Yazarlar

Doğan Özdemir – Benden değilsen hainsin!

Paylaş:

Benden değilsen hainsin!

Yaşımız nedeniyle ülkemizin en karanlık süreçlerinin içinde yaşamak zorunda kaldık. 1960’ı şöyle-böyle; 1971’i, 80’leri, 90’ları ve 2000’leri bilerek ve anlayarak yaşadık. O zamanlar ülkede emperyalist güçlerin öncülüğünde faşist katliamların yapılması, demokrasinin rafa kaldırılıp totaliter bir rejimin kurdurulması; içeride siyasete bu yönde ayar verilirken ülkenin coğrafi bütünlüğünün değiştirilmesi, Ortadoğu’da çok önemli bir devlet olma konumundan çıkarılarak bölgedeki enerji kaynaklarına ulaşmada bir atlama tahtası haline getirilmesi senaryolarını yaşamaktaydık. Buna alet olmaya hazır kişiler çok önceleri “keşfedilerek” sahaya sürülmüş, ülkede cumhuriyetin tüm kazanımlarını yok etmeyi amaç edinen sistemlerin kurulumuna başlanmıştı.

Elbette bu işler kolay olmayacaktı. Ülkedeki kardeşin kardeşe kırdırılabilmesinin alt yapısı yıllardır hain ellerce ilmek ilmek örülmekteydi. “Masum istekler” gibi halka sunulan; aslında “şekere sarılmış zehir” damla damla yedirildikçe, üzerinden çok zaman geçtiğinde ancak gerçeğin farkına varılabilecekti… Aynı ilde, ilçede, köyde; hatta aynı apartmanda yıllardır yaşamakta olan, o güne kadar birbirleriyle hiçbir sorunu olmayan, birbirlerine saygıda kusur etmeyen kişilerin arasının bozulması ilk hedefti; başarıldı! Üstteki Ahmet amcanın Alevi olduğunu, alttaki Ayşe teyzenin ise Sünni olduğunu; bu iki mezhebin kanlı-bıçaklı düşman olup selam bile verilmemesi gerektiğini öğrenince şaşıracaklardı! Hele Hasan abinin Kürt olması bardağı taşıran son damlaydı! Çünkü Osman dayı padişah efendimizin padişahlığının ve halifeliğinin elinden alındığını, buna da cumhuriyeti kuranların sebep olduğunu anlatınca herkes üzgün ve şaşkındı. Biraz daha ileri gidince önce cemaatlerin hangisinin gerçek Müslüman olduğu, ötekilerin ise “külliyen” kâfir olup camilerine bile gidilmeyeceği tartışıldı. Bu da yetmeyince adına “siyasi parti” denen kurumlar ipleri ellerine aldı. En çok dindar, Müslüman, padişahçı, vatanseverin kendilerinin olduğunu; öteki partilerin tamamının vatan haini, bölücü, dinsiz-imansız, padişah düşmanı, camileri bile yıkan partiler olduğunu anlattı.

Zaten yıllardır eğitimin amacından çıkartılarak çağın gerisine doğru itelenmesi, “altın nesil” gibi öğrencilerin “tornadan çıkmış biblolar” haline getirmeye çabalanması her geçen gün daha iyi sonuçlar verdikçe birileri ellerini ovuşturmaktaydı. Böyle bir ortamda halkın kafası çok kolay karıştırılacaktı! Çünkü gücü elinde tutanlar ellerindeki gazete, kitap, radyo, TV ile halkı yalan ve yanlış bilgi bombardımanına tutuyordu. Hızla sonuca vardılar; meğerse düne kadar kardeş gibi birlikte yaşadıkları insanlar dinsiz-imansız, vatan düşmanı, bölücü, parçalayıcı, kan içici; daha ne eklerseniz ondan olan kişilermiş ya! O zaman hemen onlara karşı durmak, hadlerini bildirmek, cezalarını vermek gerekiyordu. Bunu tek başına yapamayacaklarına göre hemen bir cemaate ve oradan da “Allah’ın sevgilisi şeyhlerinin” önerisiyle bir partiye üye olmak gerekliydi. Oldular; bir yandan şeyhleri, öte yandan liderlerinin söylediklerine Allah kelamı gibi inanmak ve deneni yapmak zorunda olduklarını öğrendiler.

Sonra? Silah tüccarlığı yapan kişilerin aynı depodan hem sağcısına, hem solcusuna verdikleri silahlarla emredildiği gibi vatan hainleri teröristleri vurdurup vatanı kurtardılar! Binlerce gencimiz neden olduğunu anlayamadan hain pusularda can verdi.

Sonra mı? Yetmedi; tek tek vurmakla bitmiyordu bu hainler! Hitler de öyle yapmamış mıydı? Milyonlarca kişiye o kadar çok mermi ve zaman harcamak gerekir miydi? Hem pratik, hem ekonomik yöntemler buldurdu emrindeki “bilim adamlarına”… Böylece ufacık bir şişe zehirli gaz ile yüzlerce kişiyi aynı anda öldürüvermişti! Bizim neyimiz eksikti yani? Maraş’ta, Çorum’da, Sivas’ta ellerine verilen listelerdeki evleri tek tek işaretlenen tüm “vatan hainleri bölücü teröristleri(!)” toptan yakarak, yıkarak, silahla, bıçakla, kazmayla, kadın-çocuk-yaşlı demeden katletmediler mi?

Daha sonra mı? Bazıları yavaş yavaş insan olduğunu tekrardan anlamaya başladı. Düne kadar birlikte yaşamakta oldukları insanların nasıl bir gecede hain ve terörist olduklarını düşünmeye başladı. Neden bölünüp parçalandıklarını sorguladı. Nasıl olup ta sadece hep aynı görüş ve cemaatlerin iktidarda olduklarını, bunların yandaşlarının bir eli yağda, bir eli balda iken onları destekleyenlerin açlık, yokluk, yoksulluk içinde olduklarını sordu. İnsanların etnik kimliğinin ve dini inancının, yaşam tarzının kimseyi ilgilendirmemesi gerektiğini sorguladı.

En sonunda? Bu gün bazı partilerin tarafında olmayanların, aynı dün olduğu gibi; “vatan haini, terörist, FETÖ’cü, PKK’lı, bölücü, yıkıcı”, kötülük adına ne varsa öyle suçlandıklarını gördü. Sadece kendileri mi iyi insanlardı yani?

Bardağı taşıran son damlaydı; en sonunda “Yetti gayrı!” diyebilecek miydi sizce?

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu