Organize suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla hakkında yakalama kararı bulunan Sedat Peker’in ‘basın danışmanı’ Emre Olur’un tutuklanmasının ardından çarpıcı bir ayrıntı ortaya çıktı.
Olur’u “silahlı suç örgütü üyeliği” kapsamında tutuklatan Alim Yaşar’ın, üç yıl önce konuşma yaptığı kitleye “silahlanın” çağrısı yapan Sedat Peker’e takipsizlik kararı veren savcı olduğu anlaşıldı.
Arnavutluk’ta yakalanarak 18 Eylül’de Türkiye’ye iade edilen Emre Olur, önce İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde sorgulanmış ve 38 sayfalık ifade vermişti. Emniyetteki işlemlerinin ardından Kartal’daki Anadolu Adliyesi’ne sevk edilen Olur, burada soruşturma savcısı Alim Yaşar’a 2,5 sayfalık ifade verdi. Olur ifadesinde “Sedat Peker’e destek amacıyla paylaştığı tweet’leri cahillik neticesinde attığını” savundu, tweetlerin suç olabileceğini değerlendirmediğini iddia etti. Peker’in ilk yurt dışına çıktığında Kuzey Makedonya ve Karabağ’da yedi buçuk ay birlikte kaldığını da söyledi. Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği, Emre Olur’u “Suç işlemek amacıyla örgüte üye olma” gerekçesiyle tutuklanmasına karar verdi.
‘SİLAHLANMA ÇAĞRISI YASAL HAK’
DW Türkçe’den Alican Uludağ’ın haberine göre Emre Olur hakkındaki soruşturmayı yürüten ve tutuklamaya sevk eden savcı Alim Yaşar’ın, üç yıl önce Sedat Peker’e bizzat takipsizlik kararı veren savcı olduğu anlaşıldı.
Takipsizlik kararı verilen ifadeler ise Sedat Peker’in 3 Şubat 2019’da İstanbul Ataşehir’de “Hayır Lokması” adlı bir işyerinin açılışı sırasında yaptığı konuşmada yer aldı. Peker, burada yaptığı konuşmada kalabalığa “silahlanın” çağrısı yaparken, “Tarihin bize öğrettikleri gerçekler var. Silah iyi insanların elinde olduğu zaman bir sigortadır, güvencedir. Bu sebeple kardeşlerim imkânı olan arkadaşlarımız mutlaka ama mutlaka ruhsatlı silahlarını alsınlar. Mutlaka av tüfekleri alsınlar. Mutlaka hazırlıklı olsunlar kardeşlerim. Biz kötüye hazır olalım” dedi.
Şikâyet üzerine “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçundan soruşturma başlatan Savcı Alim Yaşar, Peker’in ifadesini aldıktan sonra “silahlanın” çağrısında bir suç görmeyerek, 25 Haziran 2019 tarihinde takipsizlik kararıyla dosyayı kapattı.
Kararda, silahlanma çağrısının ruhsatlı silahlı vurgusunda yapıldığı belirtilerek, bunun tüm vatandaşlar için yasal bir hak olduğu öne sürüldü. Bu nedenle suçun yasal unsurlarının oluşmadığı belirtildi. (HABER MERKEZİ)
