Düzmece içkiden 12 kişi ölmüştü, istenen ceza muhakkak oldu

Tekirdağ Çorlu’da 21 Haziran 2021’den itibaren, satın aldıkları düzmece içkiden 32 kişi zehirlendi. Bu şahıslardan Pakistan asıllı Ikhlague Hussam ile Emin Kırcaali, Mehmet Pamukçu, Sadık Akın Usal, Altuğ Oktay, Turan Vardı, Remzi Zabınoğlu, Nurcihan Engin, eşi Levent Engin, Hasan Nişancı, Vedat Bektaş ile Ahmet Ataman ömürlerini yitirdi, 20 kişi de hastanede tedavi gördü.

Olayla ilgili polisin gözaltına aldığı, ortalarında geçersiz içkileri Bulgaristan’dan getirip, deposundan ilçedeki büfelere sattığı tez edilen Metin Dobrucalı ile Kudret Uygur, Cengiz Girgin, V.V., H. C. ve S.M. tutuklandı.

Şüpheliler, avukatlarının yaptığı itirazlar üzerine tutuksuz yargılanmak üzere hür bırakıldı.

HER ÖLEN KİŞİ İÇİN 25’ER YILA KADAR MAHPUS İSTEMİ

Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı, ölen 12 şahıstan Altuğ Oktay, Buyruk Kırcali, Mehmet Pamukçu ve Hasan Nişancı için hazırladığı iddianamede düzmece içkileri sattığı belirlenen şüpheliler Cengiz Girgin, Metin Dobrucalı ve Kudret Uygur hakkında ‘olası kastla öldürme’ kabahatinden her ölen kişi için 20 yıldan 25’er yıla kadar mahpus istedi.

Çorlu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul edilen iddianamede, yaralılar ve ölenlerin yakınlarının tabirlerinde; geçersiz rakı, votka, viski ve gibisi içkileri büfe işleten Kudret Uygur, Cengiz Girgin’den aldıklarının belirlendiği ve büfelerde yapılan aramalarda geçersiz içkiler ele geçirildiği kaydedildi.

Cengiz Girgin’in tabirinde; düzmece içkileri Metin Dobrucalı’dan aldığını itiraf etmesi üzerine Dobrucalı’nın konutunun alt katında depo olarak kullanılan kısımda çok sayıda geçersiz içki ve geçersiz içki üretiminde kullanılan gereçler ve aracında yeniden düzmece içkiler ele geçirildiği belirtilen iddianamede, şüphelilerin büfe ve adreslerinde ele geçirilen geçersiz içkilerin yer aldığı plastik şişelerin, zehirlenenlerin ikametlerinde bulunanlarla birebir olduğu kaydedildi.

İLK DAVADA 1 BİREYE 50 YIL MAHPUS CEZASI VERİLDİ

Çorlu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren yargılama sonunda mahkeme sanıklardan Cengiz Girgin’e, Altuğ Oktay, Emin Kırcali ve Hasan Nişancı’nın vefatları nedeniyle evvel müebbet mahpus cezası verdi.

Mahkeme, sanığın aksiyonunu muhtemel kastla işlediği sabit görüldüğünden cezasından davranışların objektif tesiri, ceza adalet istikrarı dikkate alınarak 20 yıla, akabinde da sanığa verilen cezadan, failin geçmişi, toplumsal bağları, cezanın sanığın geleceği üzerindeki mümkün tesirleri sanık lehine ‘takdiri indirim’ nedeni sayılarak 16’şar yıl 8’er ay olmak üzere toplam 50 yıl mahpusla cezalandırıp, tutuklanmasına karar verdi.

Mahkeme ayrıyeten Cengiz Girgin’e, Mehmet Pamukçu’nun vefatından Kudret Uygur ve Metin Dobrucalı’ya da 4 kişinin vefatıyla ilgili beraat kararı verdi. Tutuklanan Cengiz Girgin, cezaevine konuldu.

İKİNCİ İDDİANAMEDE 4’ER DEFA MÜEBBET MAHPUS İSTEMİ

Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı, ölen 12 bireyden Pakistan asıllı Ikhlague Hussam (29), Nurcihan Engin (46) eşi Levent Engin (49) ile Vedat Bektaş (28) için hazırladığı ikinci iddianameyi de tamamladı.

Çorlu 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul edilen iddianemede, düzmece içkileri sattığı belirlenen ve daha evvelki yargılamada tutuklanan Cengiz Girgin ile haklarında beraat kararı verilen Metin Dobrucalı ve Kudret Uygur için hayatını kaybeden 4 bireyden her biri için başka farklı ‘olası kastla öldürme’ hatasından müebbet mahpus cezası istendi.

İddianamede, Cengiz Girgin’in işlettiği büfe ve Metin Dobrucalı’nın konutundaki uydurma içkilerden alınan numunelerde, yüksek sıhhat riski taşıyan paklık ve kozmetik alkollerinde kullandığı tabir edilen sıvıya rastlandığı kaydedildi.

Kudret Uygur’un işlettiği bakkaldaki geçersiz içkilerde ise öldürücü dozda metil alkol tespit edildiğine yer verilen iddianamede, “Etil alkole dışarıdan metanol karıştırılarak üretildikleri, sıhhate ziyanlı nitelikte oldukları, çok yüksek ölçülerde metanol içerdikleri, bu ölçülerin insan sıhhatine ziyanlı ve öldürücü dozda bulundukları” tabirlerine yer verildi.

SAHTE İÇKİ ALDIĞI ANLAR GÜVENLİK KAMERASINDA

İddianamede, ölen Vedat Bektaş’ın yakınları Hıdırağa Mahallesi’ndeki bakkaldan plastik şişelerde satılan uydurma içki alıp, içtiğini anlattığı kaydedildi.

İddianamede, Kudret Uygur’un işlettiği ‘Kudret Bakkal’da güvenlik kamerası bulunduğu belirtilerek, kamera kayıtlarına nazaran Vedat Bektaş’ın 23.06.2021 tarihinde 13.57-23.42 saatleri ortasında farklı vakitlerde bakkala 11 sefer gelip, gittiğinin görüldüğü vurgulanarak, “Kudret Uygur’un raftan aldığı şişeden öteki bir şişeye bir ölçü döküp, döktüğü şişeyi elektronik tartıda ölçüp, Vedat Bektaş’a verdiğinin görüldüğü, numune tahlil raporuna nazaran Vedat Bektaş’ın konutundan alınan rakıya benzetilmiş içki numunesinin sıhhate ziyanlı nitelikte olduğu, çok yüksek ölçülerde metanol içerdiği, bu ölçünün insan sıhhatine ziyanlı ve öldürücü dozda olduğu, metanol içeriği bakımından Kudret Uygur’dan ele geçirilen numunelerin bileşimine yakın olduğu, bilhassa Kudret Uygur’a ilişkin 3 numaralı rakıya benzetilmiş içki numunesinin bileşimine benzediği” denildi.

İddianamede, ölen Nurcihan-Levent Engin çiftinin konutlarında bulunan votkaya benzetilmiş içki bulunduğu, bunların Kudret Uygur’dan ele geçirilen numunelerin bileşimine yakın olduğu kaydedildi.

Ölen Pakistan asıllı Ikhlague Hussam’ın, Kudret Uygur’un işlettiği bakkalının bulunduğu mahallede hurdacılık yaptığı belirtilerek, bakkalın çabucak yanında konutu olan arkadaşlarının yanında kaldığı ve bakkaldan plastik şişe ile düzmece içki alıp, tükettiği tabir edildi.

KİŞİLERİN ÖLEBİLECEĞİNİ ÖNGÖRDÜKLERİ İDDİANAMEDE

Metin Dobrucalı ve Cengiz Girgin’in insan sıhhati için tehlikeli olup, ölümlere yol açabilen ve yasal olmayan halde üretilen içkileri satarak, bireylerin ölebileceğini öngördükleri belirtilen iddianamede, şöyle denildi:

-Şüpheli Cengiz’in büfe işletmesi nedeniyle kuşkulu Metin’in kendi ortalarında yaptıkları satışlar sonucu uydurma içkilerin piyasaya arz edileceğini bildiğinin kabul edilmesi gerektiği, çok yüksek ölçüde metanol içerdiğinden içen kişi ya da şahısların ölebileceğini evvelden öngördükleri halde kendi ortalarında yaptıkları satış sonucunda kuşkulu Metin’den Keyifli Büfe’yi işleten kuşkulu Cengiz’e satılarak teslim edilen öldürücü nitelikteki uydurma içkinin en son Keyifli Büfe’de kuşkulu Cengiz’den maktuller Nurcihan yahut Levent tarafından satın alındı.

-Evli olan maktullerin birlikte tükettiği geçersiz içki sonucunda metil alkol intoksikasyonu sonucu hayatını kaybettiği, maktullerin ikamet ettiği konutun ve kuşkulu Cengiz’in işlettiği Memnun Büfe’nin Havuzlar Mahallesi’nde bulunması, maktul Nurcihan’ın kız kardeşinin yaklaşık 5-6 ay evvel kız kardeşinin Memnun Büfe’den plastik şişede alkol aldığına şahit olduğunu belirtti.

-Diğer belgelerdeki maktul yakınlarının ya da yaralıların aylardır, uzun müddetten beri birebir şahıstan, büfeden, bakkaldan geçersiz içki alıp, tükettiklerini belirtmeleri üzere konular birlikte dikkate alındığında somut olaydaki maktuller Nurcihan ve Levent’in de metil alkol intoksikasyonu sonucu vefatlarına sebep olan uydurma içkiyi Memnun Büfe’de kuşkulu Cengiz Girgin’den satın aldıkları kabul edildi

‘KİMSEYE SATIŞ YAPMADIM’

İddianemede, sanıkların tabirlerini de yer verildi. Sanıklar daha evvelki davada verdikleri sözleri tekrar etti.

Cengiz Girgin, alkol ve monopol satışı evrakı bulunduğunu belirterek, iş yerinde yapılan aramalarda bulunan 0,5 litrelik plastik su şişeleri içindeki geçersiz rakıları Metin Dobrucalı’dan 6-7 ay evvel litresi 30-35 lira vererek satın aldığını anlattı.

Girgin, “2021 ocak ayından itibaren hiç kimseye bu şekil alkol satışı yapmadım, yalnızca Bulgaristan bandrollü alkollerden satmışlığım vardır. Elimde bulunan alkollerin tamamın kendi içmem içindir, kimseye satış yapmadım. Zati karantina devri başlamıştı, satış yasaktı, daha evvel satış yaptığımız ve Havuzlar Mahallesi’nde oturduğumuz için kaçak alkol denilince direkt akıllarına geliyoruz. 2021 Ocak ayından itibaren bu biçimde alkol satışı yapmadım, beraatimi talep ediyorum” dedi.

‘SAHTE OLDUĞUNU BİLSEYDİM BABAMA VERMEZDİM’

Sanıklardan Kudret Uygur, tabirinde alkollü satış evrakı bulunduğunu belirterek, aramalarda büfesinde bulunan plastik su şişelerine doldurulmuş geçersiz içkileri Cengiz Girgin’den satın aldığını söyledi. Babasının alkolik olduğunu söyleyen Uygur, şunları anlattı:

-Cengiz beni arayıp, ‘Babanın rakısı bitti mi? İstersen getireyim’ dedi. Ben de kabul ettim ve rakılar için Cengiz’e 500 lira verdim.

-İçkiler babamın, müşterilere bu içkileri satmadım. Cengiz, bu içkileri yurt dışında üretilen bandrollü içki olduğunu ve Bulgaristan sonundan geçirilmek için plastik şişelere konulduğunu söylemesi üzerine ona güvenip, birkaç aydan beri babamın kullanması için aldım.

-Cengiz’den aldığım alkollerin yapma yahut geçersiz olduğunu bilseydim; alıp, babama vermezdim. İnhisar alkolü bildiğim için alıp, babama verdim, pişmanım, beraatimi talep ediyorum.

‘AİLEM KALABALIK, O YÜZDEN İÇKİ ÜRETİYORUM’

Sahte içkileri Bulgaristan’dan getirip, piyasaya sürdüğü sav edilen Metin Dobrucalı ise sözünde Bulgaristan vatandaşlığının da bulunduğunu belirterek, bu yüzden sık sık bu ülkeye gittiğini aramalarda bulunan alkolleri Bulgaristan’dan getirdiğini anlattı.

Dobrucalı, uydurma içkiler ile içki üretiminde kullanılan etil alkol ve aromaların kendisine ilişkin olduğunu belirterek, “Ailem kalabalık olduğu için kendimiz kullanmak üzere bu formda içkileri üretiyorum. Bu içkileri kendim ya da ailem hiç kimseye satmadı. Neredeyse her hafta Bulgaristan’a gidip, geliyorum, aramada bulunan alkolleri Bulgaristan’dan 1 ve 5 litrelik şişelerde içinde getirdim. Zira orada daha ucuz, kendimiz ve konuklarımız tüketiyor. Kalan alkolleri de su şişelerine koyup, koruma ediyorum. Büfe sahibi Cengiz Girgin’i mahalleden tanıyorum lakin samimi değilim. Cengiz ya da öbür bireye ya da büfeye içki satmadım. İçkiden zehirlenen bireyleri de tanımıyorum” dedi.

Öte yandan ölenlerden Sadık Akın Usal, Altuğ Oktay, Turan Vardı, Remzi Zabınoğlu ve Ahmet Ataman ile ilgili açılan soruşturma sürüyor.