Yazarlar

Doğan Özdemir-Şampiyon Beşiktaş

Paylaş:

Son saniyesine kadar heyecanın eksilmediği ligimiz bu yıl Beşiktaş’ın şampiyonluğu ile bitti. Öncelikle bir Beşiktaş taraftarı olarak gurur duyduğumu ve Kara Kartalları malzemecisinden Başkanına kadar kutladığımı söyleyerek başlayayım. Hemen peşinden de bu yarışa renk katan tüm futbol takımlarımızı da kutlayıp morallerini bozmamalarını, önümüzdeki seneye daha sıkı çalışmalarını, küme düşen takımlarımıza da geçmiş olsun diyeyim.

Evet; Beşiktaş Kadın Futbol Takımı da bu yılı şampiyonlukla bitirdiği halde spor sayfalarında zor yer bulabilen bu durumda, erkek takımı da zorunlu olarak bu ipi göğüslemeliydi. Yoksa kadın futbolcuların şamatasından kurtulamazlardı! Bu da bir doping oldu diyelim…

Ülkemizde siyaset ve spor tüm insanlarımızın doğuştan gelen bir yeteneğidir! Herkes en iyi “Antrenör” ve en sıkı “Siyasetçi”dir. Spor tarafından gideceğimizden öyle milyonlar vererek antrenör almaya falan aslında hiç gerek yoktur! Hele bir maç konusu açın da görün; çevrenizdeki kişilere bir kulak kabartın, bakın ne cevherler var!En basitinden bu ve benzeri cümlelerden bol miktarda duyarsınız. Hele kadro kurmak; üstüne yoktur onların…

“Yaaaantrenör, uyuyon be! Çıkar şu 8 numarayı, koy yerine Ahmet’i, orta sahaya da Hasan’ı koy, kanat ortaları yaptır. Takım dökülüyor, sen ne yapıyon? Ya bu takımda Ahmet’in ne işi var, Mehmet neden yok? 3-5-2 oynatacanbu  takıma karşı. Gençlere hiç şans tanımıyo bu antrenör ya…”

İşte böyle spordan çok anlayıp bir türlü başarı gösteremeyen bir ülkeyiz. Takımlarımızda bazen İstiklal Marşı söyleyecek adam bulunmuyor! Parayı basan dışarıdan milyonları verip topçu getiriyor, bu kadar yabancı içinde elbette genç oyuncularımız yer bulmakta çok zorlanıyor. Yer bulup biraz göze girenleri de bizden Avrupa topluyor; biz dönüyoruz başa… Bu nedenle alt yapı çok önemlidir. Bir zamanlar futbolcu yetiştirme fabrikası gibi çalışan kulüplerimiz vardı. Şimdi neredeyse yok gibi; içler acısı…

İlginç bir şekilde bu yıl çok sayıda ve çok başarılı kalecilerimiz var; buna hayranım. Üç beş de olsa takımlarında yer bulabilen genç görmek beni çok mutlu ediyor. Ama lütfen şu yabancı sevdasından vaz geçelim; bu gençler bizim geleceğimizdir.

Antrenör konusunda pek sıkıntımız olduğu da söylenemez. Zaten eski Beşiktaşlıların çoğu antrenörlük yapıyor; eskiden daha çoktu, şimdi biraz azaldı ama olsun; yeterince yerli antrenörümüz var bence. Ama hiçbir antrenör takımın önüne geçmemelidir! O kişi o takımın ücretli elemanıdır. Kendi kişisel tatminleri için bir takımı yakamaz; buna izin verilmemelidir.

Beşiktaş’a gelince; öncelikle bu yıl para konusunda çekilen sıkıntılardan dolayı diğer takımlara göre yeterli transfer yapamadı. Bütçesine göre davrandı. Elindeki kadro ile de yapabileceklerinin en iyisini yapmaya çalıştı. Son 7-8 maçtır takımlar 5 oyuncu değiştirirken koca Kartal ancak 1-2 kişi değiştirebiliyordu; o da zorunlu olursa… Her bölgede oynayan bir Necip’imiz de olmasa halimiz yamandı! Son 3-4 maçtır ise golcümüz olmadan oynamak zorunda kaldık. Ama sahaya her zaman 11 kişi çıkılıyor! Bunları yaşayanlara ek puan vermiyorlar. Her maçın son düdüğü çalana kadar sonucu belli olmaz; ben kesin olarak böyle düşünenlerdenim. Önemli olan takım olabilmek, takım ruhunu yaşayabilmektir. Bu duygu herkese güç verir. Bunun ödülünü de şampiyon olarak gördük.

Sergen’e gelince; süper bir yeteneği olan bir topçuydu. Ama o kadar da vurdumduymazdı! Yarış atlarına olan merakı onun belki dünyaya açılmasını engelledi. Sergen’in bu derece ciddi bir işi yapabileceğine kimse inanmıyordu! Ama Başkan ısrar etti ve ona güvendi. Doğrusu ben de güvenmiştim; yanılmadığımızı gördük. Çok süper işler yaptığından değil; kaç maçta yenildik, puan yitirdik. Ama yaptığı en önemli şey, tüm futbolcuları kaynaştırıp bir takım ruhu yaratmasıydı. Bu sayede de mutlu sona ulaştı.

En sevmediğim konu; bir takımın taraftarlarına düşman gözüyle bakmaktır. Çok üzgünüm ki bazı yönetici ve antrenörler sayesinde bu gün düşman takımlar yaratıldı… Spor, bir yarışma olmaktan çıkarılıp “ölmeye gelen” seyircilerle savaş havasına sokuldu. Fanatizme ve holiganizme şiddetle karşıyım. Sosyal medyada yapılan yorumlarda sportif eleştirileri bırakıp öteki takımlara hakaret edenlere hiç dayanamıyorum. Hangisi olursa olsun, çoğu yüz yılı deviren bir takımımıza hakaret içerir sözler söylemek kimsenin haddine olmamalı.

Beşiktaş şampiyonluğu hak etti mi? Evet; hem de son saniyesine kadar… Her zaman yaşanan klasikler yine sıralanacaktır. “Şu maçta hakem onlara penaltı vermeseydi, attıkları gol ofsayttı, kırmızı kart gösterseydi, karşı takım maçı satmasaydı…” Her sezon içinde ve özellikle bitiminde kalemşorlar bunları yaza yaza bitiremezler. Bununla inanacak potansiyel bol olunca onlar da haklı…

Futbol hatalar oyunu olması nedeniyle çok sevilir. Oynayan da, yöneten de hata yapabilir. Sonuçta bazı kararların verilebilmesinde saniyenin onda biri kadar bir zaman içinde, önünde olayı görmesini engelleyecek durumlarda karar verilmek zorundadır. Hata bu nedenle olabilir; ama hakemlerin de en az futbolcular kadar çok çalışarak hata düzeylerini en aza indirmeleri zorunludur. Tek isteğim; bu tür hataların kasıtlı olmamasıdır! Bu affedilemezdir. O düdük, hakemiz namusu ve şerefidir; gerisi boş! Bu tür hatalar her takıma karşı olmuştur. Biz Beşiktaş olarak 3 kez hakemden gol yemiş bir takım olarak bunu en iyi bilenlerdeniz!

Spor deyince en önemli faktörlerden birinin de taraftar olduğu bu pandemi nedeniyle net olarak anlaşıldı. Seyircisiz oynanan futbol çok mekanik ve duygusuz oldu. Saha avantajı dediğimiz, seyircinin topçular üzerindeki olumlu baskısı ortadan kalkınca maçların hangi sahada oynanacağı önemini yitirdi. Futbolcu yaptıklarının görülüp alkışlanmasını bekler. Bunu da ancak tribünleri dolduran seyirci yapar. Seyirci, aynı zamanda hem topçuları, hem antrenörü, hem de topçuları terbiye eder! Onların hatalarını yüzlerine vuruverir. Bu da futbol adına olumludur.

Bu yıl pandemi yılıydı,  bu durum hiç de iyi yönetilemediğinden birçok sporcumuz 2,5-3 gün aralarla, aşırı yüklemeli maçlar nedeniyle kaçınılmaz olarak sakatlandılar. Bunun vebalini yöneticilerin ödeyebileceğini düşünmüyorum, ama bilmelerini istiyorum! Bu kadar yoğun maç trafiği ile tabakhaneye ne yetiştiriyordular, bilemiyorum. Ligler 15 gün sonra bitse belki bunların çoğu yaşanmayacaktı.

İşte böyle sporsever dostlar; “Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim” diyen ulu önderimizin sözleri ışığında yeni sezonumuzun daha iyi olması dileğiyle Beşiktaş’ımızın şampiyonluğunu; belki de alacağı ikinci kupayı da şimdiden kutlarken, tüm halkımıza da 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun diyorum.

Doğan Özdemir/Jurnalci.com

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu