Erdoğan: Size karşın milletim beni aday yapacak

Bilecik Vezirhan’da “Kökümüz Mazide, Gözümüz Atide” programı kapsamında gençlerle bir ortaya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şair, romancı ve oyun muharriri Necip Fazıl Kısakürek’in kelamlarının de yer aldığı, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nin açılışına ait imgelerin izletilmesinin akabinde yaptığı konuşmada, “Duydunuz, dinlediniz, ne diyor? Ayasofya açılacak. Ve Ayasofya açıldı mı? Bize nasip oldu mu? Allah’a hamdolsun. Üstadımızın (Necip Fazıl Kısakürek) yeri cennet olsun. Görmüş ve nasibi de bize olmuş.” sözlerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerden aldıkları güçle, heyecanla, coşkuyla ülkeyi büyütme, milleti güçlendirme uğraşına daha bir azimle ve daha bir çabayla sarıldıklarını belirterek, gençlerle her bir ortaya gelişinde gençliğine döndüğünü ve ruhen gençleştiğini söyledi.

“SİZE KARŞIN MİLLETİM BENİ ADAY YAPACAK”

Kendi gençliklerinin bir yandan yoklukla ve yoksullukla, bir yandan yasaklarla, baskıyla ve arbedeyle geçtiğini lisana getiren Erdoğan, “Gençler, unutmayın ben de size aşığım. Milletimizin asırlık yorgunluğunu, asırlık zahmetlerini sırtlanan bir gençlik olarak hayata tutunma gayreti verdik. Bu uğurda birçok arkadaşımızı ya bedenen ya fikren kaybettiğimiz periyotlar oldu. Hamdolsun tüm bu badireleri atlatarak belediye lideri, başbakan, cumhurbaşkanı olarak milletimize hizmet etme onuruna eriştik. Ne diyorlardı? ‘Muhtar bile olamaz’ diyorlardı. Lakin benim milletim bu kardeşinizi, ağabeyinizi bu ülkede cumhurbaşkanı yaptı. Artık altılı masa ne diyor? ‘Aday olamaz’ diyor. Size karşın milletim hem aday yapacak hem de cumhurbaşkanı yapacak. Ve olağan o vakit kilonuz da ortaya çıkacak. Bakalım kaç kilosunuz?” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerin konuğu olarak bulunduğu hoş yerde, şu periyottaki deneyimiyle hayata dönüp baktığında Ömer Hayyam’ın “Ömrümüzden bir gün daha geldi geçti. Derede akan su, ovada esen yel üzere. İki gün var ki dünyada, bence ha var ha yok. Daha gelmemiş gün bir, geçmiş gün iki.” kelamlarının aklına geldiğini belirterek, “Evet, biz geçmiş günleri yaptığımız eser ve hizmetlerle hatırlayarak tarihe havale ediyor, gelecek günleri de Rabb’imizin takdirine bırakıyoruz.” dedi.

“GENÇLER BEN SİZE AŞIĞIM”

Karşısındaki tablonun gücünü, heyecanını ve coşkusunu daha da arttırdığına, altılı masaya da kimi iletiler verdiğine dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:

“Bizim için değerli olan, bugün burada siz gençlerimizle gönüllerimizi buluşturmuş olmamızdır. Sizlerle burada yaptığımız hasbihalin lezzeti kıymet biçilmezdir. Artık diyorlar ya, ‘Deliler üzere aşığım size’ diyorlar ya, ben de meczuplar üzere aşığım size. Şu hoş tablo, gençlerimize kem gözle bakanlara ibret olsun. Şu fotoğraf gençlerimizi, kendi adamlarına yaptıkları biçimde, ne diyor? Gel deyince gelen, git deyince giden, istedikleri üzere yönlendirebilecekleri bir güruh sananlara da ibret olsun.”

“ÜLKEMİZİN GELECEĞİNİ SİZLERİN ELLERİNE BIRAKIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlere güvendiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

“Hem de o denli bir güveniyoruz ki sizi maziden atiye kurduğumuz köprünün kilit taşları olarak görüyoruz. Bunun için de siz gençlerimize hem Cumhuriyetimizin birinci asrının birikimlerini hem de önümüzdeki asrın sembolü Türkiye Yüzyılı’nı emanet ediyoruz. Hayatı boyunca daima gençlerle yol yürümeyi, gençlerin önünü açmayı unsur edinmiş bir siyasetçi olarak bugün de tıpkı hissiyatla ülkemizin geleceğini sizlerin ellerine bırakıyoruz. Gençlerimize inancımızın en büyük ispatı, eğitimden sıhhate, dış siyasetten güvenliğe tüm hizmet alanlarında kurduğumuz güçlü altyapı yanında sizlerin siyasi haklarınızı kullanabilmenize verdiğimiz değerdir. Seçilme yaşını 30’dan 25’e indiren kim? Biz indirdik. Ne dedik? Yetmez, seçme ve seçilme olarak 25’ten 18’e kim indirdi, biz.”

“GENÇLERİMİZ KELAM VE KARAR SAHİBİ POZİSYONDA YER ALMAKTADIR”

CHP’nin “Parlamentoyu çoluk çocuğa mı bırakacağız?” dediğini aktaran Erdoğan, “Bunların mantığı bu, mantalitesi bu. Biz de dedik ki, ‘Biz o denli bir geldik ki bizim ecdadımız Fatih, 18 yaşında bir çağı kapadı, bir çağı açtı. Onun torunları olarak, bu parlamentoya bu yakışır’ dedik. Ve kanunlar önünde reşit sayılan her bir evladımızın kentinin ve ülkesinin geleceğinde kelam sahibi olma hakkını da biz gençlerimize teslim ettik. Bugün ülkemizde siyasi partilerden iş dünyasına kadar her yerde geçmişte hiç olmadığı kadar çok gencimiz, kelam ve karar sahibi pozisyonda yer almaktadır. Türkiye ortanca yaşı 33 olan bir ülke olarak dünyanın en genç nüfuslu devletleri ortasındaki yerini korumaktadır.” değerlendirmesinde bulundu.

“GÖRÜNTÜLÜ KONUŞMAYI İLERİ TEKNOLOJİ SAYIYORLAR”

Erdoğan, bilhassa Batı ülkelerinin süratle yaşlanan nüfusuyla karşılaştırıldığında bu gençlik aşısının kendileri için hayati kıymete sahip olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:

“Böyle bir nüfusu hala 1940’ların, 1970’lerin, 1990’ların zihniyetiyle yönetmeye talip olmak en başta gençlerimize hakarettir. Dünyanın bilgi toplumunu geride bırakıp dijitale yöneldiği, yapay zekayı tartıştığı bir periyotta eski Türkiye vaadiyle sizlerin karşısına çıkanlar ne bu ülkeyi ne de gençleri tanıyor demektir, tanımıyorlar. Ülkemizin e-Devlet Kapısı ile kamu hizmetlerinin neredeyse tamamına yakınını dijitale taşıdığından habersiz olanların zihin dünyaları şimdi Cilalı Taş Devri’nden Yontma Taş Devri’ne geçmenin şaşkınlığını yaşıyor. Manzaralı konuşmayı ileri teknoloji sananları, 2023 Türkiye’sini tanımaya, ülkemizin bilhassa e-Devlet altyapısını öğrenmeye çağırıyorum Bay Kemal. Merhum Özal’ın çok hoş bir kelamı vardı. Özal, bu zihniyet için ‘Bizim yaptıklarımıza onların hayalleri bile yetişemez.’ diyordu. Biz de bugün karşımızdakilerin gündemlerine, telaffuzlarına, duruşlarına bakıp birebir hissiyata kapılıyoruz.”

“KAVGA VERENLERİ GÜLEREK İZLİYORUZ”

Kendilerinin, “Boğaz’ın altından Marmaray’ı ve Avrasya Tüneli’ni yaptıklarını” söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunlara kalsa bu türlü bir şey yapabilirler miydi? Bu kadar büyükşehir belediye liderleri var. Yapıtlarınızı bir ortaya koyun ya, ne yaptınız? Ne yaptınız ya bir görelim? Yapamazlar. Artık Türkiye uzay yarışında, kutup rekabetinde, teknoloji tasarlama ve geliştirme uğraşında yerini güçlendirmenin eforu içindeyken tıpkı kapıdan 6 kişi birden geçme arbedesi verenleri gülerek izliyoruz. Bunlardan ne ülkemize ne milletimize ne de siz gençlerimize hiçbir hayır gelmeyeceğini çok âlâ biliyoruz. Dışarıdakiler bile bunlardan umudu kesmiş olmalı ki her gün bir öbür global medya kuruluşunu devreye sokarak 14 Mayıs için şahsen alana inme muhtaçlığı hissettiler. Güya aleyhimizde yaptıkları yayınlarla gençlerimizin, bayanlarımızın, milletimizin iradelerini yönlendirebileceklerini düşünüyorlar.” sözlerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan milletin çoktan “yeter” dediğini lisana getirerek, “Geçtiğimiz 20 yılda bize verilen her dayanak, emperyalistlerin ve onların maşalarının yüzlerine haykırılmış bir ‘yeter’ kelamıdır. Biz de bu tarihi meydan okumayı 14 Mayıs’ta bir sefer daha ‘Yeter, kelam de karar da gelecek de milletindir.’ diyerek, çok daha yüksek bir seda ile tekrarlamak istiyoruz.” diye konuştu.

Gençlere güvendiğini ve inandığını lisana getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çünkü bunlar, milletten alamadıkları takviyeyle elde edemedikleri idaresi, darbecileri kullanarak gasbedip, Menderes’i idam sehpasına gönderenler; bugün onun ‘Yeter, kelam milletindir.’ kelamına sahip çıkmaya kalkıyorlar. Daha durun bakalım ya siz bunları konuşmazken biz konuşuyorduk. Siz neredesiniz? Yalnızca tek parti evresinden beri hayatlarını kararttıkları, hatta ellerine kanlarını bulaştırdıkları mazlumların ahı bile bunların akıbetini berbat etmeye kâfi.” dedi.

“TÜRKİYE’NİN ÖNÜNÜ KESMEK İSTEYENLERE MÜSAADE VERMEYİN”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerden tek talebinin büyük emekler, fedakarlıklar ve bedeller karşısında teslim edecekleri özgür, demokrat, kalkınmış, güçlü Türkiye mirasına sıkı sıkıya sahip çıkmaları olduğunu söyledi.

Yapmanın güç, yıkmanın kolay olduğunu; müktesebatlarında, yaptıkları tek bir iyi iş olmayanların tek bildiği şeyin yıkmak olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlere şöyle seslendi:

“Gençler, özgür Türkiye’nin önünü esaretin zincirleriyle kesmek isteyenlere müsaade vermeyin. Gençler, bağımsız Türkiye’nin ayaklarına prangalar vurmaya kalkanlara asla müsaade vermeyin. Gençler, askeri gücüyle, diplomatik maharetiyle, siyasi tesir alanıyla eşiğine geldiğimiz Türkiye Yüzyılı’nı daima birlikte yükseltin. Gençler, ülkemizin kazanımlarına sahip çıkın, gayelerine yürümeye kararlılıkla devam edin. Gençler, hayallerinizden asla vazgeçmeyin. Sizi bunlardan yoksun etmek isteyen içeride ve dışarıda kim varsa bilin ki geleceğinize kastetmiştir, istiklalinize göz dikmiştir. Artlarına aldıkları global güçleri göstererek sizi korkutmaya, yıldırmaya, bezdirmeye çalışan kim varsa Bilecik’i hatırlayın. Anadolu’nun bu küçük kentinde Osman Gazi’nin diktiği bir çınarın köklerinin Doğu Roma’yı da fethederek nasıl dünyanın en büyük, en güçlü devletinin temellerine dönüştüğünü hatırlayın.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin de bu yıl birinci asrı geride bırakılan Cumhuriyet için tıpkı hayalleri kurduklarını, bugüne kadar yaptıklarını, demokrasi ve kalkınma yolunda eksiklerin tamamlanması olarak kabul ettiklerini anlattı.

“EMPERYALİST HEVESLERİ TEKRAR KURSAKLARDA BIRAKMAYA DAVET EDİYORUM”

Türkiye Yüzyılı’yla, gerisi arkasına yaşanan krizlerle sarsılan global idare tertibinde ülkeyi en üst sıralara çıkartacak atılıma hazırlandıklarını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

“Hazır mısınız? Gelin, 14 Mayıs’ta daima birlikte ortaya koyacağımız iradeyle bu tarihi şahlanışı birlikte gerçekleştirmeye var mıyız? Gelin, Türkiye Yüzyılı destanını birlikte yazmaya var mıyız? Gelin, size devredeceğimiz büyük ve güçlü Türkiye’nin kapılarını birlikte aralayalım. Bir asır evvel bizi Anadolu topraklarına gömeceklerini sananlar vardı. Ulusal Mücadele’yle hepsini de hüsrana uğrattık. Bugün de kendi yazdıkları senaryoyu içimizdeki gafilleri kullanarak üzerimizde uygulamak isteyenler olduğunu görüyoruz. Sizleri, üstadın tabiriyle Anadolu kıtası büyüklüğündeki dava taşını gediğine koyarak bu yırtıcı emperyalist hevesleri yeniden kursaklarda bırakmaya davet ediyorum. Şu gençlik bizimle birlikte olduğunda bu uğraşın zaferle neticeleneceğinden kuşku duymuyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Osman Gazi’nin beyliği ilan ettiğinde, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethettiğinde, Yasal Sultan Süleyman’ın ülkenin idaresini devraldığında, Abdülhamit Han’ın tahta geçtiğinde, Mustafa Kemal Atatürk’ün Ulusal Mücadele’yi başlattığında genç olduklarını anımsattı.

Osman Gazi’nin bir milletin geleceğini inşa etme yükünü omuzlarına aldığında Pir Edebali’nin kendisine, “Ey oğul, artık bundan sonra öfke bize, uysallık sana. Güceniklik bize, gönül almak sana. Suçlamak bize, katlanmak sana. Acizlik bize, güzel görmek sana. Uyuşmazlıklar bize, adalet sana. Ey oğul sabretmesini bil, vaktinden evvel çiçek açmaz. Şunu da unutma, insanı yaşat ki devlet yaşasın. İşin ağır, işin çetin, gücün kula bağlı. Allah yardımcın olsun.” dediğini vurgulayan Erdoğan, gençlerin de kendi işleri ve hayatlarının beyefendileri olduğunu vurguladı.

Salondaki gençler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet, bir olacağız, iri olacağız, canlı olacağız, kardeş olacağız, daima birlikte Türkiye olacağız.” kelamlarını tekrarladı. (AA)