Tuncel ise, “Davanın düşürülmesi yasal zorunluluktur. FETÖ ile en faal gayret edenlerden biriyim. Olay tarihinde FETÖ terör örgütü bulunmamaktadır. Münasebetiyle örgüt üyeliği suçlamasını kabul etmiyorum. FETÖ’nün en çok mağdur ettiği bireylerden biriyim” tabirlerini kullandı.
Dink ailesinin avukatı kelam alarak, şikayetlerinin devam ettiğini söyledi.
EMNİYET’E YAZI YAZILACAK
Mahkeme, sanıklar Ali Fuat Yılmazer, Ramazan Akyürek ve Ersin Yolcu’nun savunmalarının önümüzdeki celse alınmasına karar verdi.
Emniyet Genel Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 2005 yılından itibaren İstihbarat Şube Ünitelerinden elde edilen bilgi ve evrakların öbür ünitelerle paylaşılmasının tarafında yasal düzenleme ve fiili uygulama olup olmadığının bildirilmesini istedi.
Öte yandan Trabzon Vilayet Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak, 2005, 2006, 2007 yıllarında İstihbarat Şube Müdürlüğü tarafından yargılamaya husus olay hakkında elde edilen bilgilerin öteki şubelerle ve bilhassa Terörle Gayret Müdürlüğü ile paylaşılıp paylaşılmadığının sorulmasına ve varsa buna ait evrakların gönderilmesine karar verdi.
Sanıklar Faruk Sarı ile Yahya Öztürk hakkındaki yakalama buyruklarının infazının beklenilmesine karar verdi. Sanık Adem Sağlam’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
NE OLMUŞTU?
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 26 Mart 2021 tarihinde davayı karara bağlamıştı. Kararda birtakım sanıklar hakkında öbür cürümlerden süreç yapılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na cürüm duyurusunda bulunulmuştu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Agos Gazetesi Genel Yayın Direktörü Hrant Dink’in öldürülmesine ait İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin davayı karara bağladıktan sonra birtakım sanıklar hakkında başsavcılığa cürüm duyurusunda bulunması üzerine soruşturmaya başlandığı belirtildi.
Hrant Dink’in, azmettiriciler Yasin Hayal ve grubunca tasarlanıp tetikçi Ogün Samast tarafından öldürüleceğinden sanıklar Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer, Faruk Sarı, Yahya Öztürk ve Adem Sağlam’ın evvelce haberdar oldukları aktarıldı.
Dönemin TEM Şube Müdürü sanık Yahya Öztürk ve komiser yardımcısı sanık Adem Sağlam’ın Dink cinayetinin azmettiricileri Yasin Hayal ve Erhan Tuncel hakkında evvelki hareketlerimden ötürü isimli süreçler yaptıkları, cinayet hareketini gerçekleştirecekleri harekete dair tasarılarından haberdar oldukları, vazifelerini yerine getirmekte kasıtlı olarak ihmalli davrandıkları ve cinayetin işlenmesini sağladıkları söz edildi.
Yasin Hayal’in, Hrant Dink’in öldürülmesi olayını, örgütün işlemeyi amaçladığı bir cürüm olarak kararlaştırdığı, hata örgütünün üyesi oldukları anlaşılan başka sanıkların örgütün faaliyeti kapsamında Ogün Samast’ın hatası işlemesini teşvik etmek, cürüm sürece kararını kuvvetlendirmek, nasıl işleneceği konusunda yol göstermek suretiyle “öldürme” cürmüne yardım ettikleri kaydedildi.
HAPİS CEZASI TALEBİ
Savcılık, Yahya Öztürk ve Adem Sağlam’ın “Anayasayı ihlal”, “belli bir yükümlülüğün ihmaliyle taammüden öldürmeye neden olmak” ve “silahlı terör örgütüne üye olmak” kabahatlerinden farklı başka ağırlaştırılmış müebbet ve 22 yıl 6 aydan 35 yıla kadar mahpus ile cezalandırılmasını talep etti.
Ramazan Akyürek, Faruk Sarı ve Ali Fuat Yılmazer’in “Anayasayı ihlal” cürmünden farklı başka ağırlaştırılmış müebbet mahpusları istendi.
Yasin Hayal, Zeynel Abidin Yavuz, Tuncay Uzundal, Erhan Tuncel, Ersin Yolcu, Ahmet İskender’in ise “terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt ismine kabahat işleme” cürmünden farklı başka 5 yıldan 10 yıla kadar mahpus ile cezalandırılmaları istendi.
