Enkaz kaldırmada “normal maske yetersiz” uyarısı
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı ve Halk Sıhhati Anabilim Kısmı Lideri Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların enkazı kaldırılırken çalışanların olağan maske yerine özel maske kullanmasının asbestten etkilenme riskine karşı değerli olduğunu bildirdi.
Sağlık Bakanlığı Sarsıntı Sonrası Halk Sıhhati Komitesi üyesi olarak bölgede vazife yapan İlhan, sarsıntıların akabinde süren enkaz kaldırma çalışmalarında halk sıhhatinin korunması için yapılması gerekenlere ait açıklamalarda bulundu.
Depremler sonrasında bölgede gerçekleşen yıkımın akabinde tonlarca molozun ortaya çıktığını belirterek, bunların kaldırılması ve dökülmesi sırasında çıkan toza dikkati çeken İlhan, “Tozun teneffüs yoluyla alınması halinde silikozis ve asbeste bağlı akciğer hastalıkları riski bulunmaktadır.” dedi.
Depremin etkilediği vilayetlerde yıkım hasebiyle tonlarca molozun ortaya çıktığına, eski binalarda asbest kullanılma mümkünlüğünün yüksek olduğuna işaret eden İlhan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Asbest ve silika, teneffüs yoluyla hastalık yapan etkenlerdir. Asbest, teneffüs yoluyla alınır ve akciğer kanseri ve akciğer zarı kanseri yapıyor, birebir vakitte karın zarı kanseri de ortaya çıkabiliyor. Hem asbest hem de silika partikülleri kronik akciğer hastalığı görülmesine neden oluyor. Bu da akciğerlerde ortaya çıkan hastalıkla birlikte giderek teneffüs yolu kapasitesinin azalması üzere risklere yol açıyor. Her ikisi de akciğeri tutuyor. Bu nedenle bu etkenlerin solunmaması gerekiyor. Şu anda sarsıntı bölgesinde bunlar kelam konusu. Bu nedenle yerinde denetimin yapılması kıymetli.”
İlhan, enkazın kaldırıldığı ve döküldüğü yerlerde alınması gereken önlemlere ait şunları kaydetti:
“Enkaz kaldırılmadan evvel yaş olarak, yani ıslatılarak çalışılması gerekmektedir. Sıkıntı bir süreç lakin toz dumanın engellenmesi, hastalık gelişimi açısından uygun bir denetim sağlamaktadır. Enkazın döküldüğü yerlerde de tozun olmaması için ıslatılarak çalışılması gerekiyor. Bunun için evvel bütün üzerinde ıslatma yapılmalı. Çalışanlar aslında kabinlerde bulunuyor. Mümkünse bu çalışma sırasında da kabinin camının açılmaması, özel maskelerin çıkarılmaması değer taşıyor.
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı ve Halk Sıhhati Anabilim Kolu Lideri Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan
Vatandaşlar da bu çalışmalar yapılırken olabildiğince bölgeden uzakta durmalı ki tozu solumasınlar. Ayrıyeten bu bölgede depremzedeler ve çalışanların dışında dışarıdan yardım etmeye çalışan vatandaşlarımız ve kamu vazifelileri de var. Bu şahıslar de şayet enkaza yakın bölgelerde bulunuyorlarsa kesinlikle maske takmalılar. İkinci değerli önlem ise özel maske kullanılmasıdır. Bu, bilhassa bu risklere karşı hami olan özel maskeler olmalı. Zira, bu maskeler bilhassa asbestten kollayıcı bir özelliğe sahip.”
Akciğer rahatsızlığı ya da alerjik hastalığı olanların da tozun ani tesirlerine maruz kalmaması için bölgede bulunmamaları gerektiğine dikkati çeken İlhan, “Bu imkanlara sahip olmayanlar için ise pak bir bezin ıslatılarak ağıza tutulması en azından alerjiye karşı muhafaza sağlayacaktır.” bilgisini verdi.
Prof. Dr. İlhan, Sıhhat Bakanlığınca bölge halkına yönelik sıhhat takiplerinin yapıldığını söz etti. (AA)
